Kadıköylü sanatseverlerin varlığı güven aşılıyor

Oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni Gökhan Erarslan, “Kadıköylü sanatseverlerle her buluşmamız bizim için çok özel. Çünkü biliyoruz ki, nitelikli ve entelektüel bir kitle bizi takip edecek” dedi

01 Haziran 2022 - 11:50

Oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni Gökhan Erarslan, 2005 senesinde British Council'in Oyun Yaz Projesi’ne seçildi ve bir yıl süreyle yazarlık atölyelerine katıldı. 2006 yılında kayıt yaptırdığı Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü Dramatik Yazarlık ve Dramaturgi Anasanat Dalı’nı 2010 yılında birincilikle bitirdi. Aynı yıl Yeni Metin Yeni Tiyatro Projesi içinde yer aldı. 2018 yılında Kadıköy’de kurduğu Gestus Tiyatrosu ile oyunlarını izleyicilerle buluşturmaya başlayan Erarslan, tiyatro ile olan yolculuğunu gazetemize anlattı.

“ÇOCUKLUK TUTKUSUYLA BAŞLAMADIM”

Yazar ve yönetmen Gökhan Erarslan, tiyatro ile yolculuğunu şöyle anlattı: “Tiyatro ile tanışmam, bu mesleğe gönül vermiş herkes gibi genç yaşta izleyici olarak başladı. Henüz lise öğrencisiyken Kadıköy’de pek çok tiyatro oyunu izleme şansım oldu. Fakat o senelerde bir tiyatro insanı olma arzusu bende mevcut değildi. Çoğu arkadaşım küçüklükten gelen bir tutkuyla tiyatroya sarılmıştır. Ben öyle değilim. İlk üniversitem Zonguldak’ta idi. Ben orada öğrenciyken amatör olarak başladım tiyatroya. Biraz arkadaşlarımın, biraz da eğitmenlerimin ısrarı sonucu oldu. Ardından bazı güzel tesadüfler beni bir yol ayrımına götürdü, iyi ki de götürmüş. Sahne Sanatları Bölümü’nden mezun olduğum yıldan bu yana, pek çok oyunum devlet tiyatrolarında, İstanbul şehir tiyatrolarında ve özel tiyatrolarda sahnelendi. Yazarlığın yanına yönetmenlik de eklendi zamanla. Haldun Taner Sahnesi’nde henüz öğrenciyken kaleme aldığım Komik-i Şehir Naşit Bey adlı oyunumun prömiyer akşamında yaşadığım heyecanımı dün gibi hatırlarım. Paşa Paşa Tiyatro yahut Ahmet Vefik Paşa, Vakti Geldi, Market, Etik Nedir, Orijinal Günahlar sahnelenen ve beni geniş kitlelere tanıtan oyunlarım oldu. Bu oyunlarla pek çok kez ödül aldım. Hepsi bana tarifsiz bir mutluluk verdi.”

“SADECE TİYATRO DEĞİLİZ”

Kadıköy’de kurduğu Gestus Tiyatrosu hakkında konuşan Erarslan, “Gestus’u 2018 yılında kurduk. Kadıköy’de kurulmuş pek çok tiyatrodan biriyiz. Sahnemiz yok fakat Moda Sahnesi, Kadıköy Boa Sahne, Caddebostan Kültür Merkezi gibi pek çok mekânda oyunlarımızı sahneliyoruz. İlk oyunumuz Etik Nedir idi. Ardından Orijinal Günahlar, Havada Kalmanın Böylesi ve Reddi Miras isimli oyunlarımızı yaptık. Sadece bir tiyatro topluluğu değiliz. Atölyeler, söyleşiler, okuma grupları, eğitimler vs. de etkinlik alanlarımızın içinde. Oyunculuk, yazarlık, konservatuara hazırlık, etkili iletişim sanatı, kamera önü oyunculuğu gibi çeşitli atölyelerimiz de oluyor. Tabii bunlar pandemi ile beraber nispeten seyrekleşti maalesef. Umarız ki zamanla eskisi gibi daha aktif bir çalışma durumuna getirebiliriz tüm atölye ve etkinliklerimizi” ifadelerini kullandı. 

