Kente yeni murallar geldi
Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği mural festivalinde Kadıköy sokakları yeni 7 muralle renklendi
Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği, mural festivalinde Kadıköy’ün duvarları bu yıl da renklendi. Festivalin ilk etabı Moda, Rasimpaşa ve Koşuyolu’nda farklı sanatçıların çalışmalarıyla başladı.
Çalışmaların ilki duayen sanatçı Gülriz Sururi’nin resmi oldu. Fransa’dan Zag & Anje, Moda Caddesi’nde bulunan merdivenlere usta oyuncu Gülriz Sururi’yi resmetti.
Endonezya’dan WD (Wild Drawing)’in Rasimpaşa, Kırkahvesi Sokakta bulunan duvara, ayçiçekleri koklayan kız çocuğunu çizdi.
Türkiye’den Axel Mengü, Koşuyolu Caddesi’nde yer alan bir duvara, fil avcılığı ile mücadele için farkındalık yaratmak amacıyla ‘uzaylılar tarafından kaçırılan fil’ figürünü, İspanya’dan Carlos Callizo da, Caferağa, Hasırcıbaşı Caddesi’nde bir duvara “Kadıköy’de Gözler” muralini, Ukrayna’dan Sasha Korban, Caferağa Mahallesindeki bir duvara omzunda kuş olan adam muralini yaptı.
Festival kapsamında iklim değişikliğine karşı ‘Fridays for Future' (Gelecek İçin Cumalar) hareketini başlatan İsveçli Greta Thunberg'in portresi Portekizli mural sanatçıları Mr. Dheo ve Pariz One tarafından Kadıköy Göztepe’deki Mustafa Mazharbey sokakta bulunan bir binanın duvarına resmedildi.
KAHVE TARLALARINDA ÇOCUKLUK
Türkiye hariç 6 farklı ülkeden sanatçıların Kadıköy’de yaptığı murallar oldukça ilgi gördü. Bu murallardan biri de halk oylaması ile seçilen Kolombiyalı Vertigo Graffiti ekibinin imzasını taşıyan “Kahve Tarlalarında Çocukluk” muralı oldu. Kolombiyalı grup üç ayrı mural önermiş ve içlerinden birinin halkoylarıyla seçilmesini istemişti. Vertigo Graffiti ekibinin önerdiği “Yaşam Yılları” temalı öneri 2058, “Kahvenin Geleceği” temalı öneri 1998, “Kahve Tarlalarında Çocukluk” temalı öneri 2965 oy almıştı.
Türkiye ve Kolombiya arasındaki diplomatik ilişkilerin 60’ıncı yılı dolayısıyla, Kolombiya’nın en önemli simgelerinden biri olan kahve, ‘Kahve Tarlalarında Çocukluk’ adlı mural ile Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’ne yansıdı. ‘Kahve Tarlalarında Çocukluk’ adlı eser, sanat yönetmeni Camilo Fidel López ile mural sanatçıları Santiago Castro Pulido, Ricardo Vasquez Navas ve Sebastián García Cano tarafından tamamlandı.
60 YILLIK DOSTLUK DUVARDA
Kolombiya Dışişleri Bakanlığı’nın desteği ile düzenlenen mural etkinliğine Kolombiya Büyükelçisi Julio Aníbal Riaño’nun yanı sıra Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, mural sanatçıları ve belediye çalışanları katıldı. Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’nde düzenlenen tören öncesinde Riaño, Odabaşı’nı makamında ziyaret etti. Kolombiya ile geliştirilen ilişkiden duyduğu memnuniyeti dile getiren Kolombiya Büyükelçisi Riaño, Odabaşı’na plaket takdim etti. Kadıköy Belediye Başkanı Odabaşı da Kolombiya’daki bir kent ile Kadıköy’ün kardeş şehir olması önerisinde bulundu. Vertigo Graffiti üyelerinin de yer aldığı görüşmede hatıra fotoğrafı çektirildi.
