17 Eylül-20 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 17. İstanbul Bienali, bu yıl çok farklı sanatçı kolektiflerine ev sahipliği yapacak. Ücretsiz bienal etkinlikleri İstanbul’un dört ilçesindeki 12 mekanda olacak

14 Eylül 2022 - 11:47

A ⁺ A^- Yazdır

İKSV tarafından 1987 yılından bu yana düzenlenen İstanbul Bienali, 17. edisyonuyla bir kez daha İstanbul’u güncel sanatın buluşma noktası haline getirmeye hazırlanıyor. Küratörlüğünü Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh’in üstlendiği ücretsiz bienal için dünyanın farklı bölgelerinden katılımcıların, İstanbul’un çeşitli semtlerinde sergileyecekleri projeler için kurulum çalışmaları devam ediyor.

(Küratörler Ute Meta Bauer, David Teh, Amar Kanwar -üstten alta)

17. İstanbul Bienali’ne, sanatçı, düşünür, yazar, şair, araştırmacı, mimar, radyo programcısı, balıkçı, aktivist, stand-up komedyeni, şef, etnomüzikolog, ornitolog, deniz bilimci, kukla ustası, müzisyen ve daha pek çok başka alandan 500’ün üzerinde katılımcı, yerel topluluklarla bireysel veya kolektif çalışmalar yürüterek katkı sunacak. Bienal, Beyoğlu, Kadıköy, Fatih ve Zeytinburnu’nda yer alan 12 sergi mekânının yanı sıra, şehrin dört bir yanında sayıları 50’yi aşan kitapçı, sahaf, hastane, huzurevi, kafe, metro durakları ve bir radyo istasyonunda izleyiciyle buluşacak.

EDEBİYATTAN GIDA GÜVENLİĞİNE…

Bienal, gastronomiden ekolojiye, edebiyattan gıda güvenliğine, göçler ve göçmenlikten deniz yaşamına pek çok konuda, farklı coğrafyalardan ve zaman dilimlerinden hikâyeler anlatacak. Bienal, ücretsiz sergilerin yanı sıra çeşitli açık hava gösterileri, performanslar, buluşmalar, konuşmalar ve film gösterimleri de içerecek. Etkinlikler, müdahaleler ve beklenmedik buluşmalar, serginin birer parçası olacak. Bienal izleyicileri, şiir okumalarından dergi tanıtımlarına, festivallerden film gösterimleri ve podcast kayıtlarına, spekülatif yayınların özel sayılarından bahçe gezintilerine, hikâye anlatımlarından toplumsal araştırmalara, protesto gösterilerinden baskı atölyesine, kukla gösterilerinden liman seslerinden oluşan bir kütüphaneye pek çok farklı proje ile karşılaşacak.

Kadıköy merkezli etkinlikler ise şöyle:

• Anne(x) ve “Hem Zemin / Hem Zaman” – I

Oda Projesi, Anne(x) gazetesinin ilk sayısını 2003’te yayınladı. Bienal için hazırlanan Anne(x)’in 7. sayısının konusu, adında gizli olan Anne(x) kelimesinde. Yayın anneliğe; kadına ya da kişiye eklemlenen bir durum olarak bakıyor. Merve Elveren, Çağla Özbek ve Kadın Eserleri Kütüphanesi Yönetim Kurulu’ndan Füsun Ertuğ’un ortak söyleşisi ile gerçekleşecek bu konuşma Anne(x)’in yeni sayısını merkezine alarak verili yapıya dışarıdan bakmayı ve alternatif okumalar sağlamayı amaçlıyor. (15 Eylül Perşembe 10:00 / Müze Gazhane H Binası Açık Pazaryeri / Ücretsiz)

• Orkan Telhan: “Soluk Müzesi”