“DESTEK NAMINA PEK BİR ŞEY GÖRÜLMEDİ”

Pandemi dönemini zorlu geçirdiklerini aktaran Erarslan, “Pandemi pek çok açıdan kendimizle, icra ettiğimiz sanatla, toplumla, birbirimizle ve tarihsel koşullarla yüzleşme imkânı sundu aslında. Bu ülkede sanat, bizim özelimizde tiyatro sanatı, belirli bir kesim sanatsever haricinde, toplumun geniş katmanları tarafından hiçbir zaman bir gereksinim, bir ihtiyaç olarak hissedilmemiştir. Bu hissedilemeyiş, bugün bizim bütün sorunlarımızın esas kaynağını oluşturmaktadır. Estetik algısı olmayan, güzelden anlamayan, okumayan, sevmeyen, sevmeyi bilmeyen bir toplumdan maalesef anca bu çıkardı, çıktı da” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Salgın döneminde pek çok tiyatro sahnesi kapılarına kilit vurdu. Bazı ekipler dağıldı. Tiyatro sanatını dijital platformlarda icra etmeye çalıştı tiyatro yapıcılar. Ve maalesef destek namına pek de bir şey görülmedi. Peki, biz bu duruma nasıl geldik? Birdenbire değil elbette. Yakın tarihe tarafsızca dönüp bakan herkes görecektir zaten bu gerçekliği. Bu bana acı veriyor. Bu pek çok tiyatro insanına da acı veriyordur. Varlık sebebimiz olan tiyatro sanatı hiç beklemediğimiz bir tehlikenin içine düştü ve bu tehlikeden kurtulmak için bir mucize bekler oldu insanlar. O mucize geldi mi? Gelmedi tabii. Gelmez de zaten, boşuna beklemeyelim. Pandemi bitti gibi. Sorunlar bitti mi peki? Tabii ki bitmedi. Sadece yeni bir olağanüstü felakete kadar halının altına süpürdük gerçekleri.”

Yakın süreçte sahnelenecek olan oyunlar hakkında bilgi veren Erarslan, “Sezon yavaş yavaş bitiyor bizim için. 17 Haziran Cuma akşamı saat 20.30’da Kadıköy Boa Sahne’de Orijinal Günahlar adlı oyunumuzu sahneleyeceğiz. Sezonun son oyunu olacak bu. Sonra biraz ara vereceğiz. Yoz ve oportünist sistem içinde şiddetten kaçamayan dört karakterin hikayelerini bizlere aktardığı oyunda, oyunculara canlı bir orkestra da eşlik etmekte. Eğlenceli olduğu kadar güncel sorunları tartışan ve rahatsız eden bir oyun” şeklinde konuştu.

“SANATA AŞIK KADIKÖYLÜLER”

Erarslan, Kadıköy’ün sanatsever kitlesi hakkında ise şunları dile getirdi: “Kadıköylü sanatseverlerin varlığı bana güven aşılıyor. Onların beğenisi ya da eleştirisi, merakı veya algısı kendine has bir estetik bilinç barındırıyor. Sanata âşık Kadıköylüler. Sadece tiyatrolarda değil sergilerde de, sinemalarda da, konserlerde de desteklerini ve övgülerini esirgemiyorlar. Keşke her yerde böyle şeylerle karşılaşıyor olabilsek. Ama bu durum çok nadir. O nedenle Kadıköylü sanatseverlerle her buluşmamız bizim için çok özel. Çünkü biliyoruz ki, nitelikli ve entelektüel bir kitle bizi takip edecek, izleyecek, yanımızda olacak o akşam. Umarım ki bu ilgileri, teveccühleri hiçbir zaman eksilmez biz sanatçıların üzerinden.”

 

 


ARŞİV