Kadıköy'de bulunmaktan ve mural yapmaktan mutluluk duyduklarını belirten sanatçılar adına konuşan sanat yönetmeni Camilo Fidel López, yaptıkları muralla Kolombiye ile Türkiye arasında insani bağlar kurmak istediklerini, insanların Kahve Tarlalarında Çocukluk muralına baktıklarında kendi çocukluklarını hatırlayıp bağ kurmasını dilediklerini söyledi.
Daha önce Belçika, ABD, Kanada, İspanya, Ürdün gibi pek çok ülkede mural yapan sanatçılar, Kadıköylüleri çok sıcak, kibar ve cana yakın bulduklarını anlattılar.
YERALTINDAN DUVARA
Röportaj: Batuhan Akkaya
Caferağa’da omzuna serçe konmuş insan resmini çizen Ukraynalı Sasha Korban ile madencilikten mural yapmaya uzanan öyküsünü konuştuk.
Kendinizden bahseder misiniz?
14 yaşımdan beridir resim çiziyorum ve mural konusunda ilk ciddi çalışmam 21 yaşında oldu. O yaşlarımda aynı zamanda madencilik de yapıyordum. 24 yaşıma geldiğimde, bütün potansiyelimi madende kullanamayacağımı anladım ve işi bırakarak bütün hayatımı ve fikirlerimi resim sanatına yönlendirme kararı aldım.
Bu çalışmada ne anlatmak istediniz?
Genelde “sanatçı aç kalmalı” şeklinde yaygın bir düşünce var ama bence burada midesel bir açlıktan bahsedilmiyor. Daha çok gelişime ve yeniliğe açık olmak kastediliyor bence. Ve eserimde ekmeğin ucunu yiyen bir karakter görüyoruz. Bu fikir bana ekmeğimi almış yolda yürürken aklıma geldi. Ve eserimi bu içerikle çizmeye karar verdim.
Resimdeki kişi kim? Eserin adı var mı? Kimden esinlendiniz? Kişinin omzunda duran kuşun ve kolundaki dövmenin özel anlamları var mı?
Candan adında bir arkadaşım bu organizasyona katılmamı sağladı. Onun da eserimdeki adamın kolundaki gibi bir dövmesi var ve o yüzden hem onu hatırlatması için hem de ona bir bakıma teşekkür amaçlı bu dövmeye eserimde yer verdim. Eserimdeki kuşa bir anlam yüklemeden çizdim. Ben genelde arkadaşlarımı çiziyorum. Bu eserimdeki adam da aslında bir arkadaşım, yani gerçekten de böyle bir kişi var. Ama eserlerimde çizdiğim arkadaşlarımın insan figüründe olması gerekmiyor.
Çevre sakinlerinden nasıl tepkiler geldi?
Bu organizasyonu hazırlayanlardan binanın fotoğraflarını çekip bana iletmelerini istedim. Duvarın şehrin hangi noktasında olduğunu ve çevresini sordum, soruşturdum. Zaten bir eseri çalışmaya başlamadan önce, eserin nereye hitap etmesi gerektiğini öğrenmek için önceden o noktayı ve çevresini araştırırım. Burada da edindiğim bilgiler doğrultusunda eserimin içeriğine karar verdim.
Tuvalin üzerinde resim çizerken, başka insanların etkisinde olmayabilirisiniz, çünkü tuvalinizi gizleyebilir, bunu göstermeyebilirsiniz. Ama bir mural sanatçısı olarak çalışmaya başladığınızda işler değişiyor. Bu çalışmayı yaparken bir sürü insan izliyor ki zaten çalıştığım bu noktadan milyonlarca insan gelip geçiyor. Ayrıca, insanlar bu noktadan geçtiğinde güzel bir görüntüyle karşılaşmalılar; bu görüntü etraftaki diğer şeylerle uyumlu olmalı. Bu benim için çok önemli. Aslında ben resim yapmayı çok seviyorum ve tuval üstünde ya da duvar üstünde olması benim için fark etmiyor.
Resimlerimi yaparken sevgiyi katıyorum ve insanların eserlerime bakarken sevgiyi görmelerini istiyorum.
Fotoğraflar: Gürbüz Engin- Sinem Tezer Çatal