Simge KANSU
TAKSAV’ın düzenlediği paneller dizisinin mizah bölümü, 25 Şubat Salı günü Kadıköy Belediyesi Barış Manço Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. “Dünden Bugüne Toplumsal Muhalefetin Dili ve Sanattaki İzdüşümü” ismiyle düzenlenen panellerde daha önce sinema, edebiyat ve müzik konuları işlenmişti. Panellerin dördüncüsü olan mizah bölümünün moderatörlüğünü Birgün Gazetesi Editörü Can Uğur yaptı. Fırt, Avni, Limon ve Leman dergilerinde çizerlik ve yöneticilik yapmış olan karikatürist Tuncay Akgün, Leman ve L-Manyak mizah dergilerinde çizerlik ve editörlük yapan karikatürist Bahadır Boysal ve pek çok platformda çizgilerine rastladığımız karikatürist Aslı Alpar panele konuşmacı olarak katıldı.
Karikatürist Aslı Alpar, karikatürün muhalifliğinin sadece dönenim iktidar partisiyle uğraşılması olarak algılandığını ve bunun yanlış olduğunu belirtti. Alpar, “Aslında her şey politiktir. Cinsellik üzerine bir iş çıkardığınız zaman da politik bir söylem ortaya çıkarmış oluyorsunuz. Bu nedenle muhalefeti sadece iktidar karşıtlığı olarak görmeyi doğru bulmuyorum.” ifadelerini kullandı.
“KADINLAR GÜÇLÜ ÇİZİLMİYOR”
Karikatür dergilerinin ve çizerlerinin toplumsal cinsiyet konusunda çuvalladığını dile getiren Aslı Alpar, “Kadınlar eş, sevgili, anneye ihtiyaç olduğu zaman çiziliyor. Yani karikatürün yan rolünde çiziliyorlar. Kadınlar şiddet gören kişi olarak çiziliyor. Dayak yemeden de bir kadın hali mümkün. Kadınlar güçlü şekillerde çizilmiyor” dedi. Bu durumun Türkiye’nin karikatür geleneğiyle de alakalı bir durum olduğunu vurgulayan Alpar, “1950’li yılların en popüler politik mizah yapma biçimi sevmedikleri politikacıları kadın olarak çizmekti. Yani bir cinsiyeti aşağılayıcı bir unsur olarak değerlendiriyorlardı.” şeklinde konuştu.
Leman dergisinin diğer dergilere göre Türkiye’nin politik tarihine daha çok iz bırakmış olduğunu söyleyen karikatürist Bahadır Boysal, “Dergi kapağı konusunda 5-6 yıl önce çizdiğim şeylere bakıyorum ve ne kadar özgür çizmişim diye düşünüyorum. Şimdi bunları çizme imkânım yok. Biliyorsunuz ki Kanal İstanbul konulu bir kapağa erişim engeli geldi. Böyle bir durumun dünyada örneği yok. Karikatüre erişim engeli ibretlik bir durum.” ifadelerini kullandı.
“BASKININ HER ŞEKLİNİ YAŞADIK”
Dergi çizeri ve yöneticisi olan Tuncay Akgün, neredeyse 40 yıldır profesyonel olarak mizah dünyasının içinde olduğunu belirtti. Akgün, “Benim Gırgır’a çağırıldığım gün dergi kapatıldı. Kişisel olarak hayatım hiçbir zaman dertten ve beladan kurtulmadı. Çok ağır şeyler yaşadım. Biz, dergilerle ilgili yaşanan baskının her şeklini yaşadık. Baskı sadece iktidar aygıtları tarafından açılan davalar olarak algılanıyor fakat tehditler, kapıya dayanmalar, korkunç küfürler her şeyi yaşadık. Bu baskı her zaman vardı sadece türü değişti. Bütün sağ iktidarlar bu baskıyı bir şekilde kuruyor. Şu an başınıza ne geleceği belli değil. Nereden ne çıkacağı, sizin hangi torbaya atılacağınız büyük bir belirsizlik.” şeklinde konuştu.