Usta şefler Kadıköylü komşuları için mutfakta

Kadıköy Belediyesi’nin sıcak yemek kampanyasına Türkiye’nin usta aşçıları ve şefleri de destek verdi. Şefler, Kadıköy Belediyesine ait mutfaklarda beslenme uzmanı Dilara Koçak’ın hazırladığı sağlıklı menüleri hazırlayacak, belediye ekipleri ise yemekleri adreslere teslim edecek

14 Nisan 2020 - 13:21

Kadıköy Belediyesi’nin mutfağında her gün farklı bir şef, 65 yaş üstü Kadıköylüler için beslenme uzmanı Dilara Koçak tarafından hazırlanan ve günlük, gerekli tüm besin ihtiyacını karşılayan menüleri hazırlayacak. Menüler iki öğün olarak, hâlihazırda belediyeye kayıtlı olan ve 444 55 22 no’lu çağrı merkezi aracılığı ile belediyeye ulaşan ihtiyaç sahibi yaşlılara dağıtılacak. Fenerbahçe Khalkedon mutfağında hazırlanan yemeklerin ilk etapta bin 200 kişiye ulaştırılması amaçlanıyor. Gıda dağıtım kriterlerine uygun olarak aynı yerde ambalajlanacak olan yemekler, belediye tarafından güvenli biçimde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak. Ahmet Can Aras, Ali Ronay, Ali-Buse Dövenci, Aliye Gümüş, Aylin Yazıcıoğlu, Burak Zafer, Çiğdem Seferoğlu, Ebru Erke, İsmet Saz, Mihtat Yıldırımtaş, Sinan Büdeyri, Umut Karakuş, Yaren Çarpar ve Zeynep Tuğçe Koltuk’un isimlerinden oluşan “Sen Güvende Kal” projesinin kapıları pişirmek ve destek olmak isteyen tüm gönüllü şeflere açık. Projeye Metro, Pınar Süt, Lezita tavuk, Kristal yağları, Tellioğlu, Sera Food ve Reis Bakliyat firmaları da destek verdi.

‘SEN GÜVENDE KAL, BİZ PİŞİRİRİZ’

Sen Güvende Kal; doğaya, doğala, toprağa ve onun verdiklerine sahip çıkan, onu insan yararına yemeğe dönüştüren bir grup şef ve gönüllü ile birlikte şef Umut Karakuş ve gastronomi yazarı Ebru Erke tarafından kuruldu. Korona virüsü salgını sürecinde, ne yapabiliriz diye düşünen ve ‘Sen Güvende Kal’ sloganı altında buluşan profesyoneller, “Biz en sevdiğimiz işi yapmaya, yemek pişirmeye devam edeceğiz ve onu ihtiyacı olan insanlara ulaştıracağız. Bizler restoranlarımızı maalesef ya kapattık, ya da işlerimizden ayrılmak zorunda kaldık. Fakat biz pişirmekten ve paylaşmaktan vazgeçmiyoruz. Yeter ki sen güvende kal bizler bir şekilde sana ulaşacağız.” diyor.

ODABAŞI’NDAN TEŞEKKÜR

Gastronomi sektörünün önde gelen isimleriyle birlikte hareket etmekten memnuniyet duyduğunu dile getirerek şeflere teşekkür eden Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı şunları söyledi: “Kadıköy Belediyesi olarak, 65 yaş üstü yurttaşlarımızın evden çıkmaları kısıtlandığı andan itibaren evlerine sıcak yemek servisi başlattık. Yaklaşık 20 gündür ihtiyaç sahibi 65 yaş üstü Kadıköylülerin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Projeye 40 hane ile başladık, bugün bu sayı 800 haneye ulaştı. Yemekleri Kadıköy Belediyesi’nin 3 ayrı tesisinde, sosyal mesafe kurallarınauyarak pişiriyoruz. Bugün şeflerimiz de bizimle dayanışma içerisindeler. Hergün farklı şefler yemeklerin pişirilmesinde bize katkı sağlayacaklar. Şeflerimiz ile birlikte yaptığımız yemekleri, Kadıköylülere ulaştıracağız. İhtiyaç sahibi yurttaşlarımız 4445522 numaradan bizi arayarak talepte bulanabilirler.”   

