Atinalı kadınların, milattan önce zamanlarda erkeklerin savaşları durdurması için ‘seks grevi’ yapmalarını konu edinen Lysistrata “Kadınlar da Savaşırsa” oyunu, Ocak ayında Kadıköy’de sahneleniyor.
Gökçe UYGUN
Bu sezon perdelerini 100. yaşıyla birlikte açan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İBBŞT), tiyatro tarihinin ilk savaş karşıtı oyunu olarak bilinen çeken Lysistrata “Kadınlar da Savaşırsa” adlı oyunu Kadıköy’de sahneliyor. Antik Yunan yazarlarından Aristophanes'in günümüzden 2500 yıl önce kaleme aldığı ve yazarın “en iyi kurulmuş, en insani komedyası”’ olarak tanımlanan Lysistrata, ilk kez 2012-2013 sezonu sonunda Makedonya’da “Uluslararası Stobi Antik Drama Festivali”nde seyirci karşısına çıkan ve orada iki ödül aldı. Azra Erhat ve Sabahattin Eyüboğlu’nun çevirdiği, Kemal Kocatürk’ün yönettiği oyunda, Berrin Akdeniz, Hülya Arslan, Murat Bavli, Demet Bozyaka Şalt, Ayşen Çetiner, Gökhan Eğilmezbaş, Bensu Orhunöz, Çağrı Ö. Hün, Irmak Örnek, Selçuk Soğukçay, İbrahim Ulutaş, Çağatay Palabıyık, Nazan Yatgın ve Çağlar Yiğitoğulları’nın rol alıyor.
KADINLARIN SEKS GREVİ!
Atina ve Sparta şehir devletleri arasında yaşanan Peloponnes Savaşları’nın en hararetli yıllarında geçen oyunda, Lysistrata adlı güzel kadının öncülüğünde toplanan Atinalı kadınların politik duruma müdahale ederek erkekleri savaştan vazgeçirmeye çalışmaları, esprili bir dille anlatılıyor. Hikâyeye göre, kadınlar Atina demokrasisinin sembolü ve yönetim merkezi olan Akropolis tepesini ve burada saklanan şehir hazinesini ele geçirir. Ardından rakip Sparta şehir devletindeki kadınlarla işbirliği yaparlar. Planları basit ama cüretkârdır: Kadınlar erkeklerini savaşa son vermeye razı etmek için cinsel grev yapacaklardır. Birlikte yemin ederler: “İster koca, ister dost, dünyada hiçbir erkeğe kendimi vermeyeceğim/Koynuma erkek girmeyecek/Açılıp saçılacağım, süsleneceğim/Erkeğim benim için yanıp tutuşacak/Yine de kendi isteğimle teslim olmayacağım/Zor kullanacak olursa/Zorluk çıkaracağım ve taş gibi katı olacağım/Bacaklarımı kaldırmayacağım/Mart kedisine dönmeyeceğim/Yeminimi tutmazsam, bu şaraptan içmek nasip olmasın/Yeminimi bozarsam, bu kâsedeki şarap su olsun!” Sonuçta, Spartalı erkekler pes eder ve “Halimiz berbat. Barış istiyoruz. Bütün şartlar kabul” diyerek sulh ister. Yiyecek sepetleri ortaya çıkar, şaraplar açılır; kocalar karılarına, karılar kocalarına sokulur.
Kitaptan;
“Biz kadınlar savaşın ilk günlerinde haddimizi bildik, her yaptığınıza boyun eğdik. Ağız açtırmadınız bize, sustuk. Ama yaptıklarınızı beğeniyor muyduk? Hayır. Olanın bitenin pekâlâ farkında idik. Çok defa köşemizden öğreniyorduk önemli işler üstüne verdiğiniz kötü kararları. İçimiz kan ağlarken, yine de gülümseyerek sorardık: ‘Bugünkü halk toplantısında barış üstüne ne karara vardınız?’ Kocamız ‘Sana ne? Sen karışma!’ der, biz de susardık. Ama ara sıra da ne kötü kararlara varıldığını öğrenir ve sorardık: ‘Aman kocacığım, nasıl olur, bu kadar çılgınca bir işe nasıl girersiniz?’ Ama kocamız bize yukardan bakarak: ‘Sen elinin hamuruyla erkeklerin işlerine karışma. Cenk işi, erkek işi!’ derdi. Başımızı derde sokuyordunuz, yine de bizim size öğüt vermeye hakkımız yoktu. Ama sonunda siz kendiniz başladınız bağırmaya ulu orta: ‘Erkek yok mu bu memlekette?’ diye. Erkekler cevap verdi size: ‘Yok, erkek yok bu memlekette!’ İşte o zaman biz kadınlar toplandık ve Yunanistan’ı kurtarmaya karar verdik. Daha bekleyebilir miydik? Söz bizim artık, susmak sırası sizde. Aklınızı başınıza toplar, öğütlerimizi dinlerseniz, işlerinizi biz yoluna koruz!”
Lysistrata’nın Kadıköy gösterimleri
Savaş ve kadının toplumdaki yeri temalarını işleyen oyun, Kadıköy Haldun Taner Sahnesi’nde şu gün ve saatlerde sahne alacak;
- 22 Ocak Çarşamba/Saat: 15.30 ve 20.00
- 23 Ocak Perşembe ve 24 Ocak Cuma/Saat: 20.00
- 25 Ocak Cumartesi/Saat 15.30 ve 20.00
- 26 Ocak Pazar/Saat 15.30