KADIKÖY TİYATROM, OKTAY RİFAT ile sahnede!
Üniversite kulübünde başlayıp bağımsız bir tiyatro grubuna evirilen Kadıköy Tiyatrom, 100 yaşına basan usta yazar Oktay Rifat’in “Atlarla Filler ya da Dirlik Düzenlik” oyununu sahneye koyuyor.
Semra ÇELEBİ
Çalışmalarını Kadıköy Belediyesi Barış Manço Kültür Merkezi’nde sürdüren Kadıköy Tiyatrom grubu, amatör ruhla profesyonel oyunlar çıkarmaya devam ediyor. Orhan Veli ile birlikte bu yıl 100. yaşını kutladığımız şair-yazar Oktay Rifat’ı unutmayan ekip, pek bilinmeyen oyunlarından birini sahneye taşıdı. Önümüzdeki ilk oyun 27 Nisan Pazar saat 19.00’da Barış Manço Kültür Merkezi’nde ve ücretsiz sahnelenecek.
Hayatlarını farkı mesleklerden kazanıp tiyatroyu gönüllü olarak yapan Kadıköy Tiyatrom ekibini ve son oyunlarını tiyatro eğitmeni Enver Yılmaz ile konuştuk. Kendisi de BMKM Kadıköy Tiyatrom’u Gazete Kadıköy’e anlattı.
-Kadıköy Tiyatrom nasıl kuruldu?
Bizim ekip 2000 yılında Marmara Üniversitesinde bir grup üniversite öğrencisi tarafından kuruldu. Üniversitenin Tiyatro Kulübü olarak çalışmalarına başladı. Ben de o dönem Kadıköy’ün en önemli kültür merkezlerinden biri olan BEKSAV’da Tiyatro İmge’de çalışıyordum. Marmara Üniversitesi Tiyatro Kulübü’ne de eğitmen olarak girdim. Atatürk Eğitim Fakültesi’nin bir sınıfında başladık. 4 aylık bir atölye çalışmasının ardından “Kendini Arayan İnsan” adlı bir oyun sahneye koyduk.
Daha sonra Üniversite’ye Kadıköy Belediyesi’nden bir faks geldi. Kadıköy Gençlik Merkezi’nin kurulacağı ve orada çalışma yürütebileceğimiz bildirildi. KGM’de tiyatro kursları açtık. Orada da Kadıköy Belediyesi Gençlik Merkezi Tiyatrom adıyla faaliyet gösterdik. Bir ayağımız üniversitede, bir ayağımız Kadıköy Gençlik Merkezi’nde yoğun olarak kurslara ve oyun çıkartmaya devam ettik. 2004 yılında kadar bu böyle devam etti.
-KGM’ye gelenler de yine üniversite öğrencileri miydi?
Başta öyleydi. Üniversiteden geldiğimiz için yoğunluklu olarak fakülte öğrencileriyle çalışmalar yapıyorduk. Fakat insanlar böyle bir çalışma olduğunu duyunca ilgi göstermeye başladılar. Kadıköy’ün kadınları, çocukları, farklı meslek gruplarından birçok insan tiyatro çalışmalarında yer aldı. O dönemden katılıp hala devam eden arkadaşlarımız var grupta. Tabi tiyatroyu bırakanlar da oldu.
-Kadıköy Tiyatrom adını ne zaman aldınız?
2007’de Kadıköy Gençlik Merkezi’nin yeniden bir yapılanması oldu. Biz de bundan sonrası için oturduk düşündük ve yola Kadıköy Tiyatrom olarak devam etme kararı aldık. Kadıköy Tiyatrom’un ilk oyunu Gogol’ün “Bir Evlenme Oyunu” oldu. Arkasından Goldone’nin “Yalancı”, Çehov’un “Hapşırık”, Dario Fo’nun “Ödenmeyecek Ödemiyoruz” gibi önemli oyunlarını sahneye koyduk.
Tabi grubumuz üyelerinin profesyonel işleri tiyatro olmadığı için, işleri nedeniyle ara verdiğimiz dönemler oldu. Grup içinde evlilikler de oldu. En son bu yıl yeniden toparlandık.
-Kadıköy Tiyatrom profesyonel işlerinin yanında tiyatro yapan insanlardan oluşuyor. Bize biraz grup üyelerinden bahseder misiniz?
