BaĞzı Şeylere Öyküler…
Kadir Yüksel’in usta ve genç yazarlardan derlediği Gezi Parkı öyküleri “Bağzı Şeylere Öyküler” adıyla Aylak Adam Yayınları’ndan çıktı. Kitap, sürmekte olan Gezi direnişine dair en edebi kitaplardan biri…
Semra ÇELEBİ
Taksim Gezi Parkı’ndaki ağaçların sökülmesini engellemek için başlayan Gezi direnişi, tüm ülkede bir özgürlük hareketine dönüşmüş durumda. Yaz aylarında mahalle forumlarında paneller, söyleşiler film gösterimleriyle devam eden Gezi ruhu, Hataylı 22 yaşındaki Ahmet Atakan’ın ölümüyle yeniden alevlendi. Ülkenin birçok sokağında eylemler sürüyor.
Gezi eylemleri süredursun bu içinde bolca yaratıcılık barındıran toplumsal patlama; sanatsal ürünlerin konusu olmaya devam ediyor. Sergiler, müzikler, belgeseller, filmler ve elbette kitaplar…
Gezi direnişi başlayalı henüz üç ay olmasına rağmen onlarca kitap rafları dolduruyor bugün. Bu kitaplar arasında bir tanesi ise dikkat çekiyor. “Bağzı Şeylere Öyküler”, Gezi direnişini anlatan kitaplar arasında “edebi bir dili” olmasıyla ayrılıyor. Kitabı yayıma hazırlayan Kadir Yüksel 28 yazarın direnişe dair öykülerini derlemiş. Ustalarla genç yazarlar yan yana sayfalarda; Ferit Edgü, Adnan Özyalçıner, Necati Tosuner, Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Hakan Bıçakçı, Gamze Güller, Zeynep Sönmez, Onur Çalı ve diğerleri.
Her biri farklı yapı ve karaktere sahip öykülerin bazıları ironi ve fantastik öğelerle gülümsetirken bazıları okuru duygusal bir ruh haline sokuyor. Farklı edebi dillerden yazılan direniş öyküleri kitabın sürükleyici olmasını da sağlıyor. Ayrıca bunca yazarın direniş olaylarından ne denli farklı etkilendiğini görmek de ayrı bir keyif katıyor okumaya.
Henüz devam eden bir direnişe dair böylesine doyurucu bir kitap hazırlayan Kadir Yüksel’le “Bağzı Şeylere Öyküler”i konuştuk.
-Öyküleri derlemeye tam olarak ne zaman başladınız? Yani Gezi sürecinin hangi aşamasında?
Haziran ayının ortalarındaydı, kendimizi televizyondan, sosyal paylaşım sitelerinden alamadığımız, uyumanın bile haksızlık olacağını düşündüğümüz, ölümlere yandığımız, yaralananlara üzüldüğümüz zamanlardaydı... Yaşananlara öykücülerin gözüyle bakmak, edebiyatın sıcaklığıyla buluşturmaktır yapmak istediğimiz. Kitapta da sözünü etmiştim, aslında en güzel öyküleri o gençler, hem de en acemi sanılan elleriyle yazdılar. Öykücülerimizin yazdıkları o gençlerin öykülerine ses vermektir, kayıt tutmaktır. Her şeyden önce bir öykü derlemesidir, edebiyat yapıtıdır hazırladığımız kitap.
- Bütün öyküler Gezi'ye dair mi yazıldı yoksa bazı yazarların eski öyküleri de Gezi'yle uyumlu olduğu için kullanıldı mı?
Bütün öyküler Gezi sürecine ilişkin öykülerdir. Yazarların daha önceki kitaplarından Gezi sürecine uyduğu için alınmış bir öykü yok. Aslında bu kitap tam olarak ortak hazırlanmış bir kitap. İlk düşünceyi ben ortaya attım ama kitaba karar veren, kitabı heyecanla destekleyen, öyküleriyle kitabı oluşturan, özellikle genç öykücü dostlarımızın kitabıdır bu kitap. Daha sonra öykücülüğümüzün usta imzalarına da ulaşmaya çalıştım ve onların da desteğini aldım.
