Tedavide yeni bir umut: KÖK HÜCRE
Uzm.Dr Tuncel ZİYLAN İç Hastalıkları Uzmanı Göztepe Medipoint Tıp Merkezi Her geçen gün, tedavi alanını daha da genişleten ve ülkemizde de başarılı bir şekilde uygulanan bu tedaviyi anlattı
Günümüzde teknolojik gelişmelere paralel olarak, birçok hastalığın tedavisinde sağlanan olağanüstü ilerlemelere rağmen, ne yazık ki başta kanser olmak üzere AIDS gibi bazı kronik enfeksiyon ve otoimmun hastalıkların tedavisinde bu güne kadar köklü bir çözüm sağlanamamıştır.
Bu tedavi arayışları içerisinde, son 8-10 yıldır giderek artan ve “Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi” olarak adlandırılan tedavi uygulaması oldukça umutlu görünmektedir.
Her geçen gün, tedavi alanını daha da genişleten ve ülkemizde de başarılı bir şekilde uygulanan bu tedavi hakkında siz sayın okuyucuları bilgilendirmek istiyorum.
KÖK HÜCRE NEDİR?
Kök hücre, işlevsel olarak farklılaşmamış, insan vücudunda bulunan bütün doku ve organları oluşturan ve her türlü vücut hücresine dönüşebilen ana hücrelerdir. Henüz farklılaşmamış olan bu hücreler, sınırsız bölünebilme ve kendini yenileme özellikleri sebebiyle, organ ve dokulara dönüşebilme yeteneğine sahiptirler. Bu özellikleriyle nerede bir zedelenme ve onarım ihtiyacı varsa, oraya giderek gereken hücre tipine dönüşür ve hasarı onarırlar. Örneğin, kalp krizi geçirende kalbe, aynı şekilde karaciğer yetmezliği ve harabiyeti olanda da karaciğere giderek gerekli tamiratı yaparlar. Yani hangi tip hücre ve dokuya ihtiyaç varsa ona dönüşürler.
Vücudumuzda en fazla olarak anne karnında ve bebeklik çağında kök hücre var iken, daha sonra ilerleyen yaşla birlikte sayısı giderek azalır.
Kök hücreler, bu özelliklerinden yararlanılarak son yıllarda, başta kanser olmak üzere her türlü Merkezi Sinir Sistemi Hastalıkları (MS, Parkinson, Demans ve Alzheimer vs.) ve tüm Otoimmun Hastalıklar (Diyabet, Kronik Ürtiker, Romatoid Artit, Sedef Hastalığı, Behçet Hastalığı, Otoimmun Hepatit, Ülseratif Kolit vs. ) Kronik Hepatit, Kronik Böbrek Yetmezliği ve buna benzer birçok kronik hastalıklarda tedavi alanı bulmuş ve her geçen gün giderek artan olumlu sonuçlar alınmaya başlanmıştır.
EN ÇOK KARIN YAĞINDA
Erişkin insan vücudunda Kök Hücrenin en fazla yoğun olduğu yer kemik iliği ve Mezenkimal doku dediğimiz ve daha çok karın ve gluteal bölgede toplanan yağ dokusudur. Kök Hücre Tedavisi için, kemik iliği yerine daha kolay olması nedeniyle, hastanın karın veya gluteal bölge yağ dokusundan aspirasyon yöntemiyle 200 cc. kadar yağ dokusu alınır ve bu dokudan laboratuar ortamında ihtiyaca göre 80-150 milyon adet kök hücre üretilerek bu hücreler damar yolu ile hastaya geri verilir. Genellikle iki ayda bir olmak üzere toplam 2-3 kez uygulanan bu yöntemle, çoğaltılmış bir şekilde hastaya geri verilen bu hücreler hangi doku veya organda hasar varsa, o doku veya organ hücresine dönüşür ve o yerdeki hasarı tamir eder. Böylelikle, hastalıklı yer tamir edilmiş ve dolayısıyla hasta iyileşmiş olur.
