Kadıköy bu haftasonu yine ilginç bir etkinliğe ev sahipliği yapacak. 28 Mayıs Pazar günü 11:00-18:00 saatleri arasında Moda Sahili’nde ‘’Asya Günü’’ başlıklı bir kostümlü piknik olacak. Asya kültüründeki bütün milletlerin tarihi veya modern her türlü kültürden kostümün giyileceği, fotoğraf-video çekimlerinin olacağı, şarkıların söylenip dansların eidleceği gün boyu sürecek piknik, aynı hobiden herkesin kaynaşıp tanışmasını sağladığım bir buluşma olacak. Bu ücretsiz etkinlik, bu hobiye ilgi duyan herkese açık.
Etkinliğin organizatörü ise kostüm tasarımcısı Nilüfer Karaata, namı diğer ‘Sensee’. Kendisi atanamamış bir öğretmen olduğu için Japonca öğretmen anlamına gelen bu hitapla anılıyor. Şu an sekreterlik yaparak geçimini sağlıyor, hobisi ise insanları hayallerini giydirmek…
Bu ilginç hobi tutkununu sizlere daha iyi tanıtmak için kendisine sosyal medyadan bir mesaj attığımda, şu otomatik mesajla karşılandım önce; ‘’Bize mesaj gönderdiğiniz için teşekkürler. Kaptan Kanca yine ceketini daraltmaya getirmiş, onunla uğraşıyoruz. Bu korsanlar da pek nazlı oluyorlar poffss... En kısa zamanda size yanıt vereceğiz.’’
Korsanın nazı kısa sürede bitmiş olacak ki Sensee kısa sürede bana döndü ve birazdan okuyacağınız bu röportaj ortaya çıktı.
(soldaki fotoğrafta Sensee, vücut boyası çalışmasının ardından modeli Çağlar "Kratos" kostümüyle. (Fotoğraf: Sensee Cosplay)
30 yaşında bir hobi sever, iş hayatında dikiş tutturamamış bir ev hanımıyım. İstanbul'da doğdum ve büyüdüm. Gazi Üniversitesi Eğitim fakültesi çıkışlı, atanamamış bir öğretmenim. Sınavda şans aramayı bırakalı uzun zaman oldu. Maaşsız yaşanmayan şehir İstanbul'da sekreterlikle ayakta kalmaya çalışıyorum.
Kostüm tasarlama hobinize ne zaman ve nasıl başladınız?
10 yıl kadar evvel okuluma ek iş olarak devam ettiğim sanat kurslarındaki çıraklıkta karşılaştığım sanat dergileri ile ve daha sonrasında internet ortamında forumlarda tanıştığım aynı hobilere sahip arkadaşların da paylaşımları ile üretmeye başladım. 10 yıldır Cosplay (karakter kostüm ve rol oyunu sanatı) üzerine bir blog yazıyorum ve bununla bağlantılı buluşmalar düzenliyorum.
İngilizce ‘costume’ ve ‘play’ kelimelerinin -bu tarz kısaltmaları çok seven- Japonlar tarafından bir araya getirilmesi ile oluşmuş, "Kostümlü Rol Yapma" anlamına gelen hobi. Bu hobi birçok şekilde yapılabiliyor. Dileyen kostüm giyip evde fotoğraf çekimi yapıyor, arşivini paylaşıyor. Dileyen özel fotoğraf veya video çekimleri yapıyor. ‘Convention’ dediğimiz büyük alt kültür etkinliklerinde kostüm performansı sunuyor. Dileyen kostümünü kendi üretiyor tamamen ve bu eylemlerin yanı sıra yarışmalara da katılıyor. Karakterinize büründüğünüzde gerçek hayatın boğucu ortamından çocukluk hayallerinizin tatlı canlılığına kavuşarak uzaklaşabiliyor; tüm aileniz ve sevdikleriniz ile üretken, saygın, kendinizi her alanda geliştirebileceğiniz (el işi, tiyatral beceriler, fotoğrafçılık, modellik vb) bir boş zaman etkinliğine kavuşuyorsunuz. (Sensee, "Jubei-chan" kostümüyle. (Fotoğraf: Phoenix Photography)
Müşterim yok, modellerim var benim. Sipariş üzerine üretim yapmıyorum. Bu bir hobi; bundan adam akıllı gelir sağlamıyorum, öyle bir amacım da yok. 10 yıldır amacım belliydi: Bu işin eğitimini vermek. Üretilenleri canım istediğinde satılığa koyarak yeni projeler için malzeme parası elde ediyorum. Benim uygun bulduğum kişilerce haftalarca kostümü ve rol yeteneği üzerine çalışmalar ile kostüm performansı çıkarmamız şeklinde birebir çalışmalar da oluyor. Tiyatrocular ve TV sektöründeki arkadaşlar bu hobiyi bilmez ve anlamazlar. Onların kitlesi ve eğitimi çok farklıdır. Biz onların işlerine saygılıyız, onlar bizimkine. Bu hobi alt kültür severlere yönelik. Yani görsel medya takipçilerine, yurt dışındaki tanımıyla ‘geek’lere…
Birkaç bin kişi ile en popüler olduğu şehir İstanbul. Ankara ve İzmir'de de hatırı sayılır bir takipçi ve cosplayer var.
