Kadıköylü ressamın ‘Özel’ tablosu Britanya’da!

Ressam Mustafa Özel, resim dünyasının prestijli yarışmalarından BP Portre Ödülleri’ne ikinci kez seçildi

25 Haziran 2019 - 11:31

Atölyesi Kadıköy Çarşı’da bulunan ressam Mustafa Özel’in tablosu İngiltere’de sanatseverlerle buluşuyor. Zira Özel, İngiltere’de gerçekleştirilen “BP Portre Ödülleri”ne (BP Portrait Award 2019) katılan sanatçılardan biri. 40 yıllık geçmişi olan bu ödüllere, bu yıl 84 ülkeden 2 bin 538 başvuru oldu. Yapılan değerlendirmeden sonra 44 eser, sergilenmeye değer bulundu. Onlardan biri de Özel’in, ‘Aybüke’ adlı portresi. Resim öğrencisi Aybüke Kocagöz’ü resmeden Özel, geçen yıl da yine bir öğrencisini resmettiği ‘Beyza’nın Portresi’ isimli çalışmasıyla aynı yarışmaya katılmış ve bu eser de sergilenmeye layık görülmüştü. Şimdi de Aybüke’nin portresi Londra’daki National Portrait Gallery’de sergileniyor. Sergi burada 3 ay açık kaldıktan sonra 2019 yılı içinde İskoçya ve İrlanda’yı da ziyaret edecek.

PORTRE ÇİZİYOR…

1961 doğumlu Mustafa Özel, 1984 yılında Marmara Üniversitesi Resim Bölümü’nden mezun oldu. Günümüze kadar Sotheby’s Contemporary Art Turkish de dahil olmak üzere çok sayıda yerli ve yabancı kişisel ve karma sergilerde yerini alan sanatçı, 2001- 2004 yılları arasında Montreal’de Galerie Bernard Desroches ile çalıştı. Kadıköy’deki atölyesinde çalışmalarını sürdüren Özel, daha çok portre çalışmalarıyla biliniyor. Özel, “Benim de zaten bir portre geleneğim var. Ama herkesin portresini yapmıyorum. Yani gidip bir foto model ajansından bakıp model seçmiyorum. Çoğunlukla tanıdığım insanlardan seçiyorum modelleri. Ama her kişi de olmuyor tabi. Mesela Aybüke benim öğrencim. Ona teklif ettim, sağolsun kabul etti” diyor.

Portre resmin, fotoğraf makinesinin icadından önce insanların kendilerini –bir nevi- belgeleme, kalıcı olma ihtiyacından doğduğunu anlatan Mustafa Özel, şunları söylüyor; “Bazen bana birinin portresini neden yapıyorsun, kim alır duvara asar diye soruyorlar. Böyle bakmamak lazım. Benim yolculuğum insan… Bendeki portre meselesinde insanın kendi iç yolculuğu ile ilgili bir şey var… Yani fotoğraf çeker gibi bu an’ı anlatmıyorum işlerimde. Çünkü bu an dediğimiz şey çok sert ve yüzeysel bir şey ve bana çok fazla bir şey ifade etmiyor. Ben şöyle düşünüyorum; insanlar bir hayat yaşıyorlar. İster 20 yaşında olsun ister 70’inde, herkesin yaşanmışlıkları var. İşte benim portrelerim, o yaşanmışlıkların yansıması… Bu da genelde mutlu bir ifadeye ulaşmıyor çünkü mutlu ifade anlık şeylerde oluyor. Yaşamsal bir şey, psikolojik bir derinlik var benim resimlerinde. Yani insan kendi portresini resim olarak gördüğünde,  mutlu bir şey görmek istiyor ama benden öyle bir şey çıkmıyor. Ben yaşamsal bir şey çiziyorum.”

İKİNCİ KEZ KATILIYOR 

Özel, köklü bir geçmişi olan BP Portre Ödülleri’nin oldukça prestijli bir yarışma olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullanıyor; “Zamanında bu yarışmaya katılmış ve önemli yerlere gelmiş ressamlar var. Aslında ben 1996’dan beri hiç yarışmaya katılmadım. Türkiye’de sanat alanındaki insanlar beni tanıyıp, ne yaptığımı bilirler. Bunun dünyada da yüzeye çıkması güzel. BP ödüllerine başvurmamdaki temel fikir buydu, yani ödül almak falan değil, orada iyi bir portrenin uluslararası düzeyde sergilenmesi Türk resim sanatı adına önemli bir şey. Bu sergide benim işimin ikinci kez yer alması da özel ve hoş bir şey benim için. 1998 yılında ressam bir arkadaşımla Londra'ya gitmiş bu galeriyi gezmiştim. Çok etkilenmiştim o zaman.  Nerdeyse 20 yıl sonra benim de bir tablomun orada yer alacağı hiç aklıma gelmezdi…”


ARŞİV