Teorik olarak doğru gibi görülmesine rağmen, uygulama pratiğinde hastaların bir çoğunda tam şifa sağlanmakta iken, henüz bilemediğimiz bazı nedenlerle, bazı hastalıklarda aynı oranda iyileşme sağlanamamaktadır. Buna rağmen elde edilen bu başarı, halen tam olarak tedavisi mümkün olmayan birçok hastalıkta bu tedavi yöntemini denenebilir kılmaktadır.
Sağlık ve başarı dileklerimizle
Bu tedavi arayışları içerisinde, son 8-10 yıldır giderek artan ve “Mezenkimal Kök Hücre Tedavisi” olarak adlandırılan tedavi uygulaması oldukça umutlu görünmektedir.
Her geçen gün, tedavi alanını daha da genişleten ve ülkemizde de başarılı bir şekilde uygulanan bu tedavi hakkında siz sayın okuyucuları bilgilendirmek istiyorum.
KÖK HÜCRE NEDİR?
Kök hücre, işlevsel olarak farklılaşmamış, insan vücudunda bulunan bütün doku ve organları oluşturan ve her türlü vücut hücresine dönüşebilen ana hücrelerdir. Henüz farklılaşmamış olan bu hücreler, sınırsız bölünebilme ve kendini yenileme özellikleri sebebiyle, organ ve dokulara dönüşebilme yeteneğine sahiptirler. Bu özellikleriyle nerede bir zedelenme ve onarım ihtiyacı varsa, oraya giderek gereken hücre tipine dönüşür ve hasarı onarırlar. Örneğin, kalp krizi geçirende kalbe, aynı şekilde karaciğer yetmezliği ve harabiyeti olanda da karaciğere giderek gerekli tamiratı yaparlar. Yani hangi tip hücre ve dokuya ihtiyaç varsa ona dönüşürler.
Vücudumuzda en fazla olarak anne karnında ve bebeklik çağında kök hücre var iken, daha sonra ilerleyen yaşla birlikte sayısı giderek azalır.
Kök hücreler, bu özelliklerinden yararlanılarak son yıllarda, başta kanser olmak üzere her türlü Merkezi Sinir Sistemi Hastalıkları (MS, Parkinson, Demans ve Alzheimer vs.) ve tüm Otoimmun Hastalıklar (Diyabet, Kronik Ürtiker, Romatoid Artit, Sedef Hastalığı, Behçet Hastalığı, Otoimmun Hepatit, Ülseratif Kolit vs. ) Kronik Hepatit, Kronik Böbrek Yetmezliği ve buna benzer birçok kronik hastalıklarda tedavi alanı bulmuş ve her geçen gün giderek artan olumlu sonuçlar alınmaya başlanmıştır.
EN ÇOK KARIN YAĞINDA
Erişkin insan vücudunda Kök Hücrenin en fazla yoğun olduğu yer kemik iliği ve Mezenkimal doku dediğimiz ve daha çok karın ve gluteal bölgede toplanan yağ dokusudur. Kök Hücre Tedavisi için, kemik iliği yerine daha kolay olması nedeniyle, hastanın karın veya gluteal bölge yağ dokusundan aspirasyon yöntemiyle 200 cc. kadar yağ dokusu alınır ve bu dokudan laboratuar ortamında ihtiyaca göre 80-150 milyon adet kök hücre üretilerek bu hücreler damar yolu ile hastaya geri verilir. Genellikle iki ayda bir olmak üzere toplam 2-3 kez uygulanan bu yöntemle, çoğaltılmış bir şekilde hastaya geri verilen bu hücreler hangi doku veya organda hasar varsa, o doku veya organ hücresine dönüşür ve o yerdeki hasarı tamir eder. Böylelikle, hastalıklı yer tamir edilmiş ve dolayısıyla hasta iyileşmiş olur.
Teorik olarak doğru gibi görülmesine rağmen, uygulama pratiğinde hastaların bir çoğunda tam şifa sağlanmakta iken, henüz bilemediğimiz bazı nedenlerle, bazı hastalıklarda aynı oranda iyileşme sağlanamamaktadır. Buna rağmen elde edilen bu başarı, halen tam olarak tedavisi mümkün olmayan birçok hastalıkta bu tedavi yöntemini denenebilir kılmaktadır.
Sağlık ve başarı dileklerimizle