Kadıköy’de karikatür ve mizahın merkezi olacak Karikatür Evi, Kadıköylülerle buluşuyor
Erhan DEMİRTAŞ
Kadıköy’de karikatür sanatının gelişmesini sağlayacak ve karikatürü her yaştan Kadıköylü ile buluşturmanın noktası olacak Karikatür Evi kapılarını açıyor. 30 Eylül Cuma günü başlayacak Karikatür Günleri ile tüm mizah severler Karikatür Evi’nin konuğu olacak.
Karikatür Evi, 1906 yılında Hasanpaşa’da yapılan tarihi ahşap köşkün aslına uygun restore edilmesi ile hayata geçirildi. Bir asırlık tarihi köşk artık çizerlerin ve mizah severlerin yuvası olacak.
“YAŞAYAN BİR MEKÂN OLACAK”
Gazete, dergi, kitap ve dijital mecralar başta olmak üzere birçok alanda çizgilerle karikatür sanatını sevenlerin buluşma noktası olacağı Karikatür Evi’nde hangi projelerin hayata geçirileceğini Karikatür Evi Birim Sorumlusu Meriç Karçal ile konuştuk. Karçal, “Belki burada yaşayamayacağız ama Karikatür Evi’nin kendisini yaşayan, canlı bir mekân olarak tasarlıyoruz” diyor.
Karikatür Evi fikri nasıl oluştu?
Kadıköy Belediyesi’nin “Tarihi Mirasımıza Sahip Çıkıyoruz” fikriyle doğrudan ilişkili. Bilindiği üzere bu fikrin temelinde tarihi binaların korunaklı bir şekilde yenilenerek, kamu hizmetine sunulması hedefleniyor. 3 katlı tarihi köşkün yapım sürecinde işlevlendirme meselesi de gündemdeydi. Karikatür Evi’ni gezen Belediye çalışanları olsun, yurttaşlar olsun, çizerler olsun hemen herkes “Burada ne güzel yaşanır” diye düşünüyor. Belediye’ye bağlı Kültür Merkezleri’ne, Çocuk Sanat Merkezi’ne, Etüt Merkezleri’ne baktığımızda kültür sanata dair tiyatrodan müziğe pek çok eğitim verildiğini, etkinlikler düzenlendiğini görebiliyoruz. Karikatür, esasında bir iletişim yöntemi ve sanatı olarak ele alınabilir. Sanatçı gündemi, çizginin ve mizahın gücüyle yeniden yorumluyor ve bize aktarıyor. Çizgi ve mizah ile izah etme yöntemi demek yanlış olmaz diye düşünüyorum.
Kadıköy’ün geçmişte karikatür ile nasıl bir bağı var?
Kadıköy’ün karikatür alanında önemli bir mirası söz konusu. ‘Karikatürist Cem’ adıyla anılan Cemil Cem, vekillik yapmış Salah Cimcöz, Kadıköy’ün önemli çizerlerinden. Yanı sıra özellikle gençler arasında çizgiye dair yoğun bir ilginin olduğunu görebiliriz. Biz de Karikatür Evi’ni kurgularken bu ilgiden bağımsız hareket edemezdik. Söylemek istediğim burada karikatürün yanı sıra çizgiye dair her şeyin olacağı. Karikatürle ilişkili olarak çizgi roman, illüstrasyon, animasyon, grafik gibi alanları dışarıda bırakmayacağız. Hatta bu süre zarfında Oğuz Aral’ın aynı zamanda pantomim yaptığını da öğrendik.
“BU ALANDA İLK”
Karikatür Evi bu anlamda Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyor değil mi?
Kesinlikle. Kadıköy Belediyesi olarak ortaya çıkarmaya çalıştığımız iş, çizgiye dair her şeyi kapsaması yönünde. Karikatürle ilişkili, gerek İstanbul’da gerek Türkiye’de çeşitli mekânlar mevcut, Eskişehir ve İzmir’de de örnekleri var. Ama bizim iddiamız bu örneklerin ötesinde. Belki burada yaşayamayacağız ama Karikatür Evi’nin kendisini yaşayan, canlı bir mekân olarak tasarlıyoruz.
Neler yapılacak burada, Kadıköylüler buradan nasıl faydalanacak?
Ana başlıkları sergi, eğitim, söyleşi olarak sıralayabiliriz. Yanı sıra film gösterimleri gerçekleştiriyor olacağız. Sergiler yerel ve uluslararası boyutta olacak. Orijinal çalışmalardan, yarışma eserlerine sergiler gerçekleştireceğiz. İlk sergimiz “Ustaların Çizgileri” 23 Ekim’e kadar izlenebilir. Burada okullarla da işbirlikleri önemli, sergilerin özellikle çocuklara ulaşabilmesi adına böyle bir düşüncemiz var. Ayrıca çizgi, çocuk gelişimi açısından da son derece önemli.
