İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 23 yıldır Garanti BBVA sponsorluğunda gerçekleştirilen İstanbul Caz Festivali, bir kez daha güncel müziğin en iyi ve en yeni örnekleriyle müzikseverlerle buluşacak. 27. İstanbul Caz Festivali, 27 Haziran-14 Temmuz arasında yıldız isimlerden yeni keşiflere sayıları 250’yi aşan yerli ve yabancı sanatçıyı İstanbul’un 25 mekânında ağırlayacak.
27. İstanbul Caz Festivali’nin programı 3 Mart Salı akşamı Beyoğlu Asmalımescit’teki Orni’de düzenlenen bir basın toplantısıyla açıklandı. Toplantıya İKSV Genel Müdürü Görgün Taner, Garanti BBVA Sponsorluk ve Etkinlik Yönetmeni Ersin Babaoğlu ve İstanbul Caz Festivali Direktörü Harun İzer konuşmacı olarak katıldı. İKSV Genel Müdürü Görgün Taner, “Kültür ve sanat etkinliklerine katılımı artırmak, kolaylaştırmak, çeşitlendirmek, İKSV’nin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. Bu kapsamda festivaller kapsamında geniş katılımlı ücretsiz etkinlikler düzenliyor ve çocuklara yönelik etkinliklerimizi de güçlendiriyoruz. 27. İstanbul Caz Festivali’nin İstanbul’un dört bir yanında düzenlediği Parklarda Caz etkinliklerine tüm İstanbulluları bekliyoruz.” dedi. Garanti BBVA Kurumsal Marka Yönetimi ve Pazarlama İletişimi Direktörü Elif Güvenen ise “İstanbul Caz Festivali gibi uzun soluklu bu festivaller, şehrin sosyokültürel yapısına zenginlik katarken her sene daha geniş kitlelere ulaşarak kültürel bilinçlenmenin oluşmasına ve sanatın toplumla bütünleşmesine aracı oluyor.” yorumunda bulundu.
PARKLARDA CAZ, GECE GEZMESİ VE CAZ VAPURU
İstanbul Caz Festivali Direktörü Harun İzer de detaylı programı paylaştı. Buna göre festival sahnelerinde müzikseverleri karşılayacak isimler arasında derin ve yoğun sesiyle sahneye çıktığı anda izleyiciyi etkisi altına alan Gregory Porter ve Türkiye ziyareti dört gözle beklenen, indie rock’ın “sahne canavarları” Foals bulunuyor. Festival, bir dönemin caz müziğine enstrümanlarıyla hayat veren dört yıldız ismi, saksofonda Joshua Redman, piyanoda Brad Mehldau, basta Christian Mcbride ve davulda Brian Blade’i bir araya getiren çok özel A Moodswing Reunion buluşmasını da müzikseverlerin beğenisine sunuyor.
Caz müziği sahne sınırları dışına çıkararak çimen ve banklara yayan Parklarda Caz bu yıl da ücretsiz olarak parklara caz getiriyor. Fenerbahçe Parkı ve Beylikdüzü Yaşam Vadisi’yle birlikte ilk kez Halıcıoğlu ve Bebek parklarına da uğrayacak Parklarda Caz’la festival, park keyfini müzikle şenlendiriyor. Festivalin çok sevilen etkinliği Gece Gezmesi Birlikte Güzel’in desteğiyle bu yıl iki kez iki farklı günde ve İstanbul’un iki farklı mahallesinde düzenleniyor. Yaz gecesini renkli bir caz gecesine dönüştüren Gece Gezmesi, katılımcıları müzik rehberliğinde Kadıköy ile birlikte ilk defa Şişhane’de de gezintiye çıkaracak.
Geçen sene seferlerine yeniden başlayan Caz Vapuru bu yıl matine ve suare seferleriyle yaz ortasında müzikseverlere serin bir caz günü yaşatacak. Caz Vapuru, İstanbul Boğazı’nı denizden turlayarak ferah bir müzik deneyimi yaşamak isteyen katılımcılara gündüz güneşli bir turun yanı sıra akşam seferiyle de günbatımına doğru müziğin tadını çıkarma fırsatı sunuyor. Kabataş İskelesi’nden Anadolu Kavağı’na uzanan seferde müzik, henüz vapur iskeleden kalkmadan başlıyor ve vapurun tüm katlarına yayılıyor.
DİNLEYİCİNİN YÖN VERECEĞİ KONSER!
27. İstanbul Caz Festivali’nde izleyiciyle sanatçıların bir arada durup, iç içe geçtiği, beklenmedik bir deneyim sunan bir proje yer alıyor. AURA: Musing Orkestrası, alışılageldik müze sergileri ve konserlerin ortak noktasını olan katılımcıları yalnızca izlemeye ve dinlemeye davet etmeleri fikrine ayak diriyor. Şevket Akıncı’nın proje şefliğindeki bu etkinlik kolektif bir çabanın ürünü olduğu kadar, rastlantılara da açık olacak. 40 müzisyen, Arter’in dört bir yanına yayılarak katılımcıları müziğin parçası olmaya davet ediyor. Peformansta yer alan müzisyenler ve korolar, anlık olarak kararlaştırılacak izlekler ve izleyicilerin de dahil olabileceği seçeneklerin yönlendirmesiyle hareket ederken normalde sergi alanı olarak görünmeyen restoran, vestiyer ya da asansör gibi bölgeler de diğer alanlarla birlikte projenin kalbinde yer alacak. Festivalin alışılageldik mekanlarından şehrin kültür varlıkları müzelerin ev sahipliği, bu yıl festivalde farklı bir deneyimle yeniden yazılacak! Etkinlik 8 Temmuz Çarşamba akşamı saat 20.00’de Arter’de yapılacak.