Multidisipliner sanatçı Güher Elçiçek, kendi galerisinde açtığı sergisinin tarihini uzattı. Sanatçının Göztepe’de yer alan G&G Sanat Merkezi’ndeki “Dönüşüm” adlı sergisi, 25 Mayıs’ta açılmıştı. 25 Haziran’a dek açık kalacağı duyurulan serginin kapanış tarihi 31 Temmuz’a dek uzatıldı.
Marcus Graf küratörlüğündeki sergi, dönüşüm kavramının imgesel bir alegorisi olarak kelebeğe dair referanslar kullanıyor ve değişim kavramını tartışıyor. Resimden seramik ve enstalasyona kadar uzanan yelpazede işler sunan sanatçı, soyutlama ile figürasyon eşiğinde duran parçalarda felsefedeki evrimsel değişim fikrini tartışıyor. Deformasyon ve temsilin yanı sıra doku ve renkler de Elçiçek’in işlerinde önemli bir rol oynuyor. Doğuş Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi mezunu olan Elçiçek’in mikro ile makro perspektifler arasında sürekli gidip gelmesi, izleyiciye gerçeklik konusundaki yeni estetik ve entelektüel görüşleri keşfetme olanağı sunuyor. İzleyici ayrıca evrimsel değişimin tetikleyici enerjisi olarak dönüşüm fikrini irdeleme fırsatı yakalıyor.
G&G Sanat Merkezi’nin ilk iki katına yayılan sergi, giriş katında tuval üzerine resimler ile izleyiciyi karşılıyor. Buradaki işlerde kelebek ikonunun çeşitli renk varyasyonlarında, farklı detaylarla ve birbirinden ayrı perspektiflerde kullanıldığını görüyoruz. Birinci katta genelde üç boyutlu seramik heykeller ve iki boyutlu seramik duvar işleri yer alıyor. Bu işlerdeki kelebek imgesi büyük ölçüde soyut. Bu katta aynı zamanda ziyaretçilere karmaşık bir mekânsal deneyim sunan, çeşitli seramik elemanlardan yapılmış bir enstalasyon da yer alıyor. Güher Elçiçek, “Dönüşüm” sergisiyle doğaya ve insanlığın bu dünyadaki konumuna holistik bir açıdan bakıyor. Sanatçının iki ve üç boyutlu parçaları, geleneksel doğa/kültür ayrımının ötesine geçerek insanlık ile dünya arasındaki bağlantının önemine vurgu yapıyor.
“YAŞAMIN BİTMEYEN DÖNGÜSÜ...”
Marcus Graf, Elçiçek’in doğanın renkleri ve formlarından esinlenen resimler ve seramikler ürettiğini belirterek, “ Sanatçıya göre varlığımızın tüm sırları doğada saklı. Zaten bu sebeple onun eserlerinde amaç, varlığımızın özünü doğal çevremiz bağlamında açığa çıkarmaktır. Bir tırtılın kelebeğe dönüşümü, her şeyin kusursuz bir dengede olduğu doğanın dönüştürücü gücünün sembolü oluverir. Elçiçek, işleri aracılığıyla tüm varoluşsal değişimleri mümkün kılan ve dengede tutan evrensel gücün kaynağını tartışır. Elçiçek’in tabloları ve seramikleri, renkleri ve formları evrensel dönüşüm sürecinin sembollerine dönüştürerek, yaşamın hiç bitmeyen döngüsünü göstermeyi amaçlar.” diyor. Sanatçı Güher Elçiçek de doğadaki yaşam kaynaklarının kusursuz bir döngü içerisinde olduğuna vurgu yaparak, “Bu kusursuzluk, insanda farklı ufuklar açıyor. Bence bizlere düşen de bu gücü yorumlamaktır. Benim sanatım ise bu döngüyü kendi yorumumla harmanlayarak, yeni bir algı yaratmayı amaçlıyor. Bu mucizeye renk ve form vermek, çalışmalarımın esasını oluşturuyor.” diye konuşuyor.