İklim krizi, küresel ölçekte büyük bir sorun haline gelirken doğa ve bütün canlılar için büyük bir tehdit oluşturmaya devam ediyor. İklim krizinin yarattığı olumsuzluklardan biri de kuraklık. Bilim insanlarının yaptığı araştırmalar ve incelemelerde, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin su fakiri olacağı öngörülüyor. İSKİ’nin son verilerine göre İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan barajların doluluk oranı 42,38 seviyesine kadar düştü. Bu veri son 9 yılın aynı dönemine göre en düşük oran olarak kayda geçti. İSKİ, kuraklık riskine karşı 2023 yılının şubat ve mart ayları arasında üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının ayrı ayrı katılımlarıyla üç oturum halinde “II. Su Verimliliği ve Su Tasarrufu Çalıştayı”nı gerçekleştirdi. Çalıştayın sonuçları ve çözüm önerileri de kamuoyu ile paylaşıldı.
KİŞİ BAŞINA YILLIK SU MİKTARI DÜŞÜYOR
Raporda, Türkiye’nin yarı kurak iklime sahip olduğu, kişi başına düşen yıllık su miktarının azaldığı nüfus artışı aktarılarak, tarımsal ve endüstriyel faaliyetlerin gelişmesine bağlı olarak su kaynaklarının verimli kullanılmasının da zorunlu olduğu belirtildi. Uzman katılımcıların görüşlerinin alındığı çalıştayda, su tasarrufu ve suyun verimli kullanımına, yönelik görüş ve önerilere yer verildi.
“SU KANUNU ÇIKARILMALI”
Raporda öne çıkan başlıklardan biri “Su Kanunu” çıkarılması oldu. “Su verimliliği ve su tasarrufunu amaçlayacak biçimde, suyun ulusal düzeyde yönetimi ile ilgili genel çerçeveyi, kurumlar arası koordinasyonu tarif edecek şekilde yasallaştırılmalı” denildi. Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yazılı bildirimde bulunulduğu da aktarıldı.
YAĞMUR SUYU HASADI
Kuraklık riski artarken yağmur sularının da verimli bir şekilde kullanılması önem kazanıyor. Çalıştayda bu konuda da değerlendirmeler yapıldı. “Yağmur suyu hasadı ve gri su geri kazanımı sistemlerinin kurulumu ile işletilmesi süreçlerinde kontrol ve denetim mekanizmaları mevzuatla düzenlenmeli, denetim süreçleri yönünden sürdürülebilirlik sağlanmalı” notu paylaşıldı. Gri su ve yağmur suyu sistemlerinde kullanılacak olan ekip ve ekipmanların kalitelerinin belirlenmesi ile ilgili gerekli ulusal standart düzenlemelerin de Türk Standardları Enstitüsü tarafından yapılması önerildi.
“AKILLI SİSTEMLER KULLANILMALI”
Çalıştayda, ileri biyolojik arıtma tesislerinden temin edilecek arıtılmış geri kazanım sularının belediyelere ait hizmet alanlarında özellikle sulama, yol yıkama ve kanal açma işlerinde kullanılmasıyla önemli ölçüde su tasarrufu sağlanabileceği değerlendirildi. Yeşil alanlarda güneş ışığının düşük olduğu saatlerde sulama yapılması ve sulama sistemlerine göre 4-5 kat daha az su tüketilmesini sağlayan akıllı otomasyonla yönetilen toprak veya nem sensörleri kullanılması önerildi. “Park ile bahçelerde ve belediyelere ait tüm peyzaj alanlarında akıllı vanalar yaygınlaştırılmalı ve yağmurlu havalarda merkezi sistem ile otomatik olarak vanaların kapatılması sağlanmalı” denildi.
ü
“FARKINDALIK ARTIRILMALI”
Çalıştayda, su tasarrufunda toplumsal bilincin önemli olduğu öne çıkarken bu konuyla ilgili şu değerlendirmelere yer verildi: “Bilinçlendirme çalışmalarında yazılı ve görsel medya ile sosyal medyanın etkin kullanımı sağlanarak vatandaşlarımızın suyun verimli kullanılması ile su tasarrufu hakkında farkındalığı artırılmalı. İdaremizce eğitim kurumları, ibadethaneler vb. yerlerde su tasarrufu ile ilgili bilinçlendirmeye yönelik eğitimler gerçekleştirilmeli, halkın yoğun olduğu yerlerde su tasarrufu konulu afiş ve görseller sergilenmeli.”
II. Su Verimliliği Çalıştayı sonucunda ortaya konulan hedefler etrafında ilgili merkezi idare birimlerine gerekli mevzuat çalışmalarının yapılması için talepte bulunuldu. Alınması gereken tedbirler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, ilçe belediyeleri, il milli eğitim müdürlüğü, il müftülüğü ve toplu konut idarelerine yazılı olarak gönderildi.