Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi ile Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatifi, Türkiye’nin birçok noktasında olduğu gibi, 11 Temmuz Perşembe günü Süreyya Operası’nın önünde sokak hayvanlarına ötanazi yapılmasını içeren kanun teklifine karşı ortak basın açıklaması yaptı. Açıklamaya destek için katılan birçok hayvanseverin ellerindeki pankartlarda ise ‘Katliam tasarısına hayır!’, ‘Toplayamazsın, öldüremezsin, hapsedemezsin’, ‘Kısırlaştır, ticareti durdur, üretimi yasakla’ sloganları yer aldı.
“SÖMÜRÜ DÜZENİNE KARŞI SES ÇIKARIYORUZ”
Son 20 yıldır hayvanları koruma kanununun uygulanmadığını, hayvanların kısırlaştırılmadığı ve aşılanmadığının belirtildiği ortak basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi “Bugün hayvanları değil failleri koruyan, 20 yıldır yürürlükte olmasına rağmen uygulanmayan ve denetlenmeyen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun, neredeyse hayvanlar yararına tek iyi maddesi olan 6. Maddeyi, yani ‘kısırlaştır, aşıla, yerinde yaşat ’hükmünü kaldırmak istiyorlar. Ama katilleri aramıza salan adaletsizlik ve cezasızlık sistemini değiştirmek istemiyorlar. Bizzat besledikleri bu sömürü düzenine karşı ses çıkarıyoruz”.
“TECRİT VE ÖLÜM YASASINA KARŞI İNATLA”
“Katliamı ve tecritti meşrulaştırmak için hiç durmadan nefret kusan siyasetçilere, tecrit ve ölüm yasasına karşı inatla, haklılığımıza güvenerek direniyoruz. Ayırmaları gereken bütçeleri ayırmayıp yasalarla belirlenmiş yükümlülükleri yerine getirmeyerek çağdışı bir yöntem ve kafatasçı bir zihniyetle, kendi demeçlerinden alıntılarla ‘saldırgan, hasta, anatomisi bozulmuş, yeme bozukluğu çeken, güçten düşmüş’ yani tüm köpekleri toplamayı, hapsetmeyi ve öldürmeyi 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde inatla siyasi söylem ve eylem biçimi olarak ileri sürmek, köhnemiş bir nazizm girişiminden farksızdır. Saldırgan diyerek canavarlaştırdığınız, insanlar tarafından travmatize edildiği için, kendini ve alanını korumak zorunda kalan köpekleri de doğası gerek havlayan, iyileşme ve yuva imkânı bulabilecek hasta, engelli yaşlı tüm köpekleri sizin zulmünüzden ve gazabınızdan koruyacağız”.
MİLLETVEKİLLERİNE SESLENDİLER
Basın açıklamasının sonunda tasarının komisyondan geçmemesi ve yasalaşmaması için milletvekillerine şu sözlerle seslenildi: “Tecrit ve katliama ‘hayır’ oyunu kullanmanızı, tasarının içerdiği Nazi pratiklerini kabul etmediğinizi açıklamanızı ve tasarının komisyona geleceği gün mecliste bizzat bulunarak muhalefet etmenizi bekliyoruz”.
YASA TEKLİFİ MECLİS'TE
Hayvanseverlerin büyük tepki gösterdiği sokak hayvanlarına ötanazi yolunu açan yasa teklifi geçtiğimiz günlerde TBMM Başkanlığı’na sunuldu. 17 maddelik taslakta yer alan başlıca maddeler şu şekilde:
• 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Yasası’ndaki “öldürülme” ifadesi, “hayvanların ötanazisi” şeklinde değiştiriliyor.
• Bakımevine alınan hayvanlardan saldırgan olan, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olan hayvanlara yerel yönetimlerce ötanazi yapılabilecek.
• Sahipsiz hayvan popülasyonunun, kamu güvenliği açısından tehlike oluşturması veya hayvandan hayvana ya da hayvandan insana bulaşan hastalıkların görülmesine, su kaynaklarının, yaban hayatının ve biyolojik çeşitliliğin zarara uğramamasına sebebiyet vermesi halinde belediyeler, ötanazi yapabilecek.
• Sahipli hayvanını sokağa terk edenlere yönelik idari para cezaları artıyor. Bakımevlerindeki hayvanları başka bir yere bırakan belediyelere de yaptırım uygulanacak. Hayvanını sokağa terk edenlere 60 bin lira, barındırılan hayvanı sokağa terk eden belediyelere de hayvan başına 50 bin lira idari para cezası verilecek.