​Modern sanatımızın ustalarını farklı kuşaklardan sanatseverlerle buluşturmanın yanı sıra güncel sanatın nitelikli yapıtlarını ve sanatçılarını da destekleme misyonu olan Alan Kadıköy, iki farklı kuşak sanatçısını bir araya getiriyor; Ali Teoman Germaner ve Ercan Arslan. Eş zamanlı bu sergilerde; artık hayatta olmayan ‘Aloş’ takaplı usta sanatçının alamet-i farikası olan heykelleri ile Almanya’da yaşayan Arslan’ın Türkiye gündeminden etkilenerek tuvale döktüğü, Gezi isyanı temalı tabloları sanatseverlerle buluşuyor

05 Haziran 2023 - 16:32

A ⁺ A^- Yazdır

Bugünlerde yolunuz Acıbadem/Koşuyolu tarafına düşerse, Kadıköy Belediyesi’nin şehrin kültür hayatına kattığı Alan Kadıköy’de iki sergi karşılar sizleri. Bu sergilerden biri 20. yüzyıl Modern Türk sanatının önemli heykeltıraşlarından biri olan Ali Teoman Germaner’in –kendine verdiği takma isimle aynı adı taşıyan “Aloş” sergisi. 50’li yılların ikinci yarısından 2018’deki ölümünde değin yaklaşık 60 yıllık bir süreçte ürettiği 53 heykel, 70 desen ve 15 gravürden oluşan 140 yapıtlık seçkisi, 25 Haziran’a dek sergilenecek. Alan’daki bir diğer sergideki eserler ise Almanya’dan Kadıköy’e getirildi. Zira sanatçısı Ercan Arslan, Berlin’de yaşıyor. Ressam Arslan’ın 25 yıllık çalışmalarından bir seçkiyi kapsayan “Göz Dinler” başlıklı sergide 91 tablo yer alıyor. Gezi protestoları sırasında yaptığı 17 resim de, gezinin 10. yıl anısına ayrı bir seri olarak dikkat çekiyor. Resimlerini ilk kez Türkiye’deki sanatseverlerle sunmuş olan ressamın bu özel sergisini 1 Temmuz’a dek ziyaret etmek mümkün.

Sergileri Kadıköy Belediyesi Sanat Danışmanı Metin Deniz’le konuştuk.

• Burada daha önce “20. Yüzyılın 20 Modern Türk Sanatçısı” sergisini düzenlemiştiniz. Şimdi iki yeni sergi açıldı. Alan Kadıköy’ün sergi anlayışı nasıldır?

Birçok özelliği içerisinde barındıran oldukça olanaklı bir mekan. Giriş katında, toplantılar için tasarlanmış yaklaşık 550-600 meterekarelik bir alan bulunmaktaydı. 6 farklı mekana dönüştürülme olanağı olan bu bölümü sergi mekanı olarak yeniden tasarladık. Böyle olanaklı bir mekanın ilk sergisi tabii ki çok etkili olmalıydı. Sanatsal aktivitelerin büyük çoğunluğunun İstanbul’un Rumeli Yakası’nda yapıldığı düşünüldüğünde, Anadolu Yakası’nda da yapılabileceği -hele de Alan Kadıköy gibi bir mekan elde varsa- “bu etkinlikler niçin orada da olmasın” yaklaşımı insanı düşündürüyor. Böyle yaklaşımlar da, kendinden söz ettirecek önemli sergileri gündeme getiriyor. Yaklaşık 11 yıl önce, koleksiyoner Sayın Öner Kocabeyoğlu ile Santralistanbul’da Türk Resmi’nin 20 sanatçısını kapsayan, yaklaşık 450 resim içeren çok büyük bir sergi yapmıştık. Çok ilgi gören bu serginin yaklaşık 160 adetini kapsayan bir başka sergiyi Alan Kadıköy’de yaptık. 

• Bu iki sanatçıyı neden ve nasıl seçtiniz?

