Türk Tabipleri Birliği (TTB) “Pandemide Okul Sağlığı” başlığı altında çevrimiçi basın toplantısı düzenledi. Prof. Dr. Sibel Sakarya, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) istatistiklerine göre, 2018-2019 eğitim döneminde 66 bin 849 okul, 18 milyon 108 bin 860 öğrenci, 1 milyon 77 bin 307 öğretmen olduğu bilgisini verdi. Sakarya, okulların açılmasının 21 Eylül’e ertelenmesi kararının doğru olduğunu belirterek, yüz yüze eğitimden vazgeçilmesinin söz konusu olamayacağı için gerekli tüm önlemlerin alınması gerektiğini ifade etti.
“BİLİMSEL KARAR VERİLMELİ”
“Okulların açılıp açılmama kararı bilimsel ve idari açıdan özenle ele alınması gereken bir karardır.” ifadelerinin vurgulandığı toplantıda şu önerilerde bulunuldu:
- İzlenecek strateji, eğitimde var olan eşitsizlikleri artırmamalı, tersine bu eşitsizlikleri pandemi koşullarında bile olsa gidermeyi amaçlamalıdır.
- Okulların açılması, eğitimin sürdürülmesi veya ara verilmesi gibi kararlar, mevcut bilgiler ve bilimsel kanıtlar çerçevesinde ülkemize özgü belirlenmiş ölçütlere dayanarak yapılmalı ve bu ölçütler toplumla paylaşılmalıdır.
- Gerek okul çocukları, gerek öğretmenler gerekse aile bireylerinden risk grubunda bulunanlara yönelik alınan koruma önlemleri belirlenmeli ve toplumla paylaşılmalıdır.
- Öğretmen-öğretmen, öğretmen-öğrenci ve öğrenci-öğrenci etkileşimlerinin fiziksel koşulları ile ilgili kuralların ne olması gerektiği ve kurallara uymanın nasıl sağlanabileceği, izlenebileceği, olası toplumsal tepkiler üzerinde de düşünülmelidir.
- Ders saatleri ve ders araları konusunda ayarlamalar yapılmalıdır.
- Pandemi döneminin oluşturduğu gereksinimler göz önüne alınarak birinci basamak sağlık hizmetleri düzeyinde okul sağlığı hizmetleri yeniden yapılandırılmalı ve etkinleştirilmelidir.
- Okullarda psiko-sosyal hizmetlerle ilgili ihtiyaçlara yönelik bir yapılanma ve örgütlenme modeli oluşturulmalıdır.
- Okullarda teması azaltmaya yönelik uygun yöntemlerin bulunması için MEB, ilgili uzmanlık gruplarından ve sivil toplum kuruluşlarından görüş almalı, işbirliği yapılmalıdır.
- Türkiye’nin bu öncelikli ve önemli konuda kısa, orta ve uzun vadeli bir stratejik plana ihtiyacı vardır. Bu plan olmadıkça ve tüm karar süreçlerinde ve uygulamalarda öğretmen ve ailelerin katılımı sağlanmadıkça konu içinden çıkılmaz bir hal alabilir.