Soluk Müzesi, Orkan Telhan’ın editörlüğünü üstlendiği, Fatih’in bir semti olan Langa’nın çeşitli sakinlerinin (bitkiler, karıncalar, kemikler, taşlar) insan araştırmacılarla röportaj yaptığı basılı bir yayın. Kitap 15 Eylül’de, Müze Gazhane’de gerçekleştirilecek, katkıda bulunanların metinlerinden bölümler okuyacakları ya da röportajlarının canlı veya kaydedilmiş versiyonlarını halka açık olarak seslendirecekleri bir etkinlikle tanıtılacak. Nazlı Pişkin, Vedat Onar, Jake Winiski, Nazlı Arda, Aleksandar Shopov, Marisol de la Cadena, M. Namık Yalçın, Dietmar Offenhuber, Pelin Tan, Chantel White ve Eda Hisarlıoğlu’nun  katılacağı etkinliğin ardından Sindirim Müzesi enstalasyonu rehber eşliğinde gezilecek. Ziyaretçiler de Langa’nın bazı sakinleriyle tanışma fırsatı bulacak. (15 Eylül Perşembe 14:00 / Müze Gazhane H Binası/ Açık Pazaryeri / Ücretsiz / Etkinlik dili İngilizce, simultane çeviri olacak)

KARS’TAN KADIKÖY’E

• Boğatepe Gelecek Sözleşmesi

İspanyol sanatçı Fernando García-Dory’nin Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği (ÇevDer) ve Yerküre Kooperatifi’yle birlikte gerçekleştirdiği bu çalışma, Kars’taki Boğatepe Köyü’ne odaklanıyor. Peynir yapımı için önemli bir kültürel miras alanı olan bu köy, aynı zamanda İsviçreli, Alman, Türk, Kürt, Malakan, Ermeni, Rum ve Gürcü toplulukların göç ve sürgün hikâyelerini bir araya getiriyor. Hem Kars’ın Boğatepe köyündeki hem de İstanbul’da bulunan Müze Gazhane’deki üretim süreçlerini yansıtan proje, kendiliğinden örgütlenen yerel topluluklar üzerine düşünmeyi hedefliyor. Boğatepeli kadınları da ağırlayacak olan atölyede, mera hayvancılığının gündelik dünyasından ortaya çıkan geleneksel sanatlar ve teknikler, yün zanaatına özel bir vurguyla katılımcılarla paylaşılacak ve birlikte yaratılacak. Etkinliğe Fernando García-Dory, Fatih Tatari, Olcay Bingöl, Aynur Miraz Yüce, İlhan Koçulu ve Boğatepe'den Güler Zerger, Gülcan Hasözdemir, Gönül Karayazı ve Sibel Macartay katılacak. (15 Eylül Perşembe 16:00 / Müze Gazhane T Binası / Ücretsiz / Etkinlik dili Türkçe olacak.  Katılımcı sayısı 15 kişi ile sınırlı, alana ilk gelenlere öncelik verilecek)

• ‘Cava İslamı’ stand-up gösterisi

Islam Orang Jawa, Endonezyalı yazar ve sanatçı Danarto’nun 1984 tarihli seyahatnamesi ‘Hac Yolculuğunda Cavalılar’ın kısmi bir okumasına yer veren, birden çok kimliğe ait olmanın (Cavalı, Müslüman, hacı) çoğulcu deneyimine yazılmış bir aşk mektubu olarak da benimsenebilecek deneysel bir stand-up gösterisi. Danarto, bir ibadet olarak haccın sadece ibadetin kendisini değil aynı zamanda devletin ibadet, hacı ve halk anlayışıyla, teknolojiyle, moderniteyle, turizmle ve elbette kişinin kendisini gerçek amacından alıkoyabilecek egosuyla ilgili belirli deneyimleri de içerdiğini mizahıyla ortaya koyuyor. (18 Eylül Pazar 18:00 / Aylak Kadıköy / Ücretsiz / Etkinlik dili İngilizce. Detaylar için Aylak Kadıköy ile iletişime geçilebilir. 0530 953 62 30)