Dünya müziğinin Kadıköy'deki evsahibi GitarCafe, bir süre ara vermek zorunda kaldığı müzik yolculuğunu kaldığı yerden sürdürüyor. Dünyanın farklı ülkelerinden usta müzisyenleri dinlemek istiyorsanız bu samimi müzik evine davetlisiniz...
Kaliteli ve alternatif müzikten anlayan, dünya müziğini takip eden dikkatli okurlarımız GitarCafe'yi bu sayfalardan tanırlar. İyi müziğin sadece Avrupa Yakası’nda olmadığını gösteren GitarCafe, Kadıköy’ün alternatif müzik merkezlerinden biri oldu hep. Ama kurulduğu zamandan bugüne maddi bir takım sorunlarla da uğraştı. GitarCafe, gazetemize en son konuk olduğunda üzücü bir haberi, GitarCafe'nin devredildiğini duyurmuştuk. Ziragitarist Onok Bozkurt ve
şarkıcı Sumru Ağıryürüyen’in sorumluluğundaki merkez, maddi açıdan zor günler yaşıyordu.
Sonra duyduk ki GitarCafe devredilmiş. Yeni sahipleri kimlermiş acaba diye çaldık kapılarını, yine Onok Bozkurt karşıladı bizi, bu kez etnik-müzikolog Naz Nazlı Alatlı ile birlikte...
-Tekrar GitarCafe'desiniz...?
BOZKURT: Geçen sene 1 Nisan'da GitarCafe'yi devretmek zorunda kalmıştık. O zaman, müdavimlerimiz, dostlarımız buna çok üzülmüşlerdi. Devralan kişi de maddi sorunlar yaşayınca, Temmuz'da GitarCafe tekrar bize döndü. Biz de 1 Nisan'da o üzülen dostlarımıza dedik ki ‘Gelin birlikte bir şeyler yapalım’. GitarCafe artık içinde müzisyen ve farklı meslekleri olan ama müzikle gönül bağı bulunan 15-20 kişinin oluşturduğu bir Müzik Kollektifi'nce imece usulü idare ediliyor. Böyle bir çılgınlığa giriştik!
-Peki GitarCafe'nin anlayışında değişen bir şey olacak mı?
ALATLI: Müzisyenlerin buraya olan saygı ve ilgisi devam ediyor. Değişen bir durum yok o anlamda. Müziğe inanan, buranın açık kalmasını isteyenlere, canlı ve kaliteli müzik hizmeti sunmaya devam edeceğiz. Uluslararası alanda ünlü birçok müzisyen burada çalmayı istiyor.
-Evet ününüz Kadıköy'ü aşmış...
BOZKURT: New York Times'ta haber olduk. Yabancılar böyle gizli kalmış, alternatif mekanları seviyorlar. Buraya Los Angeles'tan müzik dinlemeye gelen var. Valla Kadıköy'de bu kadar ünlü değiliz! O bakımdan da serzenişteyim. Yan sokaktakilerin buraya gelmemesi beni ümitsizliğe sürüklüyor kimi zaman...
-Bunun nedeni Beyoğlu'nda olmamak mı acaba?
ALATLI: Beyoğlu'nda müzik çalan yer o kadar fazla ki, çoğu da bar. Yani müzik sadece arkada bir fon... Dünya müziği dinleyebileceğiniz yer Avrupa yakasında da pek yok, Kadıköy'de hiç yok. Ailece Moda'lı biri olarak GitarCafe'nin Kadıköy'de olmasını çok önemsiyorum. Çünkü bir kentin gelişmişliği, kültürel/sanatsal etkinliklerin tek bir merkezde olmamasıyla ilgili. Kadıköy bu alternatif merkezlerden biri olmaya aday.
-Zaten GitarCafe'nin farklı ortamını heryerde bulmak da mümkün değil...
BOZKURT: Kesinlikle.. Konser bitince herkes hemen gitmiyor, müzisyenlerle sohbetler ediliyor. Karşı yakadan gelen müdavimlerimiz bile var. Çünkü buranın ortamı, Avrupa'daki ev konserleri sıcak ve samimi.
KONSER, SÖYLEŞİ, ATÖLYE...
GitarCafe'de konserden söyleşiye, atölyeden film gösterimine dek birçok farklı etkinlik yapılıyor.
16 Aralık 2011 Cuma akşamı sahnede Naif olacak. Bu konseri ertesi akşam Evde Yoklar Orkestrası takip edecek. Islak Köpek'in 23 Aralık Cuma akşamı sahne alacağı mekan, 24 Aralık Cumartesi Süleyman Ergüner'i ağırlayacak.
Sürekli olarak resim, öykü, gitar, Yunanca, akordeon, ritm,tulum, kemençe ve panduri atölyelerinin yapıldığı GitarCafe'deki ücretsiz film gösterimleri şöyle:
· 18 Aralık Pazar 20:00 / Sarı Mercedes
· 21 Aralık Çarşamba 20:00 / Komşunun Tavuğu
· 25 Aralık Pazar 20:00 / Yaralı Aslan
· 28 Aralık Çarşamba 20:00 / Bereketli Topraklar Üzerinde
Fotoğraflar: Pınar GEDİKÖZER
Gökçe UYGUN