Ali Teoman Germaner ile ben, aynı okulda farklı zamanlarda eğitim aldık. Resim Bölümü’nü seçmiştim fakat her zaman içimde, “gölgesi olan sanat” dediğim heykele karşı büyük bir zaafım vardı. Ali’nin, tüm öğrencilik dönemlerinde çalışmalarını hayranlıkla izlediğim bir sanatçı,yakından da tanıdığım dostumdu. Heykel sanatının çok gelişmediği ülkemizin en üretken heykelcilerinden biriydi. Aynı zamanda çok kuvvetli bir desene sahipti. 70’li ve 80’li yıllarda Türkiye’deki karışık ortamda, olaylardan etkilenerek yapıtlarını yaratıyordu. Ayrıca, heykelcilerin kullandığı teknikleri oldukça geliştirmişti. Gravür, desen, seramik konularına da çok hakimdi. Hayatta olsaydı, aynı alanda Ercan Arslan gibi genç bir sanatçıyla sergi açmaktan onur duyacağından eminim. Bir dostum, Ferit Edgü’nün Yeni Cahiller kitabını resimleyen Arslan’ı bana tanıttı. Ülkemizde birçok koleksiyonda işleri olan Arslan’ın ulaşabildiğim eserlerini inceledim.Genç bir sanatçı olarak, serginin ikinci kişisi olması fikri oluştu.

• Neden sergileri eşzamanlı olarak kurguladınız? Biri hayatta olan diğeri olmayan iki sanatçının eserlerini sergilemeyi bilhassa mı düşündünüz? 

Çeşitli nedenlerden ötürü (pandemi, deprem) sergisiz geçen bir dönemin ardından, iki sanatçıyla birlikte (heykel ve resim) sergisi açma fikri oluştu. İki sanatçı arasında kuşak farkı olmasını istediğim için tabii ki tesadüf değil. Bu düşünce çerçevesinde galeri alanı yeniden tasarlanarak iki ayrı bölüm oluşturuldu. 

• Ali Teoman Germaner’in 140 eserini hangi tema üzerinden seçerek sergiye aldınız?

Ali’nin tüm eserlerinin bulunduğu mekanı ziyaret ederek, eldeki eserleri inceledim. ALAN Kadıköy’de görülen tüm eserler; öğrencilik döneminden, Paris’ten döndükten sonrası ve ölümüne kadar yaptığı çalışmaları içeren bir bütünlük oluşturdu. Kronolojik bir sıralama yapmaya çabaladık. 

• Ercan Arslan’ın Türkiye’deki ilk sergisi. 25 yıllık sanat yaşamında kendi ülkesinde hiç sergi açmamış olması ilginç geldi. Siz mi ikna ettiniz yahut önayak oldunuz? 

Tabii ki Almanya’da bazı sergiler açmış veya karma sergilerin parçası olmuş. Sergi için İstanbul’a geldi, bir aya yakın kaldı. Serginin kuruluşuna yardımcı oldu. Bu arada, Doğu Anadolu’da, ailesinin yaşadığı ilde taş heykeller yaptığını öğrendim. Fotoğraflarını gördüm. Çok ilginç, sert taş çalışmalarıydı. Ancak onları buraya getirmek mümkün olamadı. Ama anladım ki, Ali gibi, o da, aynı zamanda heykel çalışmalarına önem veren birisiydi. Bu da, doğru bir karar verdiğimi ispatladı. Umarım bir gün heykellerini de sergileme olanağı bulur. 

• Arslan’ın Gezi isyanını resmettiği 17 tablo da var sergide. Bu eserlerin önemi nedir? 

Sanatçının, Almanya’da yaşasa da Türkiye’deki bazı olaylardan etkilendiğini gösteriyor. Tıpkı Ali’nin 1970-1980 yıllarında Türkiye’deki olaylardan etkilendiği gibi.

• Sanatseverleri, okurlarımızı, Kadıköylüleri bu sergiye hangi sözlerle davet edersiniz? 

Sanatseverler her zaman etkilenecekleri şeyleri kendileri bulurlar. Bu onların yorumlarına dönük bir etkileşim. Gördüğüm kadarıyla, oldukça beğeni toplayan bir sergi oldu. Umarım, bundan sonraki sergilerde de aynı ilgi ve beğeniyi sürdürürler. Alan Kadıköy, bu tip sergilerle güncelliğini korur. Gidin, görün.

Sergiler, Pazartesi hariç 11.00-21.00 saatleri arasında ziyarete açık.