28 yıldır hapishanede tutulan İlhan Sami Çomak bu kez şiir ve otobiyografik düzyazı ile değil, bizlere tiyatro oyunu ile sesleniyor. Moda Sahnesi, oyunla ilgili şu açıklamayı yapıyor: “Hapishaneyi, kötülükle işbirliği halindeki ‘niyet sahibi’ mekan, olarak tanımlıyor İlhan Sami Çomak. Bu mekânın, özgürlüğü yok eden sınırlarını, bu defa da oyunla ortadan kaldırıyor ve seyircinin elinden tutarak onu, çocukluğuna, gençliğine, Bingöl’e, İstanbul’a, tutuklanışına, yargılanışına götürüyor. ‘Dönüp dönüp müebbetler alsa da’ umudun yitmesine izin vermeyen bir dirilikle hayat ve gerçeklere bakıyor taze gözlerle.”
Oyunun prömiyeri dün akşam (8 Eylül Perşembe) çok sayıda davetli ve izleyicinin katılımıyla yapıldı. Davetliler arasında gazeteci ve sanatçıların yanı sıra Çomak ailesi de vardı. Yaklaşık bir buçuk saat süren müzikli oyunda rolleri sanat kariyerlerine müzisyen olarak devam eden Gülseven Medar ile Lawje grubunun kurucularından ve solisti Ali Tekbaş paylaşıyor. İlhan Sami Çomak'ın Bingöl'deki köyünde yaşadığı çocukluğuna özlemle anlattığı hikayesi İstanbul'a üniversite yıllarına uzanıyor. Çok kısa süre- sadece 21 yıl- kaldığı "dışarıdaki" hayatı büyük bir coşkuyla selamlayan Çomak, ailesine, çocukluğuna, köyüne, Kürt ve Alevi olmaya, tutunduğu şiire ve en çok da çok sevdiği hayatın inceliklerine dair düşüncelerini çoğunlukla kahkaha attırarak ama nihayetinde büyük bir hüzünle anlatıyor. O'nun hikayesine ses olan müzisyenlerse, profesyonel oyunculara taş çıkartacak bir performans sergiliyor. Hem çalarak hem söyleyerek hem oynayarak hem Kürtçe hem Türkçe; samimi, çarpıcı, keyifli bir seyirlik çıkarıyorlar ortaya.
Yönetmenliğini Kemal Aydoğan’ın yaptığı Hayat Seni Çok Seviyorum oyununun sahne tasarımı Bengi Günay’a, ışık tasarımı İrfan Varlı’ya, animasyon ve afiş tasarımı Saeed Ensafi’ye ait.
Oyun, 9-10 Eylül 20.30 ile 11 Eylül 16.00’da Moda Sahnesi’nde seyirciyle yeniden buluşacak. “Hayat Seni Çok Seviyorum” ekim ayında da oynamaya devam edecek. Biletler Mobilet’te…