.‘’Cosplay tasarımı her şeyden farklıdır’’ diyorsunuz. Biraz açar mısınız?
Genelde oyun, anime, çizgi film, 3 boyutlu animasyon ve filmlerden karakterler çalışılıyor. Bu karakterlerin kostümlerini normal terziler diktiğinde sadece kumaş ile çalışmayı bildiklerinden anlamamakta genelde ya üretmeyi reddetmekte ya da yanlış tekniklerle fahiş fiyatlara üretmektedir. Bir Cosplay Tasarımcısı, sadece dikiş dikmez. Keser, oyar, çakar, zımparalar, yapıştırır, kalıplar, macunlar ve de boyar. Çok çeşitli malzemeler ile alışılmışın dışında işler üretilir. Kanatlar, hareketli ışıklı aksesuarlar, zırhlar, silahlar ve hatta canavar maskeleri ile makyajlar. Pek tabii bunlarla birlikte sunulacak olan rol oyunları da ciddi ön hazırlık gerektirir. Karakterin pozları, hikayesi, replikleri çalışılır; yarışma söz konusu ise organizasyonun sunduğu kurallar çerçevesinde sahne gösterisi hazırlanır. Ciddi bir disiplin ve planlama gerektiren bir hobidir. Yani yanlış anlaşılmaları kırmak adına; ne doğum günü partisinde vampir olmaya ne de açık saçık giyinip sanat adıyla teşhir sunmaya benzemez.
Birkaç kostümüm yurt dışına satıldı. Mesela Kum Fırtınası Katarina (League of Legends) kostümümü Amerika'dan bir alıcıya ulaştırmıştım. Yine Beatrice (Umineko no Naku Koro ni) kostümüm ise Avustralya'da çok sevimli bir model tarafından satın alındı. Azerbaycan'daki takipçiler sağ olsunlar sürekli yeni üretimlerimi sorarlar, satın alırlar.
Moda sahilindeki Asya Günü’nden bir kare (fotoğraf: Yaşar Ünlütaş)
Her hangi bir hedefim yok. Şu anki hali ile gelinebilecek en harika noktadayım. Tüm dünyadan takdir ve ödül topladığım, tek kişinin elinden ana dilinde yazılmış dünyanın en büyük cosplay blogunun sahibiyim. Kazanılabilecek her ödülü aldım, denenebilecek bütün teknikleri denedim ve yayınladım. Jürilik, özel konuk, sunum, atölye, röportajlar, büyük firmalar ile projeler gibi yapılabilecek her olayı başardım. Şu anki halinde kalitesinin korunması ve yeni ilgi duyan kardeşlere yıllardır süregelen sabır ve ilgi ile doğru bilgilerin aktarılarak çalışmalarında destek olunması tek hedefim. Yani ölene dek "Sensee" liğe devam…
Kadıköy'de birçok açık ve kapalı alanda etkinlik düzenledik. Zombie Walk İstanbul ekip yöneticilerindenim, oradan başlayalım: İlk etkinliğimiz Kadıköy'deydi. Yüzlerce kişinin katılımı ile gerçekleşen zombi temalı bir flash mob yaptık. Ayrıca Moda sahilinde Pokeday, Asya Günü birçok temalı açık hava alt kültür buluşması düzenledim. Moda’daki Grimdark Hobi Dükkanı’nda Ortaçağ temalı 10. yıl kutlaması partisi, Bahariye’deki Agapia Restoran’ta Anime Shouten'in organizasyonu cosplay partisi yaptık. (Kadıköy’deki zombi etkinliğinden bir kare. Fotoğraf: Fuma Photography)
Hobi sever alt kültür arkadaşları ve aileleri için herkese her yaşa açık bir pikniktir. Asya kültüründeki bütün milletlerin tarihi veya modern her türlü kültürden kostümün hazırlanıp giyileceği, fotoğraf çekimleri, rol oyunları, şarkılar, danslar ve video çekimleri ile kart oyunlarının gün boyunca süreceği; aynı hobiden herkesin tanışıp kaynaşacağı bir buluşma. Konuya ilgi duyan her türlü amatör fotoğraf ekipleri, basından kişiler, yayıncılar, tasarımcılar ve bunların dostları ile aileleri katılıyor. Tamamen ücretsiz. Herkesi bekleriz!