Kadıköylü avukatlar Ümit Erdem, Çağrı Şükrü Uluslu ve Gökberk Dumancı’nın birlikte kaleme aldığı “Yargıtay Kararları’nda Sosyal Medya” adlı kitap okurlarıyla buluştu. Kaynak metin olarak hazırlanan kitap, Yargıtay’ca, 2014 Ocak ayı ile 2016 yılı Haziran ayı sonuna kadar sonuçlandırılmış, “Sosyal Medya” ile doğrudan ilgili 253 kararın tam metinlerinden oluşuyor. Kitabın yazarlarından Avukat Ümit Erdem ile söyleştik. Erdem, kitabın “sosyal medya mağdurları” için de bir rehber olacağı görüşünde.
Bu içeriğe sahip bir kitap yazma fikri nasıl oluştu?
Sosyal medya kullanımı, kaçınılmaz olarak hayatımızın bir parçası. Kimi zaman sosyalleşme, bazen eğlence, çoğu zaman haberleşme, genellikle bilgilenme amacıyla yaşamımızda büyük bir yer ve zaman kaplıyor. İnsana dair her yerde olduğu gibi sosyal medyada da; aile hayatı, iş yaşamı ve de ceza hukuku başta olmak üzere; çeşitli ihtilafların ortaya çıkması mümkün. Son 8 ayda sosyal medyada suç işlediği gerekçesiyle 5 bin kişi hakkında adli işlem yapıldı. Kimlik tespiti yapılan 10 bin kişi hakkında da soruşturma ve adli süreç devam ediyor.
Avukat olarak, son birkaç yılda, iş çevremizden, sosyal medya kullanımında karşılaşılan hukuki sorunlar ile ilgili danışmanlıklarımız inanılmaz artmıştı. Bu süreçte, bizler dahi emsal yargı kararı içeren kaynak bulmakta zorlanmıştık. Genç meslektaşlarım ve Çağrı Şükrü Uluslu ve Gökberk Dumancı ile birlikte, Yargıtay’ca, 2014 Ocak ayı ile 2016 yılı Haziran ayı sonuna kadar sonuçlandırılmış, “Sosyal Medya” ile bizzat ilgili 253 kararın metinlerini bu kitap ile bir araya getirdik. Derlemeyi yaparken; gerek taraf vekili bulunduğumuz, gerekse de danışmanlık verdiğimiz dava dosyaları ile internet tabanlı içtihat bilgi bankaları ve Yargıtay kaynaklarından temin ettiğimiz binlerce dosyayı ve kararı, aylarca titizlikle taradık. Her bir karar için, özet metin hazırlayarak ve bazen de ilgili Kanun maddelerini belirleyerek, arama ve ulaşmayı kolaylaştırmaya çalıştık.
MAĞDURLAR DA OKUMALI
Bilişim Hukuku alanında sanırım yeterli bir kaynak söz konusu değil. Sizin kitabınızın bu anlamda önemi nedir?
Kadıköy’deki Legal Yayıncılık/Kitabevi tarafından satışa çıkan “Yargıtay Kararları’nda Sosyal Medya” isimli kitabımız; konusunda ilk ve tek. Kitap, aynı zamanda da; şifresi çalınan, profili ele geçirilen, adına sahte profil açılan, aleyhinde paylaşımlarda bulunulan, özel hayatı ihlal edilen “sosyal medya mağdurları” için de bir rehber.
Sosyal medya kullanımı hayatımızın büyük bir kısmına yayılıyor aslında. Bunlarla ilgili bir sayısal veri var mı?
“We Are Social ve Hootsuite” tarafından yayınlanan “Digital in 2017 Global Overview” Raporu; internet, mobil ve sosyal medya kullanıcı istatistikleri konusunda önemli bilgiler sunuyor. Rapora göre; Türkiye’de, tablet, laptop veya pc’den günlük ortalama internet kullanımı: 6 saat 46 dakika, mobil telefondan günlük ortalama internet kullanımı, 2 saat 59 dakika, herhangi bir cihazdan günlük ortalama sosyal medya kullanımı, 3 saat 01 dakika, İnternet kullanıcılarının günlük ortalama TV seyretme süresi ise sadece; 2 saat 14 dakika.
Bu durumda Bilişim Hukuku daha önemli hale geliyor sanırım.
Yeni, güncel ve gelişecek bir hukuk dalı. Verilerimizin ticarileştirilmesi, internet hukuku, kişisel verilerin korunması, internete erişim engelleri ve sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlar gibi konular; hem güncel hem sorunlu hem de mevzuatın güncellenmesi gereksinimi bulunuyor.
“DOĞRU OLMAYANI PAYLAŞMAYIN”
Kitabınız aslında bir kaynak niteliğinde, kimler okumalı bu kitabı?
Mesleğinin öncü ve önderlerinden olan, halen de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreterliği görevini sürdüren, lütfedip sunuş yazısını da kaleme alan Sayın Sibel Güneş’in de belirttiği gibi; “Yalnız avukatların, gazetecilerin değil, sosyal medyayı etkin olarak kullanan, sözünü söyleyen vatandaşların da bu kararlardan çok şey öğreneceği açık.”
Bizler de kitabımızın; Hukuk ve İletişim meslek profesyonellerine ve öğrencilerine, Yargı mensuplarına, akademisyenlere ve gençler başta olmak üzere tüm sosyal medya kullanıcılarına faydalı olmasını arzuluyoruz.
Sosyal Medya Hukuku’nun; şifre çalma, sahte hesap açma, izinsiz fotoğraf paylaşma gibi konularda Ceza Hukuku boyutu bambaşka ve karmaşık bir durumda. Ayrıca siyasi kişilere yönelik Twitter paylaşımlarının değer yargısı veya sert eleştiri kapsamında olup olmadığı, kamuya mal olmuş kişilerin kendilerine yönelik eleştirilere katlanması gerekip gerekmediği de Yargı sürecinde çokça tartışılıyor.