Resim tekniği ve sanat anlayışı hakkında üç belgesel yapılan Yüksel Aydın, yılların Kadıköylüsü olarak Yeldeğirmeni’nde yaşayan bir ressam. Uzun yıllar devlet memurluğu yapan, basında çalışan, edebiyat ve sanatla yakından ilgilenen Aydın, 1985 yılında resim sanatına adım atmış. Kendi hayal dünyasını özgürce resmeden Aydın, bazı hocalarının resimlerini görmesi neticesiyle amatör zamanlarında ilk sergisini açmış bir isim. Zaman içinde yurt içi ve yurt dışında yüzlerce sergiye imza atan, farklı teknikler kullanıp kendine has bir ekol geliştirdiği için birçok yabancı sanatçıdan olumlu yorumlar alan Aydın, Yeldeğirmeni’ni günümüz sanat mekanı haline getiren isimlerden de biri. Sanatla iç içe bir yaşam süren Aydın’ın bugünlerde ise yeni bir projesi var. Sanatı tekelleştiren lüks galerilere karşı mahalle ve mahalleli odaklı sanatı savunan Aydın, sanatı direkt olarak insanlarla buluşturmak istiyor. Aydın, bu fikrini ise Rasimapaşa İskele Sokak, 54/2A konumundaki Hangart’ta 1 Aralık Cuma akşamı açmış olduğu ‘Atölyenin Yakınında’ isimli sergiyle gerçekleştirdi. Aydın’ın hedefi ise sanatçıların eserlerini galerilerin yerine, farklı kitlelerle buluşturabilmek adına atölyelerin en yakınındaki mekanlarda sergilemesini sağlamak. Aydın’ın seçtiği Hangart da resimlerini yaptığı atölyesinin tam karşısında bulunan bir mekan. Akustik sahne, kafe ve atölye olarak hizmet veren mekan, Aydın’ın sergisiyle birlikte 17 tabloya hem ev sahipliği yapıyor hem de bundan böyle galeri olarak da hizmet verecek. Aydın, ‘Atölyenin Yakınında’ isimli sergisiyle başlattığı proje için “Türkiye’de son zamanlarda sanatla ilgili bir kısırlık oluştu. Projem biraz da buna yönelik. Yeni gözlemciler, sanatla ilgili yeni insanları yerinde eğitmek, bakış açılarını genişletmek, insanlara sanatsal açıdan bir katkıda bulunmak ve yeni koleksiyonerler oluşturmak açısından gerekli görüyorum.” diyor.
“SANATIN TEKELLEŞMESİNE BAŞKALDIRI”
“İlk defa oturduğum bir semtte sergi açıyorum” diyen Aydın, sergi projesinin çıkış noktasını şöyle anlatıyor: “İstanbul’da galeriler konusunda sıkıntılar yaşanıyor. Doğru düzgün çalışma yapan arkadaşımız yok. Galeri adı altında bazı mekanlar var. Para karşılığında amatör sanatçıların eserleri sergileniyor. Bu profesyonel galericilik olmuyor. Ya da müzayedecilik dediğimiz alanda birtakım insanların tekelinde bazı resimler 10 defa yeniden satılıyor. Bu da işin başka bir boyutu. Bir müzayedede benim bir resmim 22 bin dolara kadar alıcı bulup, satılmış. Fakat bu süreçten benim hiçbir haberim olmadı. Bir kuruş dahi de almış değilim. Pazarlama ve satış sanatçının işi olmamalı. Benim bu sergiyle başlattığım proje, sanatın tekelleşmesine bir başkaldırı. Başkaldırıyı da kişisel olarak başlatmış durumdayım. Bu yaptığımı, ressamlar, kendi muhitlerinde de yaparsa bu tür yanlışlıklar kırılmış olur. Bu sayede bizler de yeni bir kitle yaratmış oluruz. Herkes kendi resminin alıcısını zaman içinde oluşturur. Böylelikle her şey daha iyi olur. Her sanatçıya atölyenin en yakınındaki mekanda sergi açmasını öneriyorum. Özellikle de Yeldeğirmeni’ndeki atölyelere.”
“YENİ SANAT MEKANI OLMALI”
“Yeldeğirmeni’nde sanatla ilgili daha çok çalışma olsun” diyen Aydın, “Daha çok sergiler açılsın, daha çok sanat ağırlıklı faaliyetler olsun. Kadıköy’e gelen insanlar, sanat mekanlarını dolaşabilsin hem de kafelere geldiğinde sanatla içli dışlı olabilsinler. Yeldeğirmeni’ni İstanbul’un yeni sanat merkezi haline getirmek gerekiyor. Sergim, bu düşüncelerimin başlangıcı olarak ortaya çıktı. Sonrasında genç ressamlar, genç sanatçı arkadaşlar bu projeden etkilenip onlar da atölyelerine en yakın yerlerde işlerini sergilerlerse bundan mutluluk duyacağım” diye konuştu.
“VİZYONER RESSAM DİYORLAR”
Aydın’ın kendine özel bir resim tekniği var. “Bana vizyoner ressam diyorlar” diyen Aydın, genellikle resimlerini guaj üzerine yağlı boyadan yaptığını belirtiyor ve ekliyor: “İnceltilmiş yağlı boya yardımıyla anında sıcak boyanın akışına yön vererek daha çok kozmik, evren ve evrenin varoluşu temalı resimler yapıyorum. Evrenin hologramik kayıtları olduğuna ve tüm zamanların aynı anda olduğunu düşünüyorum. Geçmiş, gelecek ve şimdinin aynı anda yaşandığına inanıyorum. Tualimde de bütün zamanları yakalamaya çalışıyorum. Resimlere baktığımızda da hem geçmiş hem gelecek hem de şimdiyi görebileceğimiz algılar var. Bunlar tasarlanarak yapılan resimler değil. Bunlar tamamen gördüğüm vizyonlar üzerine yaptığım resimler. Önce eskiz çizip, şuraya şu renk boyayı süreceğim, buraya bu figürü çizeceğim denilerek yapılan çalışmalar değil. Bu resimlere sıcak, canlı ve ıslak deniyor. Son zamanlarda da dünyada epeyce yaygınlaştı. Kendi hikayesini kendi içinde taşıyan, durgunlaşmayan, canlı, dinamik ve her baktığınızda farklı şeyler görebileceğiniz soyut-somut karışımı lekelerden oluşan resimler yapıyorum.”
Yüksel Aydın’ın
‘Atölyenin Yakınında’
isimli sergisi,
31 Aralık Pazartesi gününe
dek ziyaret edilebilecek