Ayrıca bir kütüphane ve orijinal eserlerin korunması için oluşturduğumuz bir arşivimiz olacak. Kütüphanede çizgiye dair yerel ve uluslararası kaynaklar, arşivimizde ise özel koleksiyonları toplamaya çalışacağız. Ancak burada önceliğimiz dijital bir kütüphaneye ve buradan hareketle açık arşive sahip olabilmek ki bu da erişilebilirliği, araştırmacıların kaynaklara kolay ulaşabilmesini sağlayacak. Temel hedef çizgi ile çizerler ve Kadıköylüleri buluşturma noktası yaratabilmek.
Karikatüristlerin tepkisi olumlu mu, nasıl karşılıyorlar bu projeyi?
Proje ortaya çıkıp geliştiğinden bu yana her aşamada karikatüristler, çizerler, çizgi alanında iş çıkartan sanatçılarla görüştük, fikir aldık, katkı istedik. Bir yanıyla burayı onlarla birlikte hazırladık. Bu anlamda bir heyecan da oluştu. Çizerlerin de, yurttaşların da tepkisi oldukça olumlu. Özellikle basında görünür hale geldiğinden beri İstanbul’un her yerinden telefonlar almaya başladık. Bana kalırsa, bu dahi başlı başına projenin kendisinin ne kadar doğru olduğunun göstergesi. Bu zamana kadar pek çok çizer ile görüştük. Bir sürü fikir, proje birikti bile, artık vakit bunları hayata geçirmenin vakti.
SERGİLER, PANELLER VE ATÖLYELER…
Karikatür Evi’nde karikatürün ifade ettiği değerlerin yaşatılması ve geniş kesimlere ulaştırılması için yarışma, panel, konferans ve sergiler düzenlenecek. Karikatür Evi; gazete, dergi, kitap ve dijital mecralar başta olmak üzere birçok alanda çizgilerle karikatür sanatını sevenlerin buluşma noktası olacak. Lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin, bağımsız araştırmacıların ve konuya meraklı yurttaşların faydalanacağı arşiv de karikatürle buluşmak isteyen herkese açık olacak. Karikatür Evi’nde karikatürün ifade ettiği değerlerin yaşatılması ve geniş kesimlere ulaştırılması için yarışma, panel, konferans ve sergiler düzenlenecek.
KARİKATÜR GÜNLERİ’NE DAVETLİSİNİZ
Karikatürcüler Derneği arşivinde bulunan usta karikatüristlerin çizgilerinden örneklerin olacağı serginin açılışı ile başlayacak Karikatür Günleri’nde Tan Oral, Tuncay Akgün, Kamil Yavuz gibi usta çizerler ile sohbetler gerçekleşecek. Gırgır, Penguen, Leman mizah dergilerinin çizerlerinin atölyeler yapacağı Karikatür Günleri’nde Kısa Animasyon Film gösterimleri de izleyici ile buluşacak. 30 Eylül- 2 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek Karikatür Günleri’nde illüstrasyon, animasyon ve çizgi roman alanında da sohbetler gerçekleştirilecek.
“MİZAHIN ORTAK BİR DİLİ VAR”
Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan Karikatür Evi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Bir toplumun geleceğe en iyi şekilde hazırlanması için sanatın çok önemli olduğunu ifade eden Nuhoğlu, “Sanatın toplumların ehlileşmesinde ve medenileşmesinde çok önemli etkileri var. Sanatla uğraşan toplumların şiddetten uzak bir hayat kurmaları daha kolay oluyor. Sadece sanat değil, edebiyat ve felsefe için de bunları söylemek mümkün. Mizah da bunlardan bir tanesi. Mizahın güçlü olduğu toplumlar daha güçlü ve öz güven sahibi olurlar” diye konuştu.
Mizahın bir iletişim aracı olduğuna dikkat çeken Nuhoğlu, şöyle konuştu: “Toplum olarak aslında belli bir mizah kültürüne sahibiz. Mizahın ve karikatürün de müzik gibi ortak bir dili var. Farklı dillerde yazılmış şarkıları dünyanın farklı şehirlerinde dinleyip, keyif duyabiliyoruz. Mizah ve karikatür için de bunu söylemek mümkün. Farklı bir ülkede çizilmiş bir karikatür hiç kuşkusuz dünyanın birçok noktasında aynı anlamı yaratır. İkisinin de evrensel bir dili var. Çizgilerle milyonlara ulaşmak mizahın ve karikatürün gücünü daha da artırıyor.”