Yat limanı itirazları reddedildi

Danıştay, Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanı’nın imar planlarının iptali için açılan temyiz davasında karar verdi. Temyiz istemi oy çokluğuyla reddedildi

20 Ocak 2021 - 17:03

Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanı'nın özelleştirilmesi ile ilgili karar ilk olarak 2013 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Özelleştirme Yüksek Kurulu tarafından, 115 bin 821 metrekarelik dolgu alanı ve 319 bin 306 metrekarelik iki yat limanı olmak üzere toplam 435 bin 128 metrekare yüzölçümlü alan özelleştirme kapsamına alındı. Kurul, yapılaşmaya açılacak alanı 478 bin 507 metrekareye çıkardı. Yat limanına otopark haricinde 15 bin metrekareye turizm tesis alanı ve otel inşaatı yapılabilmesinin önü açılmış oldu.

TEMYİZ İSTEMİ REDDEDİLDİ

Yat limanı ile ilgili İmar planı değişikliğinin iptali için 2017 yılından bu yana Kadıköy Belediyesi, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, balıkçı kooperatifleri ve Kadıköylüler tarafından altı ayrı dava açılmıştı. Davalar, Danıştay 6. İdaresinde birlikte yürütülmüş ve bilirkişi incelemesine gitmişti. Danıştay 6. İdaresi, davaları 12.02.2020 tarihli kararı ile reddetmişti. Davacılar da kararın temyiz edilmesi için Danıştay İdari Davalar Kuruluna başvurmuştu. Danıştay İdari Davalar Kurulu oy çokluğu ile  temyiz isteminin reddine karar verdi.

“HUKUKA AYKIRILIK YOK”

Üç üyenin karşı oy kullandığı Danıştay İdari Davalar Kurulu, planlarda hukuka aykırılık bulunmadığını belirtti. Kurul ayrıca, yat limanı alanlarının sadece yat bağlama yeri olarak değil, aynı zamanda limana gelen misafirlerin ihtiyaçlarının karşılanması için turizm faaliyetlerinin de yapılmasının uygun olduğuna karar verdi.

Yat limanı imar planlarının iptal isteminin bir başka nedeni de söz konusu alanın arkeolojik sit alanı olmasıydı. Danıştay kararında bu konuya da değindi. İmar planının koruma-kullanma ilkelerine ve tarihi mirasın gelecek kuşaklara aktarılabilmesine engel olmayacağı ifade edilirken, koruma ilkeleri açısından gerekli tüm önlemlerin alınması durumunda yeraltı otoparkının yapılmasının da hukuka aykırılık teşkil etmeyeceğine karar verildi.

“ÇED RAPORUNA GEREK YOK”

Danıştay İdari Davalar Kurulu kararında, yat limanları açısından imar planlarının kabulü aşamasında ÇED olumlu kararına ihtiyaç bulunmadığını ve imar planlarının onayından sonra çevresel etki değerlendirmesine ilişkin kararların alınacağı belirtildi.

“ÇED SONRAYA BIRAKILMAMALI”

Kararda üç üye şerhlerini düşerek karşı oy kullandı. Üyeler, temyiz istemlerinin kabulünü ve  dava konusu işlemlerin iptal edilmesini istedi. Muhalefet şerhinde, Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin ve kullanım ruhsatı verilemeyeceği, bu nedenle kurum ve işletmelerin ÇED raporu hazırlamakla yükümlü oldukları hatırlatıldı. ÇED sürecinin planlama işleminin kabulünden sonraya bırakılması durumunda imar planlarından beklenen faydanın sağlanamayacağı ve kamu yararına hizmet etmeyeceği belirtildi.

Üyeler, ÇED raporu gerektirmesine karşın ÇED raporu düzenlemeden tesis edilen imar planlarının hukuka uygun olmadığını vurguladı.

UZMANLAR UYARMIŞTI

2017 yılında  konusunda uzman beş kişiden oluşan bilirkişi heyeti “Fenerbahçe-Kalamış Yat Limanı Koruma Planı”nı uygun bulmamıştı. Bilirkişi raporunda  yapılaşma, deniz yaşamı, yelken sporu ve hava kirliliği ile ilgili şu uyarılar yapılmıştı:

- Kadıköy’de Yat Limanı’nın büyütülerek inşai faaliyette bulunulması proje alanındaki hava koridorlarını ve dolayısıyla hava dolaşımını daha fazla kesecektir. Kadıköy’de hassas ve sağlıksız olan hava kirliliği düzeyi artarak kötü ve tehlikeli düzeylere yükselebilecektir.”

- Yat limanının büyütülerek inşai faaliyette bulunulması, rüzgara ve doğrudan yelken sporu üzerinde de olumsuz etkileri olacaktır. Türkiye önemli bir yelken sporu merkezini kaybedecektir.

- Kirlenme nedeniyle deniz yaşamı olumsuz etkilenecektir.

 


ARŞİV