ŞEFLER ANLATIYOR

Sosyal medya üzerinden örgütlenen, bu süreçte kimi işyeri kapanan kimi işsiz kalan şefler, kollarını sıvayarak Kadıköy Belediyesi’nin mutfağına girdi. Normal şartlar altında özel menüler hazırlayan, kendilerine özgü damak tatları yaratan şefler, bu kez dayanışma için girdikleri mutfakta mercimek çorbası, tavuk sote, bulgur pilavı gibi geleneksel lezzetleri üretmek için ter döküyor. Türkiye’nin ünlü şefleri korona virüsüyle mücadele sürecinde yeni mutfak deneyimlerini gazetemizle paylaştı.

ŞEF UMUT KARAKUŞ: ANNE YEMEĞİ YAPIYORUZ

Biz hep yemek yapan insanlardık, şu ana kadar kendi misafirlerimize yemek yapıyorduk. Bu süreçte yemek yapmaya nasıl devam edebiliriz, yaptığımız yemekleri kimlere ulaştırabiliriz diye düşünürken Kadıköy Belediyesi ile iletişime geçtik. 70 kişilik gönüllü bir orduyuz. Bu ekibe destek vermeye hazır bir sürü gıda firması var. Günlük bin 200 kişiye yemek yapmaya hazır bir ekibe sahibiz. Her hafta ekipler değişecek, her hafta değişen düzenli bir menümüz var. Her hane için 2 öğün yemek yollanıyor. Şef elinden çıkan güzel yemekler diyebiliriz.

Menülerimizi Diyetisyen, sağlıklı beslenme uzmanı Dilara Koçak hazırladı. Çünkü çok farklı kitlelere yemek yapıyoruz. Aslında burada şef yemeği yapmıyoruz, alışık olmadığımız şeyleri yapıyoruz. ‘Anne yemeği’, bir nevi karavana yapıyoruz. Mesela sabahtan beri 50 kilo soğan doğradık. Bu sürecin en büyük faydası, hepimiz anne mutfağına döndük, hepimiz evde yemek pişirmeye ve evde yemek yemeye başladık. Evlere de anne mutfağından yemekler yollayacağız. Kendim de uzun zamandır evde yemek yemiyordum. Hem evde yemek pişirmeye, hem de yemeye başladım.

Virüs bize şunu gösterdi: Hayatın her alanında dayanışma içerisinde olursak, çevreyi, doğayı korursak, ekolojiyi gözetirsek neler yaşayacağımız, koruyamadığımızda ise neler yaşayabileceğimizi, ilerleyen dönemlerde belki de daha kötülerini yaşayacağımızı gördük. Şu anda çok güzel bir dayanışma oluşmuş durumda. Bu süreçte komşuluk ilişkilerinin de ne kadar önemli olduğunu gördük. Türkiye’deki kültürün, eskilerden öğrendiğimiz değerlerin ne kadar doğru olduğunu gözlerimizle gördük. Herkes komşusunun kapısını çalıp, birşeye ihtiyacın var mı demeli. Birçok kişi de diyor zaten. Buradaki insanların çoğu gencecik insanlar. Hepsi mutfak eğitimi almış. ‘Sen Güvende Kal’ hesabını oluşturalı 2 hafta oldu. 2 haftadan beri neredeyse 150-200 kişi ‘Ne zaman istiyorsanız geliriz, gönüllüyüz’ dedi. Bu bizim için süper bir dayanışma örneği. Bu güçle herşeyi yenebileceğimize inanıyorum.    

