Modern dans “Payidar”, Ankara Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğu repertuvarında yerini aldı. Gösteri, 30 Nisan günü saat 20:00 Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda sahnelenecek. Müziklerini A. Vivaldi ve J.S. Bach’ın yaptığı eserin koreografisini Bürge Kayacan üstlendi. Sahne tasarımında Aykut Öz, kostüm tasarımında Tülay Şimşek ve ışık tasarımında da Bülent Arslan, Barış Karataş’ın imzası bulunuyor. Sahne üzerinde dansçı olarak yer alan isimler ise Almina Ayyılıdz, Asya Canbulat, Beste Üstün, Deniz Uzuner, Gülşah Bakır, İlke Sayıner, Sevgül Eylül Atak ile Atahan Tepe, Burak Kayıhan, Eren Çelebi Kutlu, Hakan Özenalp, Mert Bozkurt, Mustafa Özçelik, Özkan Gültekin, Sercenk Yücel ve Şuayip Efe Uzun’dan oluşuyor. Prömiyeri geçen Mart ayında yapılan Payidar, yaşamı ve ölümü mitolojik karakterler ve dans aracılığıyla yorumluyor. Yunan mitolojisinde iyilik ve yaşamı temsil eden Eros ile kötülük ve ölümü temsil eden Thanatos'un ilişkisini konu alan eser, bu iki kavram arasındaki denge arayışını danslarla aktarıyor.
Payidar’ın tanıtım metninde, “ Bir gün öleceğini bilerek yaşamanın insanın en büyük trajedisi olduğu düşünülürken Lacan, tüm zorlukları ve ağırlığına rağmen hayatı çekilir kılan şeyin bir gün sona ereceğini bilmek olduğunu öne sürmüştür. Ölümlü olduğunu bilen insan hayatı başka türlü görür, mücadelesinde farklı anlamlar bulur. İnsanın temel dürtüsünün en kolay yoldan hazza ulaşmak ve bunun önündeki engelleri savuşturmak olduğu düşüncesi, Freud’a göre insan ruhunun karmaşıklığını açıklamak için yeterli değildir. Bu yüzden insan doğasında iki ayrı uçta yer almalarına rağmen birbirini dengeleyen iki temel dürtü olduğunu öne sürmüştür. Bunlardan biri canlılığı koruyan ve her alanda onu yeniden üreterek hayatın devamını sağlayan yaşama dürtüsüdür. Bunun tam karşısında tüm yıkıcılığıyla yok etmeyi ve dahası yok olmayı hedefleyen ölüm dürtüsü yer alır. Tüm yaratıcı eylemler, umut, mutluluk ve keyifle ilgili şeyler yaşam dürtüsünden kaynaklanırken; öfke, korku, kavga ve yok edici eylemler ölüm dürtüsünün eseridir. Payidar, Eros ve Thanatos’un ilişkisini basit bir galip gelme çabası olmanın ötesinde ele alıyor. İki zıt dürtünün arasındakini bir savaş değil; yeni bir denge arayan karşılıklı bir dans olarak yorumluyor.” deniliyor.