Esin Sümer gruba katıldığında Hukuk Fakültesi’nde okuyordu, şimdi avukatlık yapıyor, tiyatroya da devam ediyor. Yaklaşık 10 yıldır bizimle. Hüseyin diye bir arkadaşımız var, ilginç bir meslek sahibi. Kendisi sadekâr, yani takı tadilatı ve tasarımı işleriyle meşgul. O da 2004 yılında gruba katılmıştı. Hatta bir de kitap yazdı. Murat Kızılkaya, hayatını tiyatroyla kazanan bir arkadaşımız ama asıl mesleği matbaacılık.
Meriç Dedeoğlu anaokulu öğretmeni. Bize 2001 yılında katılmıştı. Özgül Soydaş Çalışkan başından beri oyunculuk yapıyor. Eşi Osman Çalışkan, Marmara Üniversitesi Tiyatro Kulübü döneminden beri bizimle. Asıl mesleği olan makine konstrüksiyon işiyle ilgileniyor. Hadımköy’de çalışıyor ama hiç yılmadan Kadıköy’e gelip çalışmalara katılıyor. Pınar Tatlıcan Güleç de üniversiteden beri grubumuzda, sağlık sektöründe çalışıyor. Burcu Demirkollu Çalışkan da sağlık sektöründe, bir yandan tiyatroya devam ediyor. İsmail Çalışkan elektrik alanında çalışıyor, oyunlarımızın müziklerini yaptı uzun dönem. Mehmet Yanardağ sivil toplum örgütlerinde çeşitli işler yapıyor ama o da diğer arkadaşlarımız gibi tiyatroya sevdalı.
Biz Kadıköy Tiyatrom olarak amatör bir ruhla profesyonel çalışmalar yapan bir aileyiz.
-Biraz da okul gibi değil mi?
Aynen öyle. Bu ekibe sonradan katılan öğrencilerimiz var. Bu bir gelenek oldu. Nerede bir atölye çalışması yapsam oraya katılanları grubumuza katıyorum. Mesela Mehmet Beyazıt Lisesi’nde yaptığımız çalışmadan ekibe gelenler oldu. İlkay Duman, Ferit Aslan, Şüheda Bekmezci, Gökhan Hızarcı, İsmail Şan, Elveda Çevik, Handan Çakır var. Bunların hepsi lisede tiyatroya başladı. Şu an üniversiteye devam ediyorlar ama Kadıköy Tiyatrom’da da yer alıyorlar.
-Kadıköy Tiyatrom’un ana ekibinin tümü Kadıköy’de mi yaşıyor?
Büyük çoğunluğu Kadıköy’de ama bir kısmı da karşıda hatta çok uzak mesafede yaşıyorlar. Ancak çalışmaları hiç kaçırmıyorlar. Çünkü bu sosyalleştiğimiz, kendimizi iyi hissettiğimiz bir alan.
-İsteyen bu gruba girebiliyor mu?
Önce bir atölye çalışmamıza katılmaları gerekiyor. O atölye çalışmasıyla birbirimizi tanıyoruz, oyun çıkartıyoruz. Sonrasında tabi ki ekibe dâhil olabiliyorlar. Yani hemen olmuyor, bir erginlenme süreci var.
“OKTAY RİFAT’I 100. YAŞINDA OYUNLA ANMAK İSTEDİK”
Enver Yılmaz, bu sezon sahneye taşıdıkları Oktay Rifat oyunuyla ilgili ise şunları söylüyor:
“Sezon başında sahneye koymak üzere oyun araştırırken Oktay Rifat’ın “Toplu Oyunlar” adlı kitabını aldım. Sonra fark ettim ki 10 Haziran 1914 Oktay Rifat’ın doğumgünü ve 2014 onun 100. Doğum yılı. O zaman dedik ki bu yıl ustanın bir oyununu sahneye koyalım. Orhan Veli ve Melih Cevdet Anday ile Garip akımının öncüsü bu büyük yazarı, bir tiyatro oyunuyla analım istedik.
Oyunlarını okurken “Atlarla Filler ya da Dirlik Düzenlik”oyunu ilgimi çekti çünkü psikolojik sıkıntıları olan bir ailenin kendi benliklerine bölünmesini anlatan bir hikâyeyle karşılaştım. Ekip hikâyeyi okuyunca çok etkilendi ve çalışmalara başladık. BMKM’de sahnelediğimiz oyuna ilgi de yoğun oldu, izleyenler beğenilerini ilettiler. Henüz izlemeyenleri 27 Nisan, 4 Mayıs ve 11 Mayıs Pazar günleri saat 19.00’daki ücretsiz oyunumuza bekliyoruz.”