Fotoğraf festivalini kaçırmayın

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen 212 Photography Istanbul Festivali, 11 Ekim’de sona eriyor. Önemli sanatçıların yer aldığı festivalin direktörü Banu Tunçağ, “şehrin fotoğraf festivali” olma amacına büyük ölçüde ulaştıklarını söylüyor.  

06 Ekim 2021 - 12:56

Bu yıl dördüncü kez düzenlenen 212 Photography Istanbul, ilk kez bu kadar kapsamlı olarak izleyiciyle buluşuyor. Fotoğrafın dünyaca ünlü isimlerini ağırlayan, önde gelen etkinliklerinden olan festival, 11 Ekim’e kadar devam edecek. 

Festivale, aralarında Yeldeğirmeni Sanat ve Müze Gazhane’nin de olduğu yedi farklı mekan, ücretsiz olarak evsahipliği yapıyor. Festival, bu yıl sadece fotoğraf sergileriyle değil, söyleşi, konser ve film gösterimleriyle de dikkat çekiyor. Festival kapsamında dokuz sergi, 13 söyleşi, beş atölye, altı konser, 18 film gösterimi yer alıyor.

Festivalde, fotoğraf çalışmaları yer alan sanatçılardan bazıları şunlar: Helena Blomqvist, Thomas Albdorf, Diana Artus, Helena Blomqvist, Christian Tagliavini, Scarlett Hooft Graafland, JeeYoung Lee, Rosa Muñoz, Esra Özdoğan, MODI. Yeldeğirmeni Sanat’ta Tagliavini’nin eserleri, festivalin başından itibaren en çok konuşulan sergilerden biri. Yeldeğirmeni Sanat’ta 9 Ekim’de bir de konser gerçekleşecek. 

Festival Direktörü Banu Tunçağ ile festivali konuştuk. Tunçağ, festivalin çok kapsamlı olduğunu ve “şehrin fotoğraf festivali” olma amacına büyük ölçüde ulaştıklarını söyledi. 

212 Photography İstanbul sergisini biraz anlatabilir misiniz? Bu seneki takvim, en kapsamlı programlardan biri diyebilir miyiz? 

212 Photography Istanbul’un bu seneki programı 35 sanatçı, 15 farklı sergi konsepti, 13 söyleşi, 5 atölye çalışması, 6 konser/performans, 18 film gösterimi (NOWNESS & MUBI) ile tüm sanatseverlere yoğun ve farklı disiplinleri içeren bir program sunuyor. Bunun yanı sıra festivalin ilk senesinden beri amaç, İstanbul’un önemli noktalarında sergiler, gösterimler ve etkinlikler düzenleyerek ‘şehrin fotoğraf festivali’ olabilmekti ve dördüncü senemizde bu hayali artık büyük ölçüde gerçekleştirebildiğimizi söyleyebiliyoruz. İlk defa iki farklı kıtada; beş Avrupa, iki Anadolu Yakası’nda olmak üzere İstanbul’un toplam yedi özel mekanında sergiler gezilebiliyor. İnanılmaz yoğun bir ilgi ile karşılaştık, çok mutluyuz.

Blomqvist, Tagliavini, Mcgrath gibi ünlü, 35 sanatçının eserlerini görebiliyoruz. Bu etkinliği diğerlerinden ayıran etkenler ve önemi hakkında neler söylersiniz?

Diğer etkinliklerden bizi ayıran noktanın, sergide yer alan fotoğraf seçkisinin çarpıcı ve farklı olmasının yanı sıra her mekanın kendine özgü atmosferinde bir sergi kürasyonu hazırlamış olmamız diyebilirim. Tek bir tema yerine mekanın ruhunu yansıtan bir kürasyon oluşturduk. Festivalin bu anlamda kendine göre bir görsel karakteri oluştuğunu düşünüyoruz. Kimi zaman da bir serginin mekanla kontrast yaratmasını istiyoruz. Festival takipçileri her bir mekanda farklı bir anlatım şekli görecekler.

Kadıköy’de de Yeldeğirmeni Sanat ve Müze Gazhane, sergilere ev sahipliği yapıyor...

Avrupa Yakası kadar Anadolu Yakası’nda varolmak bu festival için çok önemliydi. Şehrin festivali olabilmemiz için her noktada göründüğümüz bir programımız olmasını çok istiyorduk. Bu sene Kadıköy Belediyesi’nin desteğiyle festivali çok özel bir mekana taşıdık. Yeldeğirmeni Sanat’ta yer alan sergiyi herkese tavsiye ediyorum. 9 Ekim saat 18:00’de de yine Yeldeğirmeni Sanat’ta programa dahil olan bir konserimiz gerçekleşecek.

Tüm bilgilere 212photographyistanbul.com adresinden ulaşabilirsiniz.


ARŞİV