Venedik'ten Kadıköy'e sanat köprüsü

Galeri Diani’de açılan “İzlenimler” sergisi için Yeldeğirmeni’ne gelen ünlü İtalyan ressam Giancarlo Caneva, mahalledeki sanat atölyelerini görünce genç sanatçılarla İtalya’da sempozyum düzenlendi

09 Ocak 2015 - 09:02
 Galeri Diani’de açılan “İzlenimler” sergisi için Yeldeğirmeni’ne gelen dünyaca ünlü İtalyan ressam Giancarlo Caneva, mahalledeki sanat atölyelerini görünce genç sanatçılarla İtalya’da sempozyum düzenlemeye karar verdi
 
 
Semra ÇELEBİ
 
Türkiye’deki plastik sanatlar çevrelerinin çok yakından tanıdığı Giancarlo Caneva bir kez daha İstanbul’da. Bir kez daha diyoruz çünkü yaklaşık 30 yıldır Türkiye’ye ziyaretler yapıyor, sergiler açıyor, sanat fuarlarına katılıyor. Yani yıllardır “ikinci evim” dediği Türkiye’de, özellikle resim ve heykel alanındaki gelişmeleri yakından takip ediyor.
Caneva, kendisini Türkiye’yle tanıştıran ressamlar Gülseren ve Teoman Südor’un kızları Telga’nın Yeldeğirmeni’nde açtığı Galeri Diani’de bir sergi açtı. 2014’ün son günlerinde açtığı “İzlenimler” sergisi için birkaç günlüğüne Kadıköy’e gelen Caneva, Yeldeğirmeni’nde sayısı hızla artan sanat galerilerini ve atölyeleri gezdi. Buraları bir sanatçıdan çok bir turist gibi gezen Giancarlo Caneva, genç sanatçılardan çok etkilendi. Venedik’e 60 km uzaklıktaki Udine’de sanat akademisi kuran Caneva, şimdi bu genç sanatçıları ülkesine davet edip bir çalıştay düzenlemeyi düşünüyor. Caneva, Venedik ile Kadıköy arasında bir köprü olmak istiyor.
Venedik Bienali’ne defalarca katılmış, İtalya’nın en önemli sanat kataloglarını hazırlayan Mondadori Yayınevi’nin ve Arte Dergisi’nin editörü Giancarlo Caneva ile Galeri Diani’de açılan “İzlenimler” sergisi öncesi bir söyleşi yaptık. Bu arada serginin 17 Ocak’a kadar süreceğini hatırlatalım!
 
 
-Giancarlo Caneva’yı sizden dinlesek?
İnsanın kendini anlatması çok zor bir şey. Kendimi kelimelerle anlatmaktan çok resimle ifade etmeyi tercih ediyorum. Türkiye’yi çok seven biriyim. Dünya gezginiyim. Dünyadaki tüm halkları, kültürleri sanat için tanımak isteyen biriyim. İnsanları çok seviyorum. Kendi ülkemden sonra en sevdiğim ülke Türkiye ve burada kendimi evimde gibi hissediyorum.
30 yılda Türkiye’nin nereden nereye geldiğini gördüm. Bu pozitif bir gelişme. Çok mutlu oluyorum bu gelişimi görünce...
 
 
-Bildiğimiz kadarıyla bir de futbolculuk geçmişiniz var. Futbolcuyken resme yönelmeniz nasıl oldu?
Çocukluğumdan beri zaten resim yapıyordum, eğitimini de aldım. Futbolcu tarafım ayrı, sanatçı yönüm ayrıydı. Hep bir arada yürüttüm. Kendimi anlatmamın tek yolu sanattı, o da resimdi. Hiç durmadan çizerim bu yüzden.
 
 
-30 yıl önce Türkiye’ye gelmeye nasıl karar verdi?
Udine’de Teoman-Gülseren Südor çiftini tanımamla Türkiye ile ilişkim başladı. Udine-İstanbul arasındaki sanatçı değişimleri o günlerde başladı. İlk sergimi Bebek’te Turay Sanat Galerisi’nde açtım. Sonrasında Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde İtalyan ressamlar olarak sergiler açtık. Başlangıcından bu yana İstanbul TÜYAP Sanat Fuarı Art-İST’e katılıyorum.
-Udine’de Türkiye’den sanatçıların sergileri de açılıyor değil mi?
Türkiye’yle bağlarımızı kuvvetlendirmek için buradaki sanatçıların eserlerini ülkemizde sergilemek istedik. Yaklaşık 30 yıldır, Venedik, Trieste ve Udine’de Türkiye’den sanatçıların sergilerini açıyoruz. Bir defasında kalede açmıştık sergiyi, gazeteler “Türkler İtalya’ya çıkarma yaptı” başlığı atmıştı (gülüyor)
 
 
-Daha önce Kadıköy’de sergi açmış mıydınız?
Hayır, bu ilk. Eskiden Kadıköy’de bu kadar çok sanat galerisi yoktu. Özellikle de Yeldeğirmeni’nde. Şimdi muazzam bir sanat şöleni yaşanıyor bu güzel ilçede. Çok mutlu oluyorum gördükçe. Geldiğim ilk gün Yeldeğirmeni’ndeki galerileri, atölyeleri gezdik. Çok genç sanatçılar var ve çok güzel işler yapıyorlar. Ben de bu sanatçılarla İtalya’da çalışmalar yapmak istiyorum.
 
 
-Nasıl çalışmalar?
Sempozyum düzenlemek istiyorum. Bunu zaten yapıyoruz. Bir çeşit çalıştay yapıyoruz, dünyanın çeşitli ülkelerinden plastik sanatlarla ilgilenen sanatçılar geliyor ve yaptığımız işler üzerine konuşuyoruz, sonrasında da sergi açıyoruz. Eleştirmenler geliyor, bu eserleri görüyor. Onların eleştirileri de çok kıymetli. Kadıköy’den, Yeldeğirmeni’nden bu genç sanatçıları da Udine’ye davet etmek, orada birlikte güzel çalışmalar yapmak istiyorum. Umarım kısa zaman içinde bu düşüncemizi hayata geçireceğiz.

 


ARŞİV