Mihrimah Sultan’ın tarım yapılsın şartıyla bağışladığı, Erenköy’deki Tarım İl Müdürlüğü arazisinin özelleştirilme kararına tepki var. “Burası halkındır, satılamaz”
Haber ve fotoğraflar: Gökçe UYGUN
Kadıköy’ün son yeşil alanlarından, Bağdat Caddesi üzerinde bulunan İstanbul il gıda tarım ve hayvancılık Müdürlüğü’nün (kısaca Tarım İl) bulunduğu 22 bin metrekarelik arazinin özelleştirme kapsamına alınması protesto edildi.
Mahalle sakinleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve çevre mahallelerin muhtarlarından oluşan Göztepe ve Kozyatağı dayanışmaları, 23 Kasım Pazar günü Tarım İl önünde bir araya geldi. Grup adına yapılan basın açıklamasını okuyan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk, İstanbul’un tarihi, kültürel ve doğal değerlerinin, yeşil alanlarının demokrasi, hukuk, bilim ve akıl dışı yağma ve rant kararları ile yok edilmeye çalışıldığını belirterek, her şeyi “meta”olarak gören anlayışla 2 Mayıs 2014’te, dönemin Başbakanı bugünün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlık ettiği Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla, içinde Erenköy Tarım İl Müdürlüğü’nün arazisinin de bulunduğu toplam 85 taşınmaz sessiz sedasız “özelleştirme yoluyla satışa çıkarıldı” anımsatmasını yaptı.
7 BİN DİLEKÇE
Yılmaztürk, İstanbul ‘da 17 Ağustos depremi sonrası afet toplanma alanı olarak belirlenen 470 yerden 2502’si imara açıldığını vurgulayarak, Tarım İl arazisinin de bulunduğu bölgede depremde toplanılabilecek tek alan olduğuna dikkat çekti. “Tarım İl Müdürlüğü arazisi hükümete yakın tüm rant çevrelerinin iştahını kabartıyor” diyen Yılmaztürk, şunları söyledi:
“Toplumsal yarar yerine iktidara yakın müteahhitlerin çıkarlarını gözeten bu hukuksuzlukların durdurulması amacıyla meslek odaları ve Kadıköy Belediyesi tarafından açılan dava süreci halen devam ediyor. Bizler Kadıköylü ve İstanbullu yurttaşlar olarak, bu arazinin ‘özelleştirme kapsamına almak suretiyle ranta açan’ kararın derhal iptal etmesi için uyarıyoruz! Satış kararının iptali için toplandığımız 7 bini aşkın dilekçelerimizi İBB ve Özelleştim İdaresi’ne teslim edeceğiz. Yeşilbahar Ortaokulu’nu imam hatipleştirmeye soyunanlara karşı nasıl “Okuluma Dokunma” diyerek okulumuzu hep birlikte geri aldıysak şimdi de buranın satış kararını iptal ettireceğiz! Mahallemizin ‘rant ve beton üzerinden kurulan bu saadet zinciri çılgınlığı’na kurban edilmesine izin vermeyeceğiz!’’
TARIM İÇİN BAĞIŞLANMIŞTI
21.440 metrekarelik arazi Kanuni Sultan Süleyman’ ın kızı Mihrimah Sultan tarafından ipekçiliği teşvik için dut fidanları dikilmiş ve bağ çubuğu yetiştirilmek üzere vakfedilmişti. 1927’de Tarım Bakanlığı’na devredilen arazide, 370 ağaç bulunuyor. Düşük ücretli veterinerlik hizmeti ve GDO’suz tohum satışı yapan birimler de hizmet veriyor. Tarım Müdürlüğü arazisi, Demokrat Parti hükümeti döneminin Tarım Bakanı Nedim Ökmen tarafından Atlı Spor Kulübü ve Manej olarak kullanılmak istenmişti. Adalet Partisi hükümetinde ise dönemin Ulaştırma Bakanı Nahit Menteşe, burada Devlet Demir Yolları sosyal tesisi yapmak istemişti. Arazi, İstanbul Valilerinden Orhan Ergu döneminde Maliye Meslek Lisesi yapılmak istenildi. Turgut Özal ise araziyi Başbakanlığı döneminde Osman Hızlan’ın başkanı olduğu Kadıköy Belediyesi’ne devretmek istemişti. Araziyi imara açmak için 2004’te yapılan imar planı değişikliği ise meslek odalarının açtığı davalar sonucu durdurulmuştu. En az 250 milyon dolar değerindeki arazi için Kadıköylüler arazi için 6 ay önce de eylem yapmıştı.
KADIKÖY BAĞCILIĞA UYGUN
Kadıköylü mimar Arif Atılgan, 1500’lü yıllarda Mihrimah Sultan’ın bağcılığı geliştirmek için araziyi vakfetmesini çok anlamlı bulduğunu belirterek, “Zira Kadıköy bağcılık için oldukça elverişli topraklara sahiptir ve buralarda özellikle Göztepe civarında özel üzümler yetişirmiş. Bugünkü Meteoroloji alanının bulunduğu bölge tren yolunun iki tarafı, Suadiye İstasyonunu geçince tren yolu ile Bağdat Caddesi arası 1960’lı yıllarda bile bağlıktı. Özellikle minibüs caddesi tarafı özel üzümlerin yetiştirildiği bağlarla doluymuş. İlginç değil mi yıllarca bağların bahçelerin bulunduğu bereketli toprakların olduğu bölge bugün lüks apartmanların bulunduğu bir yerleşim olmuş. Bu alan, geçmişini anımsatmak ve o alanda Kadıköy’e gerekli olan yeşil alan boşluğunu tamamlamak için doğal haliyle bırakılmalıdır. Hatta özelliklerini belirten bilgilendirmelerin olduğu küçük bir müze, alanda numune olarak yetiştirilen üzümler de olursa insanların bugünkü haliyle eski hali arasındaki hayret verici değişimi karşılaştırmaları sağlanmış olurdu” demişti.