Bu oyunlar İngilizce!
Tiyatro Fil, Kadıköy’deki kültür merkezlerinde interatif İngilizce çocuk oyunları sahneliyor. Öğrenciler oyuncularla İngilizce iletişim kurarak dil bilgilerini pekiştiriyor, hem de tiyatroyla tanışıyor
“Fil kadar masum tiyatro” sloganı ile sanat hayatına başlamış olan Tiyatro Fil; çocuklarının İngilizce öğrenmesini, öğrendiği bu dili sosyal yaşamına katarak sanatla pekiştirmesini isteyen ebeveynlere ‘’İnteraktif İngilizce Çocuk Tiyatroları’’ seçeneği sunuyor. Sık sık Kadıköy sahnelerinde perde açan tiyatro Fil’i, Genel Sanat Yönetmeni Mustafa Poyraz’a sorduk.
Siz hem oyuncu hem yönetmensiniz. Kendinizi biraz tanıtır mısınız?
Aslen İzmirliyim. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde pazarlama ve satış okudum. Sanat eğitimimi ise Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nin okulu vardı, orada aldım. Karşıyaka ve Bornova belediyeleri tiyatroları ve Müjdat Gezen Tiyatrosu başta olmak üzere çeşitli tiyatrolarda yetişkin ve çocuk oyunlarında rol aldım 3 yıl boyunca. Sonra İstanbul'a geldim. Burada da çocuk oyunlarında oynadım, sSonrasında da kendi tiyatromu kurmaya karar verdim.
Her tiyatrocunun hayali…
Evet, öyle. Aslında tiyatro kökleri İzmir'de atıldı. O zaman kız arkadaşım olan şimdiki eşim Tuğba Güdücü Poyraz, çocuklarla çalışan bir İngilizce öğretmeni. Onun fikriydi böyle bir tiyatro kurmak. 2014’te İstanbul’da kurduk tiyatromuzu.
Bu alanda bir ihtiyaç olduğunu mu gördünüz?
Evet kesinlikle. İngilizce tiyatro zaten büyük bir ihtiyaçtı, biz bu ihtiyaca karşılık veriyoruz. Gerçekten de önemli bir eksikliği kapattık bence
Neden yabancı bir dili, İngilizce’yi odağa aldınız?
Çünkü hepimizin en iyi okullardan da mezun olsak, Türkiye koşullarında o dili (yani İngilizce’yi) kullanmadığımız zaman geriliyoruz. Çocukların 5-6’lı yaşları eğitime en uygun oldukları zaman aralığı. Biz de bu dönemdeki çocuklara İngilizce oyunlar gösteriyoruz. Yani çocuklar öğrenmekte oldukları/öğrendikleri dili oyunlarla pekiştirmiş oluyorlar.
İnteraktiflik neresinde sürecin? Çocuklar oyunda İngilizce mi konuşuyor?
Seyirciye, bilet alıp gelmiş, koltuğa oturup oyun sonuna dek sessizce izleyecek gözüyle bakmıyoruz. Işıklar kapandığında onları yok saymıyoruz, bilakis yoğun bir etkileşim halinde sürdürüyoruz oyunu. Çocuklar bizim oyunlarımızda sadece izleyici değiller, aynı zamanda katılımcılar da. Yani oyunun bazı bölümlere çocuklarla ilerliyor. Onlara sorular soruyoruz, aldığımız yanıtlar oyunun gidişatını belirliyor. Böylelikle çocuklar sahip oldukları İngilizcelerini çok aktif bir şekilde kullanma fırsatı yakalıyorlar.
Yani İngilizce eğlenceli ders gibi...
‘Ders’ demeyelim de, eğitimin bir parçası diyebiliriz. Biz oyunlarımızı eğitim temelli şekillendiriyoruz, müfredat konularına uygun oyunlar çıkarıyoruz. Dolayısıyla çocuk bizim oyunumuzda geldiğinde orada mutlaka kendinden, kendi dünyasından bir şeyler buluyor.
Peki ya İngilizce bilmeyen çocuklar?
Çocuğun illaki İngilizce bilmesine de gerek yok. Oyunun konusunu anlayabiliyor rahatlıkla. Oyunlarımızın giriş, gelişme ve sonuç bölümleri o kadar net ve etkili ki, çocuk sıfır İngilizce ile bile gelse kendini kaptırıyor o dünyaya. Böylelikle İngilizce bazı kelimeler de öğrenmiş oluyor. Bu doğal olarak çocuğun İngilizce diline ilgisini arttırıyor. Mesela sonra başka bir yerde İngilizce gördüğünde daha dikkat kesiliyor, İngilizce derslerdeki başarısı artıyor.
Hitap ettiğiniz yaş grubu nedir? Oyunlarınızı anlatır mısınız?
3-10 yaş arası çocuklar oyunlarımızı izleyebilir. Oyunları eşim yazıyor, ben yönetiyorum. Bu sezon dördüncü oyunumuzu sahneleyeceğiz. Oyunlarımız sırasıyla şöyle; ilk oyuncu oyunu Joey’s Adventures, Clean Clean With Green ve My Snowman.
