Yanı başımızdaki batık ada: Vordonisi

Yaklaşık 1000 yıl önce yaşanan bir deprem sonucu sulara gömüldüğü ve üzerinde bir de manastırın bulunduğu rivayet edilen Vordonisi’ye yolculuk…

10 Aralık 2015 - 13:57
Mustafa SÜRMELİ
İstanbul’un kayıp adası olarak bilinen, Maltepe ve Kadıköy sahillerinin açığında bulunan antik Vordonisi Adası’na geçtiğimiz günlerde, Maltepe Belediyesi’nin katkılarıyla bir dalış düzenlendi.
Yaklaşık 1000 yıl önce meydana gelen büyük İstanbul depreminde sular altında kaldığı rivayet edilen ada, ilk olarak Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği’ne üye 6 dalgıç tarafından görüntülendi. Keşif ekibi, İstanbul’un 10. adası Vordonisi’de bilimsel araştırma yapılması, kayaçların durumunun incelenmesiyle adayla ilgili gerçeklerin ortaya çıkabileceğini ifade ediyor. Yaklaşık bin 200 yıllık adada bir manastır bulunduğu belirtilirken, adanın kalıntıları üzerinde bulunan kestane, midye ve türevi deniz canlıları yüzünden manastırın tam olarak görülemediği belirtiliyor.

İSTANBUL’UN 10. ADASI
Kadıköylü Mimar ve Araştırmacı Arif Atılgan, 2008’de “Mimarlara Mektuplar” adlı kitabında kayıp ada Vordonisi’ye yer verdi. Atılgan, bilinen 9 adanın yanı sıra bugün sular altında kalan, eski haritalarda görünen ve balıkçıların Manastır Kayalıkları, Dilek Kayalıkları diye adlandırdığı onuncu bir ada daha olduğunu belirtiyor.
Atılgan, Batık Ada veya Kayıp Ada da denilen Vordonisi’nin, Kaşıkadası’nın üçte bir büyüklüğünde olduğunu da ekliyor. Bostancı İskelesi’nin 3-5 mil açığında bulunduğunu belirttiği adanın hikâyesine de değinen Atılgan, MS 9. yüzyılda Patrik İgnazsius’un bugünkü Küçükyalı-Bostancı arasında yazlık Bryas Sarayını inşa ettirdiğini, daha sonraki yıllarda Vordonisi Adası’nda sürgünde iken ölen ve bu adada gömülen Patrik Fotius ile aralarında çekişme olduğunu anlatıyor. Bu çekişmeler sonucu ikisi de ikişer defa iktidar olma imkânı bulur. Bu arada Fotius, bulunduğu Vordonisi Adası’na bir manastır inşa ettirir. İgnazsius da Vordonisi’nin tam karşısına o yıllarda sahil olan, şimdiki Küçükyalı minibüs yolunun üst kısmına Fotius’un manastırının aynısını yaptırır. Bryas Sarayı’nın üzerine gelen bu manastıra Satyros Manastırı adı verilir.

“MANASTIR ORTAYA ÇIKABİLİR”
Atılgan, Küçükyalı’da kazısı yapılan Satyros Manastırı ortaya çıkarıldığında Vordonisi Adası’ndaki Fotius Manastırı’nın da şeklinin belli olacağını belirtiyor.
MS 10. yüzyılda meydana gelen büyük bir depremde Vordonisi Adasının sulara gömüldüğünü, ancak manastırın üst kısmının su sathına çok yakın kalabildiğini belirten Atılgan, “İşte herkesin bir kayalığın üzerinde sandığı Bostancı açığındaki çakar, bu manastırın üzerine kurulmuştur” dedi.
Atılgan, bazı yerbilimcilerin ise adanın su altında kalmasının depremle değil, kutuplarda buzulların erimesiyle Çanakkale Boğazı’ndan gelen deniz suyunun, o yıllarda bugünkünden 120 metre daha düşük seviyede bir göl olan Marmara’da su seviyesinin yükseltmesi sonucu oluştuğunu söylediklerini de aktardı. Arif Atılgan üniversite yıllarındayken arkadaşlarıyla sandalı çakara bağlayarak, çok kez batık ada civarında denize girdiklerini ama o yıllarda yüzdükleri bölgede batık bir ada olduğunu bilmediklerini belirtiyor.

ARŞİV