Kadıköylü ressam ve öğretmen Zerrin Kehnemuyi, 60 yıldır yaşadığı evinde resim yapmaya devam ediyor.
Erhan DEMİRTAŞ
Kadıköy, geçmişten bugüne çeşitli alanlarda eserler ortaya koyan sanatçıların ev sahibi oldu. Usta şairlerin, bestecilerin, ressamların ve yazarların yaşadığı Kadıköy, çok fazla kişinin tanımadığı ya da adını anımsayamadığı sanatçıların da semti oldu. Moda’da doğan ve seksen yıldır Kadıköy’de yaşayan ressam ve öğretmen Zerrin Kehnemuyi de bahsettiğimiz sanatçılardan sadece biri. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ilk öğrencilerinden olan ve çocuklar için “Çocuğun Görsel Sanat Eğitimi” adlı kitabı yazan Kehnemuyi, hayat hikayesini ve kendi Kadıköy’ünü anlattı.
TEBRİZ’DEN İSTANBUL’A
Kendini gerçek bir Kadıköylü olarak gören Zerrin Kehnemuyi’nin dedesi Tebriz’den İstanbul’a göç etmiş. Babasının eğitime çok önem verdiğini söyleyen Kehnemuyi, ilk önce bir Fransız okulunda sonra da Karaköy’de eğitim veren bir İngiliz okulunda eğitim görmüş. Fransızca ve İngilizceyi ana dili gibi konuştuğunu ifade eden Kehnemuyi, o dönemki adı Güzel Sanatlar Akademisi olan Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi resim bölümünü kazanmış. Kehnemuyi, 1957 yılında girdiği akademiden 1961 yılında mezun olmuş. Bir yandan çok yoğun bir şekilde resim yapmaya devam eden Kehnemuyi, diğer yandan da iş aramaya başlamış. Kehnemuyi’nin öğretmen olma hikâyesi ise şöyle başlamış: “Robert Koleji yani şimdiki Boğaziçi Üniversitesi’ne resim öğretmeni aranıyordu. Ama İngilizce bilme şartı vardı. O dönem de çok fazla İngilizce bilen resim öğretmeni yoktu. Ben de başvuru yaptım ve işe aldılar. 20 yıl boyunca öğretmenlik yaptım ve emekli oldum.”
“DEĞİŞİM BENİ ÜZÜYOR”
Kehnemuyi, 20 yıl öğretmenlik yapar ama resim yapmaya da devam eder. Kadıköy ise onun için resimlerini yaptığı, sahilde gezindiği, bahçelerinden meyve topladığı bir semttir. “Hiçbir zaman başka bir yere gitmek istemedim” diyen Kehnemuyi, Kadıköy ile olan bağını ise şöyle anlatıyor: “Kadıköy’ü rüyamda görerek resim yapıyordum. Buradan çok ilham aldım, renklerimi ve desenlerimi oluştururken hep bu semtin güzelliklerini düşündüm.”
Zaman geçtikçe Kadıköy’ün de değişimden nasibini aldığını söylüyor Kehnemuyi. Ancak ona göre bu değişim ve dönüşüm olumlu yönde değil. Kadıköy’ün eski doğallığını yitirdiğini söyleyen Kehnemuyi, üzüntüsünü şu sözlerle anlatıyor: “Eskide kalan köşkler, ağaçlar ve yalılar gitti. Ben bir sanatçı olarak eski Kadıköy’ü yitirdiğimi düşünüyorum. Kadıköy’de bir yaşam tarzımız vardı. Arkadaşlıklar, dostluklar… Bu değişim beni üzüyor. Her yer beton oldu. Çok az yeşil alan kaldı. Benim doğduğum Moda çok güzeldi ama orası da değişimden etkileniyor. Biz yaştaki insanlar artık hayatlarının son demlerini yaşıyor. Çocuklara daha iyi bir ortam bırakmalıyız.”
“KİŞİLİĞİM YOK OLACAK”
Bütün kardeşlerinin yurt dışına yerleştiğini söyleyen Kehnemuyi, baba evinden ayrılmayı hiç düşünmemiş. Kızıltoprak’taki 60 yıllık evini resimleri ve çiçekleri ile dolduran Kehnemuyi, en çok kentsel dönüşümden tedirgin olduğunu belirtiyor. Yaşadığı evi çok sevdiğini söylüyor ve ekliyor: “Yıkımlar oluyor ve yaşlı insanlar evinden uzaklaştırılıyor. Bu ev giderse ben de yok olacağım aslında. Kişiliğim, anılarım, yaşam tarzım hepsi geçmişte kalacak. İnsanların yaşam tarzlarına saygı gösterilmesi gerekir. İnsanlar özeldir. Ama insandan önce ekonomi ön plana çıkıyor. Kapitalizm vurup geçiyor.”
Zerrin Kehnemuyi bütün olumsuzluklara rağmen umudunu koruduğunu söylüyor. Kızıltoprak’tan Kalamış’a iniyor, sahilde geziyor. En çok da Kızıltoprak İstasyonu’ndaki Öğretmen Lokali’nde zaman geçiriyor. “Hayvanları seviyorum. Ağaçlara dokunup, kuşların ötüşünü dinliyorum. Martıları seyrediyorum. Bu kargaşa ortamında doğayı sevmekten başka çıkış yolumuz yok” diyor.
ÇOCUKLAR İÇİN KİTAP
Zerrin Kehnemuyi öğretmenlik yaptığı yıllarda aynı zamanda ek iş olarak kütüphanede de çalışmış. Resim ile ilgili İngilizce yazılan eğitim kitaplarını incelemiş. Kendi deneyimlerini de yazıya döken Kehnemuyi çocuklar için bir kitap yazmaya karar vermiş. “Çocuğun Görsel Sanat Deneyimi” adlı kitap Anadolu’nun birçok okuluna gönderilmiş. “Onlarca öğretmenden mektup aldım. Kitaptan faydalandıklarını daha çok kitap yazmamı istediler. Şu an yazdığım kitaplar var ama telif sorunu nedeniyle basılamadı” diyen Kehnemuyi, eğitimci olmaktan her zaman mutlu olduğunu söylüyor. Çocukların görsel sanat eğitimi için tekniğin çok önemli olduğunu söyleyen Kehnemuyi, “Çocukların resim yeteneğinin gelişmesi için önce psikolojik olarak buna hazır olmaları gerekiyor. İkincil olarak da teknik çok önemli. Çeşitli tekniklerle; metal ya da patates baskı teknikleri ile çocuklara resim yapmayı sevdirebiliriz. Ben kitabımda bunu anlatmaya çalıştım. Keşke daha fazla kitap yazabilseydim” diyor. Zerrin Kehnemuyi aynı zamanda ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun ilk öğrencilerinden. Eyüboğlu’nu “Muazzam bir adamdı. Bizi çok iyi yetiştirdi. Kırıcı olurdu bazen. Ağlattığı da oldu, sevindirdiği de. Tam bir hocaydı. Aynı zamanda şair, edebiyatçı, tam bir entelektüeldi” sözleriyle anlatan Kehnemuyi, ressam olduğu için çok mutlu olduğunu ifade ediyor.