“Kadıköy bir kalp ve biz içindeki insanlar ise o kalbin atışlarıyız. Bazen gümbür gümbür, bazen sakin sakin…”
İlk kitabı “Eva”da bunları söylüyor. 18’inde yazdığı bu romanda, Kadıköylü bir gencin kısa sürede değişen kısa hayatını anlattı kendi kalemince. Şimdi 19 yaşında, üniversite sınavına girdi, tercih yapmayı bekliyor. Eva’yı tiyaroya uyarladı, provalar sürüyor. Bir yandan da şiirler yazıyor. Kadıköylü genç yazar Ali Can’la konuştuk.
Hikâyesi olan veya bu çağa ayak uyduramadığından aklını yemek üzere olan herkes bir şeyler yazar, çizer üretir. Ayrıca gerçek bir hikâyeyle ses vermek istediğim kesime ulaşmak için yazmayı seçtim.
Moda’da ailesi ile yaşayan, insani ilişkileri zayıf olan 18 yaşındaki Emre’nin hayatına kendisinin tam aksine olan Eva’nın girmesi… Emre’nin Eva sayesinde kendi cinsel yönelimini keşfetmesi fakat bunu bu evrende kaldıramayacağını anladığında intihar etmesi…
2011-2012’de hayatıma, ömrümde gördüğüm en komik ve sanki tüm Yeşilçam’ın en dram dolu yanları üzerine yıkılmış gibi olan Eva (takma adı) girdi. Onu, kitapta aynen yazdım. Bu kitap ona hediyemdir.
Evden çıkmamamın bir nedeni yok. ‘Yazar psikolojisi’ diyenler oldu, değil! Mabel’in de görmesi gereken değeri göremediğine inanıyordum, Eva’ya değmesini istedim.
Lgbti bireylerin varlığını, onları ötekileştiren insanların gözüne sokarak anlatmak istedim. Romanlar/hikâyeler dışında lgbti birey ölümleri gerçekleşmesin…
Önemli gelişmeler yok, yine Kadıköy sokaklarında olmaya devam… Sadece biraz daha fazla insan tanıma şansım oldu.
“Geldiler” başlığı altında yazdığım şiirlerimin, 2016’ya girmeden yayımlansın istiyorum.