Türkiye’nin de aralarında olduğu birçok ülkede temmuz ayında sıcaklık rekorları kırılırken, İstanbul’daki su tüketiminin de buna paralel olarak arttığı görüldü. İSKİ, İstanbul’a 26 Temmuz’da verilen suyun 3 milyon 568 bin 56 metreküpe ulaşıp, yeni bir rekor kırdığını açıkladı.İstanbul’da neden su stresi yaşanıyor? Bunun sebepleri ve çözümleri neler? İBB’ye bağlı İstanbul Planlama Ajansı’nın temmuz ayında hazırladığı “Kuraklık, Su Bağımlılığı ve İstanbul’un Kronik Su Stresi” adlı rapora göre nüfus artışı, çarpık kentleşme, iklim krizi, kuraklık ve mega projeler su sorunun başlıca nedenleri arasında yer alıyor.
NÜFUS AVRUPA’DA SU ASYA’DA
Raporda yer verilen bilgilere göre İstanbul’da 2000’li yıllarda yaşanan sıcaklık artışı 2°C’den fazla olurken, yaşanan sıcak hava dalgalarında artış bekleniyor. Tarihi boyunca kuyular, sarnıçlar ve su yollarıyla su altyapısını oluşturan İstanbul’da, 1990’lı yıllarla birlikte Istrancalar, 2000’li yıllar sonrasında ise Melen olmak üzere il sınırının dışında yer alan, yakın coğrafyasındaki kaynaklardan su temin edilmeye çalışıldı. Ancak İstanbul’un barındırdığı su kaynakları ile nüfusunun farklı yakalarda yoğunlaşması, su altyapısında önemli yatırımların yapılmasını beraberinde getirirken, mevcut su kaynaklarında yaşanan yağış ve buharlaşma değişimleri, havza koruma kuşaklarında artan yapılaşma ve nüfus İstanbul’da suyun geleceğine yönelik uyarı sinyalleri veriyor. İstanbul’daki nüfus dağılımının yüzde 65’inin Avrupa Yakası’nda, yüzde 35’inin ise Asya Yakası’nda olmasına karşın mevcut su kaynaklarının dağılımı ise tam tersi durumda. Rapora göre su kaynaklarının yüzde 75’i Asya Yakası’nda, yüzde 25’i ise Avrupa Yakası’nda bulunuyor. Bu durum, su kaynakları açısından dengesizliğe neden olurken nüfusun yoğun olduğu Avrupa Yakası’nın su sorunu yaşamaması adına Asya Yakası’ndan Avrupa Yakası’na su transferi gerçekleştiriliyor.
SU TÜKETİMİ ARTACAK
1999 yılında tamamlanan Master Plan kapsamında İstanbul’da, 1990 yılında kişi başına brüt su ihtiyacının günde 238 litre olduğu, bunun 133 litresinin evsel, 20 litresinin endüstriyel, 15 litresinin diğer ve 70 litresinin faturalanamayan kullanımlardan kaynaklandığı hesaplandı. Bu yıldaki nüfus dikkate alındığında toplam brüt su ihtiyacı 524 milyon metreküp olarak tespit edildi. Aynı çalışmada 2010 ve 2020 yılları için yapılan tahminler evsel su tüketiminin sırasıyla kişi başına günde 153 litre ve 171 litreye yükseldiğini, diğer kullanımlarla birlikte brüt su ihtiyacının sırasıyla kişi başına günde 233 litre ve 250 litre olacağını gösterdi. Nüfusun ve kişi başına su kullanımının artması sonucunda brüt yıllık su ihtiyacı 2010 yılı için 1.298 milyon metreküp, 2020 yılı için 1.556 milyon metreküp oldu. Buna göre 2025 yılı için yıllık su ihtiyacının 1.663 milyon metreküpe çıkması bekleniyor.
İLÇELERİN DURUMU
İstanbul’un giderek büyüyen su talebi 2009 yılında 154 litre olan günlük kişi başı su tüketiminin 23,8 artarak 2022 yılında 190 litreye yükselmesi ile kendini gösteriyor. İstanbul’da giderek büyüyen talebi karşılamak adına baraj, göl, gölet, bentler ve akarsu kollektörleri gibi farklı kaynaklar kullanılıyor. 2014 yılına kadar barajların temel su kaynağı olmasına karşın 2014 yılından sonra akarsuların öne çıktığı görülüyor. İlçelerdeki günlük kişi başı su tüketimi değerleri incelendiğinde 2022 yılında en yüksek günlük kişi başı su tüketiminin Sarıyer, Şile, Adalar ve Beşiktaş ilçelerinde olduğu görülüyor. Günlük kişi başı su tüketimi en düşük olan ilçeler ise Sultanbeyli, Silivri ve Gaziosmanpaşa oldu. İlçelerin günlük kişi başı su tüketimleri 2015-2022 yılları arasında karşılaştırıldığında ise tüm ilçelerin günlük kişi başı tüketim değerlerinin artış eğiliminde olduğu görüldü.
YAĞIŞLAR AZALIYOR, TÜKETİM ARTIYOR
24 aylık süreçte Türkiye ve İstanbul’da önemli bir kuraklık yaşanacağı öngörülerken, İstanbul’da su bağımlılığının artacağı ifade edildi.
ÖNE ÇIKAN TESPİTLER
Raporda öne çıkan tespitler şöyle oldu:
-Düzensiz iç-dış göç, çarpık kentleşme gibi kronik sorunlar su kaynaklarının verimini düşürürken, kirliliği de arttırıyor.
-Toplam aylık temiz su tüketimi son 10 yılda yüzde 15,8’e varan artış gösterdi.
- 2009 yılında 154 litre olan günlük kişi başı su tüketimi yüzde 23,8 artarak 2022 yılında 190 litreye yükseldi.
-Yağış rejiminin ve mevsim dengelerinin değişmesi, barajlarımızı da etkiledi. Yaz ve kış aylarında alınan yağış miktarı artarken, ilkbahar ve sonbaharda azalma yaşandı.
-2014 yılına kadar su ihtiyacı barajlardan karşılanırken, son yıllarda akarsular öne çıktı.
-Suyun dağıtımında yaşanan kaybın azaltılması için yapılan çalışmalarla 2019’dan bugüne kayıp oranı yüzde 3,3 azaltıldı.
-Gelecekte suya adil şekilde erişebilmek ve kaynakların sürdürülebilir olması için uzun vadede nüfusun azaltılması ve dışarıya göçün hızlandırılması gerekiyor.