9. Haydarpaşa Kitap Günleri’nde gerçekleşen etkinliklerin biri de Kadıköy Belediyesi tarafından düzenlenen felsefe söyleşisi oldu. “İnsan, Ahlak ve Etik Üzerine” başlığına sahip söyleşiye, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Felsefe Komitesi Başkan Vekili Betül Çotuksöken ve Türkiye Felsefe Kurumu'nun başkanı İoanna Kuçuradi katıldı. Kadıköylü okuyucuların büyük ilgi gösterdiği söyleşide Çotuksöken, ‘İnsan kimdir?’ sorusunu cevaplarken Kuçuradi de ‘etik’ kavramı üzerinde durdu.
“İNSAN KİMDİR?”
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Felsefe Komitesi Başkan Vekili Betül Çotuksöken konuşmasına, felsefe toplantılarıyla felsefeye destek verdiğini söylediği Kadıköy Belediyesi Başkanı Aykurt Nuhoğlu ve Kadıköylü felsefe severlere teşekkür ederek başladı. Çotuksöken, konuşmasında “İnsan kimdir?” sorusuna cevap aradı. Filozofun “insan kimdir?” sorusuna verdiği cevabın o filozofun veya düşünürün felsefi görüşünün ana doğrusunu ve temelini oluşturduğunu söyleyen Çotuksöken, şöyle devam etti: “Düşünme ve dil bağlamı aslında insanı özetler. İnsan-dünya bilgi ilişkisini ele alan bir ilişki olarak da felsefeye bakabiliriz. Ama sadece bilgiler mi? Ne yazık ki öyle değil. Bilgi olmayan da en az o kadar bizim dünyamızda yer almakta. Felsefe, insan ve dünya bilgi ve bilgi olmayan çoklu ilişkisine yönelen dünyanın bilgi ve bilgi olmayanla anlam kazandığını farkında olan bir etkinlik.”
“İNSAN OLMAK ARADA OLMAKTIR”
Çotuksöken, “insan kimdir?” sorusuna ünlü felsefecilerin verdiği cevapları dinleyicilere aktardıktan sonra kendine en yakın gelen cevabı anlattı. “İnsan olmak arada olmaktır.” diyen Çotuksöken, şöyle devam etti. “Bence insan eyleyen ilişkilerini kuran bir özne olarak, ya da kurulan ilişkilerin nesnesi olarak eylemleriyle ilişkileri arasındadır. Bunun dışında insan, karşılaştığı durumlarla kendi duruşu arasındadır. İnsan kendisi ile kendisi olmayan arasındadır. Gereksinim ve değerleri arasındadır. İstemeleriyle ilkeleri arasındır. Doğa ile kültür arasındadır ve tensel olanla tinsel olan arasındadır. Belleğiyle bilinci arasındadır. İnsan aynı zamanda insanlar arasındadır. İnsan belleğinde geçmiş ile bilincindeki şimdi ve imgelerindeki hayal gücündeki gelecek arasındadır. Bildikleriyle inancı arasındadır. İnsan arada olduğu için gerilimli bir varlıktır. Sorun gören bir varlıktır. Bunalım varlığıdır.”
“ETİK” KAVRAMI KONUŞULDU
Çotuksöken’den sonra sözü, İoanna Kuçuradi aldı. Kuçuradi, konuşmasında “etik” kavramından bahsetti. İnsanın en önemli özelliklerinden birinin “iletişim kurmak” olduğunu söyleyen Kuçuradi, etiğin bu ilişkilerdeki problemleri araştırdığını söyledi. Etik kavramının en az üç anlamda kullanıldığını söyleyen Kuçuradi, şöyle devam etti: “Biri ahlak anlamında yani belirli bir grupta belirli bir süre geçerli olan değer yargıları ve davranış normları sistemlerini dile getirmek için kullanılıyor. ‘Etik’ kavramının en önemli özelliğinin evrensel normlar iddiasında olması. Bu normlar söz konusu her kimse geçerli olmak iddiasında. Böyle olmalı ki yaptığının etik değeri olsun. O zaman da ahlak yasası diyebileceğimiz istemeyi belirleyen bir formül getiriyor. Senin istemeni belirleyen ilk bunu maksim diyor genel bir zeminde yer alsın. Bunun kullanışı kolay değildir. Eğer normu genelleştirirsek yani bu norm herkes tarafından kabul ediliyorsa o zaman kullanılabilir.