Endüstriye karşı üretmek için 16m2 yeter!

‘Üretmek mutluluktur’ diyen Evren Kıvançer ve Meltem Aybar, Bahariye’deki 16 m2’lik küçük bir ‘Proje Odası’ adlı mekanlarında endüstriye karşı el emeği ürünler üretiyor. Kıvançer ve Aybar, ilk sergileri ‘İmal’ ile işin mutfağını izleyiciye açıyorlar

17 Nisan 2018 - 10:50

Kadıköy’ün hareketli, capcanlı yürüyüş yolu Bahariye Caddesi üzerine konuşlanan, mevcudiyeti küçük, manevi varlığı büyük bir mekana davet ediyoruz sizi; Proje Odası… Bir apartman dairesinin; zanaat, samimiyet ve dayanışma havası taşıyan 16 metrekarelik odası burası. Kendi küçük ama içi dopdolu bir yer. Kurucuları da takı tasarımcısı Evren Kıvançer ve el yapımı defter tasarımcısı Meltem Aybar.

Asıl mesleği tablo restoratörlüğü olan ve şu an bir müze projesinde görev alan Evren Kıvançer, 4 yıldan beri hobi olarak takı tasarımı yapıyor. Çocukluktan beri ilgisini çeken geleneksel Anadolu sanatlarından mine sanatını takı üreticiliğiyle birleştirmiş. Kadıköy Belediyesi’nin Potlaç projesinde de yer alan Kıvançer’in markasının adı ‘İşlik Kadıköy’.  Bundan yaklaşık 1 yıl öncesine dek aynı adda bir de mekânı varmış. Şimdiki mekândan (Proje Odası) birkaç sokak ötede olan İşlik Kadıköy’de, hem kendi üretimlerini sürdürüyormuş hem de çoğu kadın olan üreticilere yönelik atölyeler düzenliyormuş. El emeğiyle üretim yapan kadınlar olarak sergiler açıp, etkinliklere katılmışlar.

Melimelo markasının yaratıcısı Meltem Aybar da radyo televizyon sinema eğitimi almış ama reklamcılık yapmış uzun yıllar. Kurumsaldan istifa etmiş 8 yıl önce, o zamandan beri de el yapımı tasarım defterler üretiyor. O da tıpkı Evren Kıvançer gibi çocukluğundan beri ilgi duyduğu kâğıt, kumaş, kırtasiye malzemelerini hobiye dönüştürmüş.  Bir defteri baştan sona kendi yapıyor. Yazıların bir defter aracılığıyla nesilden nesle aktarılmasına önem veriyor.

BAHARİYE’DE BİR ZANAAT ODACIĞI

Bu iki üretici kadın, İşlik Kadıköy mekânında, Gezi Parkı’nın 1. yılı anısına yapılan karma bir sergide tanışmış. Malzemeleri, üretim biçimleri, zanaata ve hatta hayata bakışlarındaki paralelliği fark edince de yola birlikte devam etme kararı almışlar. Birlikte üretmişler, etkinliklere katılmışlar. İşlik Kadıköy’ün zorunlu nedenlerle kapanışının ardından Evren Kıvançer ve Meltem Aybar’ın bağı hiç kopmamış. 1 yıl boyunca çalışmalarını Kadıköy’de bir kafede yürütmüşler. Burada yine el işçiliğine dayanan atölyeler düzenlemiş, ücretsiz seminerler organize etmiş, dersler vermiş, üretimler yapmışlar. Fakat üretimlerini sürdürebilmek ve paylaşabilmek için yeniden bir mekân ihtiyacı doğunca da, güçlerini birleştirip bu mekânı açmışlar geçen eylülde. Adına “Proje Odası” dedikleri bu mekân, Kıvançer ve Aybar’ın hobilerini icra ettikleri, birlikte ürettikleri, bildiklerini başkalarıyla paylaştıkları, çeşitli atölyelere/dersler düzenledikleri bir yer olmuş.  

KALDIRIMDAKİ ÇİÇEK GİBİ…

Evren Kıvançer, “Büyük düşünüp büyük yaptığınızda sürdürülebilir olmuyor. O nedenle biz bu küçücük alandan memnunuz. Küçük olsun bizim olsun dedik…” yorumunu yapıyor. Meltem Aybar da “Çoğunluğu kadın olan, bizim gibi küçük üreticilerle dayanışmak için burayı kurduk. Proje Odası, yolu zanaattan, tasarımdan, sanattan, el yapımı özgün ürünlerden geçenlerle buluşma alanı.” diyor. Aybar ve Kıvançer, Proje Odası’nın sosyal medya tanıtımlarında kimi zaman kaldırımda betonlar arasından başkaldıran bir çiçek görselini paylaşıyorlar. Bu aslında tam anlamıyla onların üretim sürecini yansıyor; “Bu teknolojik dünyada, hala ve ısrarla el yapımı işler üretiyoruz. Endüstriye karşı özgün ve el yapımı üretimin direnişini önemsiyoruz…” diyorlar.

ZANAATIN MUTFAĞI SERGİSİ 

Evren Kıvançer ve Meltem Aybar, bugünlerde ilk sergileri olan “İmal”in heyecanını yaşıyor. Kendileri sıkça sorulan “Bu işleri nasıl yapıyorsunuz,  malzemeleriniz neler” gibi sorulardan yola çıkarak, işin mutfağını anlattıkları bu sergiyi hazırlamışlar. Sergi dediysek, klasik bir sergileme biçiminde değil burada işler. Bu minimal gösteri düzeninde, her iki zanaatkârın malzeme tezgâhlarını görmeye davet ediliyor seyirci. Evren Kıvançer’in bir takıyı, Meltem Aybar’ın bir defteri nasıl ürettiğine dair tüm süreçleri, malzemeleriyle birlikte görmek mümkün burada. Hatta Aybar’ın küçük kızı merak etmiş saymış; defter bölümünde 154, takı bölümünde de 322 parça yer alıyormuş tamı tamına! 

Aybar ve Kıvançer, sergiyi daha iyi aktarmak adına, yine serginin ruhuna uygun olarak el yapımı akordeon kitapçıklar tasarlamışlar. Bu kitapçılarda üretimlerini nasıl ve hangi ruh hallerinde yaptıklarını anlatıyorlar. Ziyaretçilerine bir de mini sürprizleri var ikilinin; ortak üretimlerini yansıtan bir defter kolye! Bu sergi aynı zamanda Proje Odası’nın açılışını kutlamak, görüşmeye fırsat bulamadıkları dostlarla buluşmak, severek takip ettikleri diğer üreticilerle tanışmak, atölyelere katılan takipçileri tekrar ağırlamak için de bir vesile olmuş.

“KADIKÖY’DEN BESLENİYORUZ”

Evren Kıvançer ve Meltem Aybar, “Yerelde üretmek ve diğer üreticilerle yerelde buluşmak çok önemli. Mahallenizde, el emeği üretim yapan bir dükkanın varlığını bilmek bile motivasyon kaynağı. Kadıköy o anlamda dinamik bir yer. Bu hareketliliğin üretime kattığı çok şey var. Kadıköy bizi besliyor ve bu üretimlerimize de yansıyor.” diyor.

Bahariye Cd. No:64 K:2 D:4 adresindeki Proje Odası’nın  ‘İmal’ sergisi, 21- 22 Nisan haftasonunda ziyarete açık.


ARŞİV