Dekorların arasından opera tarihine yolculuk…

Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası, İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin katkılarıyla, opera ve bale dekorlarından oluşan resim ve fotoğraf sergisiyle yine tarihte bir yolculuğa davet ediyor.

28 Şubat 2013 - 14:23
   
Semra ÇELEBİ 

Geçtiğimiz yıllarda Devlet Opera ve Balesi’nin kuruluş öyküsünü fotoğraflar ve kostümlerle anlatan, 70 yıllık opera tarihini afişlerle gösteren iki sergi açan Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası, yine iyi bir arşiv çalışmasıyla karşımızda! Süreyya Operası, 2- 30 Mart tarihleri arasında, Türkiye opera ve bale tarihinin duayen dekoratörlerinin tasarım seçkilerini “Türk Operasında Dekor Resimleri” adlı bir sergiyle sanatseverlerle buluşturuyor. Opera ve bale eserlerinin sahnelenmesinde büyük rolü olan dekor tasarımlarının resimlerini ya da fotoğraflarını görmek Mart ayı boyunca Süreyya Operası’nda mümkün olacak. Sergidebazı dekoratörler daha geniş, bazıları ise sınırlı örneklerle yer alıyor. Bunun nedeni de, iyi bir arşiv çalışması yapılmasına rağmen ancak bu kadarına ulaşılabilmesi. Dekoratörlerin bazıları hayatta olmadığı için, bazı dekorlar da çok eski yıllara ait oldukları için bunların çizimlerine ulaşmak mümkün olamamış. Sergide 70 yıllık opera ve bale tarihinde kullanılan sahne dekorlarının orijinal çizimlerinin yanı sıra dekor resimlerinin orijinallerinden fotokopiler ve fotoğraflar bulunuyor.  

PERDE AÇILINCA İZLEYİCİNİN KARŞISINA İLK ÇIKAN DEKORDUR 
Süreyya Operası Genel Müdürü Dr. Murat Katoğlu, sergiyle ilgili şunları söylüyor: “Dramatik-lirik sahne sanatının özelliği, insanları; yani seyirciyi anlatılan öykünün/olayın içine sokmak; bu amaçla duygu boyutunu yoğunlaştırmak için benzetmelere/illüzyonlara başvurmak ve bunun aracı olarak eylem, müzik, ses, jest, mimikten yararlanması ve nihayet öykünün geçtiği mekân ve zamanı tasvir etmesidir. İsterseniz simülasyon da diyebilirsiniz. İşte dekor veya sahne tasarımı denen şekil sanatı, opera ve balenin ayrılmaz parçasıdır. Eserin sahnede izleyicinin karşısına çıkışı; müzik direktörü/rejisör ve dekoratörün duygu ve düşünce birliğiyle sağlanır. Perde açılınca izleyicinin karşısına ilk çıkan dekordur.Dekorun işlevi, eserin, öykünün ruhunu yansıtacak ortamı; şekillerle, renklerle oluşturmak değil midir? Dekor yalnız olayın mekânını değil, zamanını da göstermelidir. Dramatik anlatım ancak öyküyle bağdaşan, onun geçtiği mekan ve zamanı görsel simgelerle tamamlayan bir tasarımla başarılır. Operada dekor, rejisörün temel bir sahneleme ve anlatım aracıdır. Bütün sahne eylem ve trafiğinin inandırıcılığı, başarısı, rejisör ve dekoratörün anlayış birliğiyle bağlantılıdır. Dramatik gerçekliğin izleyiciye aktarılmasında mekân düzenlemesi yarattığı atmosferle birincil derecede önemli bir anlatım unsurudur. Kuşkusuz, dekorun ayrılmaz bir bütünleyicisi de ‘ışık’tır. Bu sergide Devlet Tiyatro-Opera kurumunun sahnelediği opera ve bale temsillerinin dekorlarını yapmış duayen sahne tasarımcılarının çalışmalarından bulup derleyebildiğimiz örnekleri sanatseverlere sunuyoruz.” 

İLK KEZ BİR DEKOR SERGİSİ AÇILIYOR 
Serginin gerçekleşmesinde Yücel Tanyeri ve Osman Şengezer’in büyük katkısı bulunuyor. İstanbul Devlet Opera ve Balesi ressamlarından İsmail Aksu da birçok dekor resminin bulunup, kopyalarının sergi için hazırlanmasında özel bir çaba harcamış. Değerli tiyatrocu Ahmet Levendoğlu da bu sergi için yardımını esirgemeyenlerden. Türkiye’de opera dekoratörlerinin toplu/karma retrospektif bir sergisinin ilk kez düzenlendiğini belirtelim! 2-30 Mart tarihleri arasında Süreyya Operası’nda açık olacak bu özel sergiyi kaçırmayın.  

ARŞİV