Yerel Yönetimler Sempozyumu

Okan Üniversitesi’nin yerel yönetimde yeni modellerin geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği “Yerel Yönetim Anlayışında Yeni Yaklaşımlar” sempozyumu Okan Üniversitesi’nin...

21 Aralık 2010 - 10:10

Okan Üniversitesi’nin yerel yönetimde yeni modellerin geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği “Yerel Yönetim Anlayışında Yeni Yaklaşımlar” sempozyumu Okan Üniversitesi’nin Tuzla Kampüsü’nde geçtiğimiz hafta yoğun bir katılımla gerçekleşti.
Düzenleme Kurulu Başkanlığını Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof .Dr. Ali Kahriman’ın yaptığı sempozyumun açılış konuşmasını Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan yaptı. Konuşmasına değişen dünyada yerel yönetimlerin öneminin her geçen gün arttığını vurgulayarak başlayan Bekir Okan, Türkiye’de de yerel yönetimlerin yetkilerinin arttırılması gerektiğini belirterek yerel yönetimlerin sadece altyapı çalışmaları yeterli olmadığını vurguladı.
Okan Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Şule Kut da, iktidarların yönetimi yerel yönetimlerle paylaşması gerektiğini söyleyerek, yerel yönetimler ile merkez arasında rekabet olması yerine bir işbirliği anlayışının daha faydalı olacağına dikkat çekti.
Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof Dr. Ali Kahriman ise, sempozyumu çağımızın değişen yapısına katkı vermek amacıyla düzenlediklerini belirterek, ulaşımdan eğitime pek çok sorunu olan yerel yönetimlerin hizmet sınırları, deprem riski altında kentsel yenileşme projeleri ve merkezi yönetimlerin rolü gibi sorulara yanıt verilmesi gerektiğini belirtti.
Sempozyumda söz alan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, Gaziantep’i Dünya’da tanınan kültür kenti yaptıklarını, şehirde sosyal problem olduğu takdirde kültür kenti olmasının mümkün olamayacağını vurgularken, Samsun Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise Samsun’un da aralarında bulunduğu şehirlerin hızla değiştiğini ve dönüştüğünü, önümüzdeki yıllarda bu değişimin süreceğini söyledi.
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk de merkezi yönetimin yetki paylaşımı yapmak istememesi nedeniyle güçlüklerle karşılaştıklarını belirtirken, kaçak yapıların önlenmesi amacıyla kente uyum projesi ürettiklerini vurguladı.

SOSYAL BELEDİYECİLİK KÖMÜR-ERZAK DAĞITMAK MIDIR?

Sempozyumda açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi.
İlk oturumun başkanlığını Okan Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Sadık Kırbaş üstlendi. İlk konuşmacı Lefke Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Çağlar Akgüngör, afet sürecinde yapısal önlemlerin alınmasının yanı sıra sosyal önlemler alınmasının da afet yönetiminin etkinliği açısından şart olduğunu vurguladı.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Cemal Yalçıntan da “Belediyelerin görevi, vatandaşların haklarını ve çıkarlarını korumak ve sürekli daha fazlasını talep eden kent halkı için özgür bir kent yaratmaktır” diyerek yönetimlerde sosyal katılıma dikkat çekti. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Samsun’da sosyal belediyecilik adına yapılan çalışmaları tanıttı. Beypazarı Eski Belediye Başkanı Mansur Yavaş Beypazarı Modelinin literatüre girdiğini belirtirken, “Belediye başkanlığı geleceği planlamaktır” diyerek sözlerini noktaladı.
Kadıköy Belediye Başkanı Av. Selami Öztürk ise, mahalle ölçeğinde, engelliler için yapılan girişimleri ve gönüllülük sistemini anlatırken, Kadıköy’ün kültür ve sanat alanındaki atılımlarına dikkat çekti ve şöyle devam etti:
“Sosyal belediyecilik anlayışımızda öncelikle, kadınlar, çocuklar ve engellileri hedef kitlemiz kabul ediyoruz. Toplumun özel ilgi isteyen ve özel sorunları olan bu kesimiyle ilgili farklı projeler üretip, hayata geçirdik. Örneğin, Alo Engelli Taksi projesi ilk kez Kadıköy’de başladı ve diğer belediyelere örnek olarak yayıldı. Evinden çıkamayan engelli vatandaşlarımız istedik ki sokağa çıksın, tiyatroya, sinemaya hatta bir deniz kenarına gitsin. Bunun için de tekerlekli sandalyesiyle onu evinden alıp ücretsiz olarak istediği yere götürecek olan Engelli Taksi Hizmetini başlattık. Bu hizmet çok büyük ilgi gördü ve başarıyla devam ediyor. Bunun dışında engellilerin meslek sahibi olmaları için iş atölyeleri, sesli kütüphane gibi farklı hizmetleri de biz başlattık. Kaldırımların engelsiz hale getirilmesi projemiz ise hızla devam ediyor. Ayrıca yeni yapılan binalara mutlaka ruhsat ve plan aşamasında engelli geçişleri koyma zorunluluğumuz var. Bunu projede göstermeyenlere ruhsat vermiyoruz. Engellinin yaşama katılmasını istiyoruz.”
Çocuklarla ilgili de ücretsiz ağız ve diş sağlığı polikliniğini hizmete soktuklarını kaydeden Öztürk, poliklinikte engelli çocukların ağız ve diş ameliyatlarının da ücretsiz gerçekleştirildiğini söyledi. Kadınlara yönelik meslek eğitim kurslarının yanında birçok farklı eğitim ve aktivite de uyguladıklarını ifade eden Başkan Öztürk, ilk kez “butik belediyecilik” kavramını da yerel yönetim alanında kazandırdıklarını da söyledi. Öztürk, “Artık yeni belediyecilik anlayışımız, butik, yani özel hizmet. Yani bir hizmet üretirken ya da bir proje yaparken oradaki semt sakinlerinin isteklerini, ihtiyaçlarını ve koşullarını dikkate alıyoruz. Noter Sokağı’nı bu anlayışla yeniden ele aldık. Burada semt sakinlerinin talepleri doğrultusunda düzenleme yaptık. Aydınlatmasından, kullanılan ağaç ve çiçeğe kadar her şeyi semt sakinlerine sorduk ve uyguladık. Aynı şey İskele Sokak’ta da devam etti. Çünkü her sokağın, her mahallenin isteği ve ihtiyacı farklı. Biz de hizmet üretirken bunları dikkate almak durumundayız” dedi.
Sinem TEZER
 


 


ARŞİV