KİTAP
Turuncunun Kıvamı
Behçet Çelik, yeni kitabı Turuncunun Kıvamı ile şehirdeki bir kadının hikâyesini takip ediyor. Sözünü sakınmayan, zorunluluklarla kavgalı, yalnızlığıyla barışık, belirsizliklerden ürkmeyip güç devşiren, durup kalmayı değil hareket etmeyi şiar edinmiş bu kadın bir adamla tanışıyor. Kitaplardan ve şiirden konuştuklarında kendisine hem yakın hem sinir bozucu gelen bu adamla karşılaşmak, kadını çocukluğundan ve gençliğinden unutamadığı üç sihirli ânın bir benzerine mi götürecek ya da bu yol nereye varacak? “Dünya mı kımıldadı o sıra, güneş mi, ağacın çekim gücü mü, bilemedi, ince bir güneş huzmesi vurdu katılaşmış bal damlasının üzerine, yandaki ağaçların dallarından sıyrılıp geldi, tozlarıyla geldi, yeşilleriyle geldi, mavileriyle, sarı daha mı sarı oldu o zaman, kıvamlı sarı, bal sarı, güneşle doldu turuncu sarı, güneşle, gökle, yerle.” (Tanıtım bülteninden) (Syf:208/ İletişim Yayınları)
ALBÜM
Intra Muros Istanbul
Osmanlı ve Cumhuriyet İstanbul’u müziği alanındaki performanslarıyla tanınan ses ve kanun enstrümanı sanatçısı Çağlar Fidan’ın ilk stüdyo albümü “Intra Muros Istanbul” dinleyici ile buluştu. Selim Seven prodüktörlüğünde Nana Yapım etiketiyle çıkan albümde sekiz şarkı yer alıyor. Albümde yer alan şarkıların her biri Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi sur içi İstanbul’undan bir mekana veya karaktere referansta bulunuyor. 1847’de Kumkapı’da doğmuş Ermeni müzisyen Udi Afet’in şarkısı, 1600’lü yıllarda Sultan İbrahim’in huzurunda oynanılan raksın müziği, şekerci dükkanı işleten Şekerci Cemil Bey’in bir şarkısı Intra Muros Istanbul’da yer alan şarkılardan bazıları. Albümde solo performansların yanı sıra 1 kuartet ve 2 düet bulunuyor. Bu şarkılarda Çağlar Fidan’a Asineth Fotini Kokkala (kanun), Erhan Bayram (İstanbul kemençesi), Nikos Papageorgiou (lavta) ve Muaz Ceyhan (yaylı tanbur) eşlik ediyor.
FİLM
The Debt
Başrollerini Helen Mirren ve Tom Wilkinson paylaştığı, John Madden’in yönettiği The Debt (Sır) Nazi savaş suçlusu bir doktorun peşine düşen üç Mossad ajanının geçmişteki görevlerinin bugüne yansıyan etkilerini konu alıyor.
1965 yılında Mossad ajanı, Nazi savaş suçlusu ve doktor Dieter Vogel'ı yakalamak ve yargılanması için İsrail'e kaçırmak üzere görevlendirilir. Ajanlar, Doğu Berlin'de bu tehlikeli görevi gerçekleştirmek için dikkatli bir plan yapar. Vogel’i kaçırmayı başarırlar, ancak işler ters gider ve ekip ortak bir yalan söylemek zorunda kalır. Ajanların ortaklaşa sakladığı sır, yıllar boyunca hayatlarını derinden etkiler. 30 yıl sonra içlerinden birinin ölmesiyle işler daha da karmaşık hale gelir. Geçmiş ve günümüz arasında gidip gelen bir anlatımla, karakterlerin üzerindeki ahlaki ve duygusal yükü işleyen film Amazon Prime’de izlenebilir.