Yaklaşık 45 tiyatro örnek bir dayanışma ile biraraya geldi ve “Kadıköy Tiyatroları Platformu” kuruldu. Platform kendini Kadıköylü seyirciye tanıtmak için 9 günlük bir tiyatro şenliği düzenliyor
Yaklaşık 45 tiyatro örnek bir dayanışma ile biraraya geldi ve “Kadıköy Tiyatroları Platformu” kuruldu. Platform kendini Kadıköylü seyirciye tanıtmak için 9 günlük bir tiyatro şenliği düzenliyor
Gökçe UYGUN
Malum Kadıköy’de birbiri ardına açılan yeni sahnelerle birlikte tiyatro sayısı epey yükseldi. Bu rakam artışı seyirci için farklı tarzdaki oyun seçenekleri anlamına gelmekle birlikte, tiyatrocular için birbirini tanıma ve dayanışma ihtiyacı doğurdu. Bu ihtiyaca bir de, göreve geldikten sonra tiyatrocularla toplantılar yapan Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu’nun, bir araya gelmeyi düşünüp düşünmedikleri yönündeki soruları ve desteği eklenince artık bir oluşum kurulması kaçınılmaz oldu ve “Kadıköy Tiyatrolar Platformu” kuruldu. Geçen kıştan beri aktif olarak çalışmalar yürüten platform ile ilgili gazetemizde daha önce irili ufaklı haberlere yer vermiştik. İlk büyük ve somut etkinlikleri olarak “Kadıköy Tiyatro Şenliği”ne imza atan platformu bu vesileyle sizlere daha yakından tanıtalım istedik.
Emek Sahnesi’nin kurucusu, oyuncu Pınar Yıldırım ve Moda Sahnesi kurucu ortağı, oyuncu Onur Ünsal, Kadıköy Tiyatroları Platformu’nu Gazete Kadıköy’e anlattı. Nasıl bir ihtiyaçtan bir araya geldiniz siz tiyatrocular?
O. Ünsal: Kadıköy’de kaç kişiyiz, saymak istedik! (gülüşmeler) Kaç kişiymişsiniz peki?
O. Ünsal: Sezon açılmadığı için tam net değil. Kapanan tiyatrolar var, yeni açılanlar var, burada yer arayanlar var vb… Ortalamasını alıp 25’i mekânlı, 20’si mekânsız olmak üzere 45 diyoruz.
P. Yıldırım: Beyoğlu’nun dokusunun yok edilemeye çalışıldığı bir rant süreci sonucu oradaki tiyatrolar azaldı. Bu durum Kadıköy’ün daha (sadece tiyatroda da değil, sanatın her dalında) yoğunlaşması, oradakilerin buraya ‘kaçması’ gibi bir sonuç doğurdu. Biz de Kadıköy’deki tiyatrolar olarak bizler kimiz ve birlikte ne yapabiliriz dedik. Sık sık toplantılar yapıyorsunuz değil mi?
P. Yıldırım: Evet, sezon boyunca neredeyse her pazar günü genel bir toplantı yaptık. Bunun haricinde de projelerimiz için oluşturulan komiteler kendi aralarında toplandılar. Valla kendi tiyatrolarımızdan çok birbirimizinkine gider olduk (gülüyor).
MAHALLELİLERLE TİYATRO Yaklaşık 1 yılda, 3 somut proje ürettiniz ki biri (tiyatro şenliği) hayata geçiyor bile. Bunları anlatır mısınız?
O. Ünsal: Bunlardan biri kamusal sanat başlığı altında ‘mahallelerde tiyatro’ adını taşıyor. Bu proje; bugüne dek tiyatro ile amatör ya da profesyonel olarak ilgilenmemiş insanları, bir tiyatro oyunu çıkarmak üzere mekânlarımıza davet etmek üzerine kurulu.
P. Yıldırım: İnsanlar mahallelerindeki tiyatroların nasıl işlediğini, bir oyunun nasıl hazırlandığını yani işin mutafını yakinen görsün diye. Uzun vadeli bir ‘seyirci oluşturma-yetiştirme’ süreci bu. İsteyenlere tiyatroyu yakından görme ve yapma şansı verecesiniz yani?
