“Yoksulluk sınırı kriter olmalı"

DİSK-AR’ın “Asgari Ücret Araştırması 2025” raporuna göre Türkiye’de asgari ücret ortalama ücret haline gelirken, son 24 ay boyunca yalnızca 4 ay açlık sınırının üzerinde oldu. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücret artışında yoksulluk sınırının dikkate alınması gerektiğini söyledi

12 Aralık 2024 - 09:50

Milyonlarca kişiyi ilgilendiren 2025 yılı asgari ücreti, yüksek enflasyonun devam ettiği ve alım gücünün düştüğü koşullarda belirlenecek. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinen oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 10 Aralık Salı günü ilk kez bir araya geldi. İlk toplantıda rakam konuşulmazken, ikinci toplantının tarihi 16 Aralık Pazartesi olarak belirlendi. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) asgari ücretle ilgili taleplerini sıraladı. Basın toplantısında konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, yüksek enflasyon koşullarında asgari ücrete yılda bir defa zam yapılmasının kabul edilemeyeceğini belirterek, asgari ücretin hesaplanmasında yoksulluk sınırının dikkate alınması gerektiğini vurguladı.Türkiye’de asgari ücretin tespitinde uluslararası standartlara uyulmadığına dikkat çeken Çerkezoğlu, şu önerileri sıraladı: “Asgari ücret tespitine ilişkin 131 sayılı ILO Sözleşmesi onaylanmalı, Avrupa Sosyal Şartı’na asgari ücretle ilgili konan çekince kaldırılmalı. Asgari ücret hesabında sadece işçinin kendisi değil, uluslararası standartlara uygun şekilde işçinin geçindirmekle yükümlü olduğu aile bireyleri de esas alınmalı. Asgari ücret artışında yoksulluk sınırı bir kriter olarak dikkate alınmalı ve hanede iki kişi çalıştığı varsayılarak, haneye en az yoksulluk sınırı kadar gelir girebilmesi sağlanmalı.”

“SADECE 4 AY AÇLIK SINIRININ ÜSTÜNDE KALDI”
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), 2025 yılı asgari ücretine yönelik araştırma raporunu da kamuoyuyla paylaştı. Raporda, Temmuz 2024’te yeniden artırılmaması nedeniyle asgari ücretin enflasyon karşısında ciddi biçimde eridiği paylaşılırken, “2023 yılı Aralık ayında 17 bin 2 TL olarak saptanan asgari ücret ocak ayı sonunda işçinin cebine girdiğinde bin 139 TL kaybederek 15 bin 862 TL’ye geriledi. 2024 yılı resmi enflasyonu tahmin edildiği gibi yıl sonunda yüzde 44 olarak gerçekleşirse asgari ücretteki kayıp 7 bin 481 TL’ye yükselecek. Asgari ücretle çalışanın 2024 yılındaki kaybı ise 55 bin TL’ye yaklaştı. Eğer hükümet hedef enflasyon veya açıklanan enflasyondan düşük zamda ısrar ederse asgari ücretin enflasyon karşısındaki kaybı kalıcılaşacak.” denildi. 

Rapora göre, Ekim 2024’te 17 bin 2 TL net asgari ücrete karşılık açlık sınırı 20 bin 860 TL, yoksulluk sınırı ise 72 bin 156 TL oldu. 2023 Ocak ayından 2024 sonuna kadar yani 24 ay boyunca asgari ücret yalnızca 4 ay açlık sınırının üzerinde oldu. 2023’ün ikinci yarısında asgari ücrete yapılan yüzde 34’lük artış açlık sınırının üzerine çıkamazken, 2024 yılının ayından itibaren asgari ücret açlık sınırının altına düştü. Kasım ve aralık aylarında aylık enflasyon yüzde 2 olarak açıklanırsa Aralık 2024’te asgari ücret açlık sınırının 4 bin 701 TL (yüzde 27,6) altında kalmış olacak.

 

“İŞÇİLERİN YARISI ASGARİ ÜCRETLİ!”
Raporda öne çıkan değerlendirmeler şöyle:  

“Merkez Bankası’nın yıllık ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarına göre 2003 yılında asgari ücretin yıllık tutarıyla 25 ve 2005’te 31 altın alınabilmekteydi.Hızla artan altın fiyatları karşısında asgari ücretli 2005’ten bu yana 20 Cumhuriyet altınını kaybetti.”

“Asgari ücret civarında ücret alanlar da dahil edildiğinde 8,5 milyon işçi, asgari ücret civarı ve altında ücretle yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Başka bir deyişle 2023 yılı itibarıyla tüm özel sektör işçilerinin yüzde 48,9’u asgari ücret komşuluğunda ücretlerle çalışıyor. Kadınlarda asgari ücretle çalışmanın çok daha yaygın olduğu görülüyor. Asgari ücret ve altında ücret alanların oranı genelde yüzde 43,6 iken kadınlarda bu oran yüzde 54,5. Kayıtdışı çalışan kadınların yüzde 90’dan fazlası asgari ücret ve altındaki ücretle çalışmak zorunda bırakılıyor.”

Rapora göre 2014’te Avrupa’da Türkiye’den avro cinsinden düşük asgari ücreti olan 11 ülke varken, 2024 yılında sadece 4 ülke bulunuyor. Avro cinsinden Türkiye’den daha düşük asgari ücrete sahip ülkeler Arnavutluk, Bulgaristan, Karadağ ve Sırbistan. Türkiye’de asgari ücretin ortalama yıllık artış hızının da pek çok Avrupa ülkesinden düşük olduğu görülüyor. 

“30 BİN LİRANIN ALTINA YOKUZ”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM Genel Kurulunda 2025 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi üzerine yaptığı konuşmada asgari ücret zammına ilişkin açıklama yaptı. 
Asgari ücretlinin gerçek enflasyonunun yüzde 80’i aştığını söyleyen Özel, “Bir asgari ücretlinin standart harcamaları bir yıl öncesine göre yüzde 80 artmışken, TÜİK enflasyonuyla bile yüzde 47’yken, işçiye yüzde 25-30 zammın makul olduğunu ifade eden insafsızlar var. Aç kalan asgari ücretli, bu rakamlara alıştırılmaya çalışılmaktadır. Biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi’nin 2025 yılının sadece ilk yarısı için asgari ücret önerisi 30 bin liradır. Bizim asgari ücret teklifimiz 30, bunun altında yokuz.” dedi.

 


ARŞİV