-Öykü istediğiniz yazarların tepkileri ne oldu?
Neredeyse tamamı destek oldular. Hatta çok istemelerine karşın öyküleriyle yer alamayan öykücü dostlarımız da desteklerini sundular. Daha erken olduğunu söyleyen dostlarımız da oldu elbette. Ama bizim için sokağın sesine, gençlerin sesine ses vermek de çok önemliydi. Öykücüler o öykülere tanıklıklarını kattılar yazdıklarıyla.
-Daha önce başka yerlerde yayınlanan öyküler de var mı?
Dört öykü dışında diğer öyküler bu kitap için yazıldı. Ferit Edgü’nün yazısı Cumhuriyet’te, Adnan Özyalçıner’in öyküsü Kitap-Lık dergisinde, Murat Taş’ın öyküsü Galapera Öykü fanzininde yayımlanmıştı. Necati Tosuner’in öyküsü ise yeni yazmakta olduğu romanından alınmış bir bölümdür. Mehmet Zaman Saçlıoğlu, İlhan Durusel, Tansu M. Gülaydın, Zafer Doruk, Aziz Gökdemir, Celal İlhan, Hakan Bıçakcı, Remzi Karabulut, Gamze Güller, Kerem Işık, Zeynep Sönmez, Özcan Öztürk, Berna Durmaz, Türker Ayyıldız, Mehmet Fırat Pürselim, Sinan Sülün, Şenay Eroğlu Aksoy, Mahir Ünsal Eriş, Onur Çalı, Fuat Sevimay, Hakkı İnanç, Zeynep Ünal bu derleme için yazdılar öykülerini. Derlemede daha yeni yeni öyküleri yayımlanan genç iki öykücüye de yer verdim: Vuslat Çamkerten ve Semih Öztürk…
-Gezi süreci parklardaki forumlarla devam ediyor, bu kitabın devamı da gelir mi?
Böylesi derin izler bırakan sosyolojik bir olayın edebiyata yansımamasını düşünmek mümkün değil. Bağzı Şeylere Öyküler adlı derlememiz edebiyatımız için “daha başlangıç”. Edebiyat dergileri Gezi Parkı’nı dosya yapıyorlar. Dergilerde yayımlanan gezi parkına ilişkin şiirlere rastlayabilirsiniz. Sanıyorum gezi parkına ilişkin bir oyun da yazıldı, ortak bir çalışmaydı yanılmıyorsam. Edebiyat biraz da çağının tanığı olmak değil midir? Ben çok yakın bir gelecekte şiirlerde, öykülerde, oyunlarda, romanlarda yer alacağını düşünüyorum yaşananların.
Ferit Edgü’den Gezi-Yorum
Herşey bir ilkle başlar:
Şiir bir sözcükle
Aşk bir dokunuşla
Gelecek bir adımla.
***
Şiir bir sözcükle
Aşk bir dokunuşla
Gelecek bir adımla.
***
Unutma
Hiçbir güç senden daha
Güçlü değil.
***
Onlar geçmişi inşa etmek istiyor
Gençlik ise yepyeni bir geleceği.
***
Dün dündür bugünse yarın
***
Hiçbir güç senden daha
Güçlü değil.
***
Onlar geçmişi inşa etmek istiyor
Gençlik ise yepyeni bir geleceği.
***
Dün dündür bugünse yarın
***
Her gecenin bir sabahı vardır
Bu ülkede bile.
***
Bu ülkede bile.
***
Oturmayın
Geleceğiniz için gezi-nin.
***
Geleceğiniz için gezi-nin.
***
… Ve bir anı: De Gaulle 1968 gençliğine
“Maskaralar” dedi.
Ama sonunda evinin yolunu tutan
O oldu
“Maskaralar” dedi.
Ama sonunda evinin yolunu tutan
O oldu