O. Ünsal: Evet ama bu bir eğitim gibi düşünülmesin. Bir ‘yol açma’ diyelim.
P. Yıldırım: Zaten bu ve diğer hiçbir projemizde ticari bir kaygımız yok. Bir de şöyle bir durum var; Türkiye’de tiyatro daha ‘korunmasız’ bir meslek. Böylelikle biz kendi mahallemizdeki insanları, bir nevi arkamıza almış olacağız…
OYUNCU ADAYLARI SAHNEYE ÇIKACAK Diğer projeniz de, oyuncu adaylarını ilgilendiriyor sanırım…
O. Ünsal: Türkiye genelindeki tiyatro okullarının öğrencilerinin çıkardığı oyunların sergileneceği bir ‘Akademik Tiyatro Festivali’ yapacağız Kadıköy’de. Bu proje beni çok heyecanlandırıyor. Tüm öğrencilerin buluştuğu bir şenlik düşüncesi ne güzel…
P. Yıldırım: Konservatuar son sınıf öğrencileri bitirme projeleri olan oyunları genelde sadece bir kere eşe dosta oynayabiliyor. Bu insanlar mezun olup piyasaya girmeden önce, oyunlarını seyirciyle buluştursunlar, başka sahneleri görsünler, oyun tecrübesi kazansınlar, kendilerini tanıtma şansı yakalasınlar istedik. Bu festival onlar için profesyonel hayata adım olacak… Bu sene ilkini düzenlediğiniz “Kadıköy Tiyatro Şenliği” başlıyor. Seyirciye çağrınız var mı?
P. Yıldırım: Çok emek verdik bu şenlik için. Bu başlangıç projemiz umarız bizi heyecanlandırdığı kadar Kadıköy seyircisini de heyecanlandırır. Bu ilk projede, Kadıköy izleyicisinin Kadıköy tiyatrolarını tanıması açısından, ilçe dışından tiyatro almadık programa. Çocuk oyunlarımız ve atölyelerimiz ücretsiz. Yetişkin oyunları da tek fiyat 20 TL. Seyirci bu şenlikte normalden çok daha düşük bir rakama oyunlar izleyebilecek.
50 LİRA BİLET, BEDAVA! Yeri gelmişken seyirci özel tiyatroların bilet pahalılığından yakınır.
O. Ünsal: Vergi sistemi! Kazandığımızın üçte birinden fazlası vergiye gidiyor. Ve devlet desteği ya çok az alabiliyoruz ya da hiç alamıyoruz. Ayrıca kira veriyoruz, oyuncuların ödemesi var, dekor masrafı, tiyatronun temel giderleri vb derken, inanın çok ucuza bilet satıyoruz. Aslında 45-50 lira bilet bedava! Bu vergi sistemi olduğu sürece de bu fiyatların inme ihtimali yok. Biz her sezon başı ince ince hesaplıyoruz ve üzülerek zam yapmak zorunda kalıyoruz.
P. Yıldırm: Tiyatro lüks mü ihtiyaç mı meselesi bu biraz da. İki bira daha az içip tiyatroya gelip gelmemek o kimin tercihi. Ama aslında bu bir ülke ekonomisi sorunu. Bu sistemi hepimiz sorgulamalıyız. Eğer sen bunu sorgulamazsan, sadece tiyatrodan pahalı diye hesap soramazsın. Ben de bir oyuncu olarak tiyatrodan geçimimi sağlıyorum.
O. Ünsal: Kaldı ki özel tiyatrolar bir bir kapanıyor. Kadıköy özelinde durum ne?
O. Ünsal: Sanki Kadıköy şu an parlayan yıldızmış gibi görünüyor. Bu 3-4 yıllık popülerlikten önce mekân bulmuş tiyatrocular daha şanslı. Şimdi kiralar üç beş katı! Sadece tiyatro değil pek çok dükkân da kapanıyor Kadıköy’de. Buranın ‘yeni Beyoğlu’ haline gelmesi (eğlence ve sanat merkezi birarada olmamalı) gibi hoş olmayan bir süreç yaşanıyor bence. Ama Kadıköy’de pek çok yeni tiyatro da açılıyor; Entropi Sahne, Taşra Kabare, Baba Sahne gibi...
O. Ünsal: Evet ama onlara bir sorun; nasıl açıyorlar? Büyük paralar dökerek, belki de tüm yaşamları boyunca kazandıklarını harcayarak. Çoğunlukla TV dizilerinden elde ettiklerini kullanıyorlar sanırım.
O. Ünsal: Evet. Çok büyük paralar harcıyoruz. Ticari aklı olan kime sorsanız, ‘sermayeyi kediye yüklüyorsunuz’ der. Saçmalık! Biz Moda Sahnesi’ni açarken de saçmaladık...
P. Yıldırım: İşte bu noktada bence Kadıköy Tiyatroları Platformu’nu özel kılan şey birbirimizi daha iyi tanımamıza vesile oldu. Tanımazken arkadan konuşmak kolaydı ama şimdi herkesin ne mücadeleler verdiğini görüyoruz ve daha fazla dayanışma içindeyiz.