İlk oyunumuzla Kayseri, Bursa, Antalya, Ankara gibi şehirlere turne yaptık, 10 bin çocuğa ulaştık. Yeni oyunumuz ise Yummy Honey. Bu oyunu ilk kez 19 Kasım'da Kadıköy Belediyesi Kozyatağı Kültür Merkezi’nde sahneleyeceğiz.
Oyunların temalarını nasıl seçiyorsunuz?
Biz eğitimcilerle çalışıyoruz. Eşim Tuğba zaten eğitimci, ekibimizde bir de pedagog var. Oyun metinlerini çok ince eleyip sık dokuyoruz. Örneğin bizim gözümüzden kaçan cinsiyetçi bir ifadeye pedagog arkadaşımız hemen müdahale ediyor. Tiyatro Fil’in farkını ortaya çıkaran, oyunlarımızda altını çizebileceğimiz en önemli nokta bu. Böylelikle çocuğa yanlış bir mesaj kesinlikle gitmiyor. Bu çok önemli çünkü günümüzde çok yanlış çocuk oyunları yapan tiyatrolar var maalesef.
Bu son cümlenizden hareketle sorayım; ülkemizdeki çocuk tiyatrolarına dair değerlendirmeniz nedir?
Aslında bütün çocuk tiyatroları pedagog ve eğitimcilerle çalışmalı. Çocuğa kötü, yanlış mesajlar iletilirse, o çocuk ileride tiyatrodan soğur. Yarının yetişkin tiyatro izleyicisi küçük yaşta yok edilmiş olur. Çocuk tiyatroları çok çok önemlidir ama maalesef bizim Türkiye koşullarında önemsenmiyor bu iş. Ciddiye alınmıyor. Bu konuda pek çok ülkede ir bilim dalı olarak kabul edilmesine karşın Türkiye’de çocuk tiyatrosu denilip geçiştiriliyor. Biz Tiyatro Fil olarak bu konuyu bir bilim dalı olarak ele alıp, oyunlarımızı ona göre hazırlıyoruz.
Oyuncularınızın özellikleri neler?
4 kişilik bir oyuncu ekibimiz var. Hepsi konservatuar mezunu, bu işin eğitimini almış kişiler. İngilizce'yi çok iyi biliyorlar.
Oyunlarınızı devlet ve özel okullarda sahneliyor musunuz ?
Evet özel okullara sık sık gidiyoruz. Ama devlet okullarında oynadığımız oyun sayısı daha az maalesef.
Neden öyle?
Bu, talep edilme ile alakalı. Açıkçası karar verici kişilerin vizyonu çok önemli. Hatta tam tersi devlet okullarındaki çocukların çok daha fazla ihtiyacı var bu tür oyunlara. Biz de onlarla buluşmayı isteriz ama dediğim gibi talep gelmeli.
Geçen sezon 50 bin çocuğun dünyasına oyunlarımızla konuk olduk. Hedefimiz bu sayıyı da arttırıp, çok daha fazla çocuğa ulaşmak.
Oyunlarda ebeveynlerin rolü ne oluyor?
Onlar da aynı çocukları gibi aktif durumda oluyorlar. Hatta biz oyunlarımızı ‘’Bugün oyunumuza gelen herkes kendi çocuğu yaşında…’’ diyerek açıyoruz. Yani ‘sorulan sonra sadece çocuğunuza değil size de soruluyor, siz de katılacaksınız’ diyoruz. Böylelikle veli çocuğuyla etkileşime giriyor.
Oyunlarınızı sıklıkla Kadıköy Belediyesi’nin kültür merkezlerinde sahneliyorsunuz değil mi?
Kadıköy Belediyesi’nin desteği bizim için oldukça önemli. Çünkü ilk kurulduğumuzda provalarımızı belediyenin kültür merkezlerinde aldık, oyunlarımızı ilk o sahnelerde seyircimizle buluşturduk. Özellikle (şimdi tadilatta olan) Halis Kurtça Kültür Merkezi bizim için özel bir ere sahip çünkü ilk oyunumuzu ilk kez orada sahnelemiştik. Hala da Kadıköy Belediyesi Kültür merkezlerinin sahnelerinde aktif olarak yer alıyoruz. Yani Kadıköylü çocuklarla sıkça sık buluşuyoruz. Sadece Kadıköylüler de değil; diğer ilçelerden ve hatta çevre illerden gelenler bile oluyor.
Tiyatro Fil’in Kadıköy gösterimleri;
- 19 Kasım Pazar saat 12.00 / Kozyatağı Kültür Merkezi / Joey’s Adventures
- 19 Kasım Pazar saat 14.00 / Kozyatağı Kültür Merkezi / Yummy Honey
- 2 Aralık Cumartesi saat 13.00 / Barış Manço Kültür Merkezi / My Snowman
- 10 Aralık Pazar saat 13.00 / Caddebostan Kültür Merkezi / Clean Clean With Green
- 10 Aralık Pazar saat 15.00 / Caddebostan Kültür Merkezi / Joey’s Adventures