Amerikalı yazar Neil Simon’un “Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum” adlı oyunun galası, İstanbul Şehir Tiyatrosu Kadıköy Haldun Taner sahnesinde yapıldı.
Bilge Koloğlu’nun dilimize çevirdiği, Bora Seçkin’in yönettiği üç kişilik oyunda; Ezgim Kılıç, Derya Çetinel ve Erhan Yazıcıoğlu rol alıyor. “Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum” oyununda baba Harbert Tucker rolünü üstlenen Erhan Yazıcıoğlu, dört yıl aradan sonra ilk kez Kadıköy’de sahneye çıktı bu galada.
“Ben Sinema Artisti Olmak İstiyorum” duygusal bir oyun… Zaman zaman göz yaşartan, zaman zaman içine serpiştirilmiş güzel esprilerle güldüren bir oyun. Oyun yıllarca bir birbirini görmeyen baba-kızın buluşmasını anlatıyor.
Libby Tucker, on altı yıldır görmediği babasının yanına geldiğinde nasıl karşılanacağını bilmiyor. Hollywood’da senaryo yazarı olan babası Herbert Tucker’la sorunlu bir karşılaşma yaşar ve babasına sinema artisti olmak hayallerinden bahsederek ondan yardım ister, ne de olsa babası tüm Hollywood’u tanıyordur onun gönünde. Oyun boyunca işlenen konu, babasının Libby’e sinema artisti olma hayallerine yardım edecek midir?
Bu karşılaşmayla başlayan geçmişin sorgulanmasına, babasının kız arkadaşı Steffy ile arasındaki sorunlar da eklenince gerilim artar. Genç bir kızın hayalleriyle, hayattan düş kırıklıklarından yorulmuş bir adamın birbirlerini nasıl etkilediğine ve birbirlerine nasıl ihtiyaç duyduklarına tanık oluyorsunuz.
Erhan Yazıcıoğlu, bu oyunda Ben bu sahneye yakışıyorum” diyordu adeta… Gösteri sonundaki sunumu yaparken de farkını ortaya koyuyordu.. Oyun sonrası herkes aynı fikirdeydi, “Erhan Yazıcıoğlu bu sahnelere gerekli”… Tabii bu konuda İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Şamlıoğlu’nun isabetli kararları da çok önemliydi… Ne de olsa Yazıcıoğlu’nu sahnelere o döndürmüştü..
Oyun sonrası görüşme fırsatı bulduğumuz Yazıcıoğlu, uzun bir aradan sonra sahnelere dönmekten çok mutlu olduğunu, her yıl bir oyunla tekrar tiyatro seyircisinin karşısına çıkmak istediğini belirttikten sonra, “Dört yıl aradan sonra Kadıköy’de sahneye çıkmak beni mutlu etti, çünkü bu sahnenin bende özel bir yeri var. Bu sahnenin açıldığı ilk gün yine ben sahnedeydim. ‘Keşanlı Ali Destanı’ ile biz Kadıköylülere ‘merhaba’ demiştik.. Dört yıl sahnelerden uzaktım ve yine Kadıköy’den tiyatroya merhaba demek güzeldi” dedi.
Gül SÖKMEN