Belleğin izinde bir edebiyat yolculuğu

“İdea Kozyatağı Buluşmaları” etkinlik serisinin ilk programında yazar ve sosyal bilimci Taçlı Yazıcıoğlu okuyucularıyla bir araya geldi

24 Kasım 2025 - 16:19

Kadıköy Belediyesi İDEA Kozyatağı yazar ve sosyal bilimci Taçlı Yazıcıoğlu’nu ağırladı. 23 Kasım Pazar günü gerçekleşen ‘Belleğin İzinde Edebiyat’ başlıklı söyleşide, ‘Hep Sondan Başlar’ ve ‘İncirlik Yazı’ kitaplarının yazarı Yazıcıoğlu okurlarıyla bir araya geldi.

Konuşmasına belleğin insan yaşamındaki kurucu etkisini anlatarak başlayan Yazıcıoğlu, “Belleğimiz olmadan hiçbir şeyiz. Deneyimlerimiz, bilgilerimiz, duygularımız… Hepsi belleğimizde.” ifadelerini kullandı. Yazı yolculuğunun ilk adımlarını hatırlatan Yazıcıoğlu, yaklaşık 19 yıl önce yayımlanan ilk metnini ‘öykü-anı’ olarak tanımladığını çünkü anılarına ve kurmaca olaylara dayandığını söyledi. 

BİYOGRAFİ RİCASIYLA BAŞLADI

Roman yazma serüveninin nasıl başladığını anlatan Yazıcıoğlu, “Her şey üniversitede hoca olduğum dönemde, bir toplantıya davet edilmemle başladı. Benden biyografimi istediler ama bunun standart bir paragraf değil, iki sayfa olmasını rica ettiler.” dedi. Bu isteğin onu farklı bir yaratım sürecine sürüklediğini belirten Yazıcıoğlu, “‘İki sayfada kendimi nasıl anlatırım?’ diye düşünürken aklıma bir öykü yazmak geldi. Kendi otobiyografisini yazmaya çalışan bir kadının hikâyesiyle başladım. Biyografimi yazmaya çalışırken ilk öykü bitti, ikinciye geçtim, sonra üçüncü derken bir anda ‘Ben roman yazıyorum’ dedim. Bu benim için çok önemliydi çünkü 15 yaşımdan beri roman yazarı olmak istiyordum. Denemem de olmuştu ama çok küçüktüm, o zamanlarda size cesaret verecek bir dünya da yoktu.” diye konuştu.

‘Hep Sondan Başlar’ adlı ilk romanını, tüm işlerini bırakarak yazmaya başladığını belirten Taçlı Yazıcıoğlu, “O dönemde gözümü kararttım. Yayıncım yoktu, roman biter mi bitmez mi emin değildim ve oturdum başladım yazmaya.” dedi. Yazıcıoğlu, “Çok eğlenceli ve güzel bir yazma deneyimiydi. Tabii yayınlama kısmı çok zor. Neticede ülkemizin en önemli yayınevlerinden biri bana ve romanıma inandı, basmaya karar verdi. Zor geçti ama güzel sonuçlandı. Ben her şey bitti sanırken, okurlar keşfedip okumaya başladı.” şeklinde konuştu. 

“BEN ECE DEĞİLİM, O BENİM KAHRAMANIM”

Roman yayımlandıktan sonra yaşadığı ilginç anlardan da söz eden Yazıcıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Anadolu Yakası’nın en önemli kitap kulüplerinden birine davet edilmiştim; nitelikli okurları vardı. İçeri girer girmez ‘Ece geldi!’ diye alkışlamaya başladılar. Ece romanımın baş kahramanı. ‘Ben Ece değilim, o benim kahramanım’ dedim ama ikna edemedim. Sonra yüzüme karşı, ‘Zaten romancılar ilk romanlarında kendi hayatlarını yazarlar’ diyenler bile oldu. Bunu kötü anlamda söylemiyorlardı, aksine bir iltifat gibi söylüyorlardı.”

Yazıcıoğlu, okurların roman kahramanlarını yazarla özdeşleştirme eğiliminin yalnızca Ece karakteriyle sınırlı kalmadığını, ikinci romanı ‘İncirlik Yazıda’ yer alan, Adana’da doğup büyüyen 11 yaşındaki Belgi karakterinin de sıklıkla kendisi sanıldığını vurguladı. Bu durumun zamanla okurlarla kurduğu diyaloğun merkezine yerleştiğini belirten Yazıcıoğlu, “Okurlara şu soruyu sordum: ‘Çalıkuşu’nu okurken Reşat Nuri, Çalıkuşu’yla tanışmış mıdır? Ya da İnce Memed’i okurken Yaşar Kemal, Toroslar’da İnce Memed’le karşılaşmış mıdır?’ Eğer roman yazmak yalnızca kendi hayatımızı anlatmaktan ibaret olsaydı, bilimkurgu edebiyatı diye koskoca bir külliyat olmazdı.” ifadelerini kullandı.

SAHİCİLİK VE SAMİMİLİK

Bir hikâyeyi etkili kılan asıl unsurları da vurgulayan Yazıcıoğlu, edebiyatın özünde özgünlük arayışı olduğunu belirterek şu sözlere yer verdi: “Özgünlüğün birkaç faktörü vardır, ancak en önemlisi ‘sahicilik’ duygusudur. Okur, ne anlatırsanız anlatın, hikâyenin gerçekliğine inanıyorsa siz başarmışsınızdır. İkinci önemli faktör ise ‘samimilik’tir; okurun, yazdığınız hikâyenin içtenliğine güvenmesi gerekir. Artık kahramanlarımın ben sanılmasını kompliman olarak alıyorum; demek ki kurduğum hayal onları inandırmış.  Biz bu iki uç arasında gidip gelen hayaller kuruyor ve romanlarımızı böyle yazıyoruz.” dedi.

Taçlı Yazıcıoğlu, konuşmasının ardından seyircilerin sorularını yanıtladı. Söyleşi, yazarın okurları için kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.

 


ARŞİV