ŞEF AHMET CAN ARAS: TORUNLARIMIZA ANLATACAĞIMIZ EN GÜZEL ŞEY

Bu süreçte ne yapacağız sorusu ile başladı her şey. Önce, Umut Karakuş insanların kapılarına yemek bırakalım dedi, sonra o fikir gelişti insanlar için yemek yapalım fikrine dönüştü. Peki yemekleri nasıl dağıtacağız diye düşünürken, Kadıköy Belediyesi karşımıza çıktı. Birden bire büyüyen bir proje oldu. Hepimiz için umut verici, iç rahatlatıcı bir proje oldu. 

Burada belediyeye başvuran insanlara iki öğün yemek yapacağız. Bizim de çorbada tuzumuz olsun diyen bir sürü gönüllü arkadaşımız var. Aramızda işbölümü yaptık. Hergün farklı insanlar farklı şeflerle birlikte yemek pişirecek.

Dayanışmaya şahit oldukça tüylerim diken diken oluyor, bu insanların en çok ihtiyacı olan şey. Kimsenin bir beklentisi yok, hatta herkes elini taşın altına koyup risk almış durumda. Bu çok güzel bir şey. Hayatımızda yaşayabileceğimiz, torunlarımıza anlatabileceğimiz en güzel şey herhalde. En azından benim adıma öyle.    

ŞEF SİNAN BÜDEYRİ: EN İYİ BİLDİĞİMİZ ŞEYİ YAPIYORUZ

Evde rahat duramıyorduk, insanlar bizimle iletişime geçip neye ihtiyacı olduğunu söylüyorlardı. Şu anda tabi ki erzak göndermek çok önemli, her türlü yardım çok önemli. Bazı insanların erzak dışında sıcak yemeğe de ihtiyacı var. İlk hedefimiz 65 yaş üstü olan, erzağı olsa bile yemek pişiremeyecek durumda olan ya da bu yemeğe ulaşamayacak durumda olan insanlara ulaşmak. Daha sonrasında ise ihtiyacı olan herkes. Biz de en iyi bildiğimiz şeyi yaparak yardım ediyoruz. O da ‘yemek yapmak’. Biz de bunun için kolları sıvadık, arkadaşlarla biraraya geldik. Hızlı bir örgütlenme süreci geçirdik. Kadıköy Belediyesi’nin de yardımı ile bu işe koyulduk. Gönüllülerden oluşan bir ekibimiz var. Elimizden geldiği kadar bu ekibi hem motive etmek, hem de çalışır durumda tutmaya çalışacağız. Ekstra gönüllülere de ihtiyacımız var.

Bu zamanlarda insanların birbirine kenetlenmesi açıkçası tüyler ürpertici. Tabiki evde kalmak önemli, güvende kalmak önemli. Ama böyle durumlarda eğer yapılabiliyorsa, insanlara yardım etmek de çok önemli. İnsanlar böyle dönemlerde bir araya geliyormuş gerçekten, biz de bunu görmüş olduk.

ŞEF YAREN ÇARPAR: ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAMIZ LAZIM

Gönüllülük esasına dayalı bir proje. Şu an iki önemli şey var: Birincisi belenme, ikincisi hijyen. Sağlık çalışanları üzerlerine düşen görevi yapıyor ama bizim de aşçılar olarak insanların beslenmesine katkıda bulunmamız lazım. Besin değeri tartılmış, ölçülmüş menüleri günde bin 200 kişiye ulaştırmak… Yapmak istediğimiz tek şey insanların beslenmesine katkıda bulunmak. İhtiyaç sahibi çok sayıda insan var. Belediye ve markaların desteğini alarak sürece katkıda bulunmak amacındayız. Şu anda ihtiyacımız olan tek şey dayanışma göstermek, birarada olmak, birbirimize yardım etmek. Yoksa bu sürecin altından kalkabileceğimizi düşünmüyorum.


ARŞİV