“Çocuk için tiyatro bir zenginlik”
Kral’ın Altınları isimli müzikli çocuk oyunu, 25 yıl aradan sonra Kadıköy Sineması’nda yeniden izleyiciyle buluşuyor
Mitolojik bir karakter olan Frigyalı Kral Midas’ın öyküsü ile İngiliz yazar Oscar Wilde’in “Mutlu Prens” adlı hikâyesinden esinlenen Çimen Turunç Baturalp, 1994 yılında Kral’ın Altınları (Bir Midas Masalı) isimli müzikli çocuk tiyatro oyununu kaleme aldı ve sahneledi. 25 yıl sonra Tiyatro Mima tarafından yeniden sahnelenmeye başlanan Kral’ın Altınları, her cumartesi saat 11.00’de Kadıköy Sineması’nda çocuklarla buluşuyor. Biz de tiyatro sahnesine yeniden merhaba diyen oyunun yazarı ve yönetmeni Çimen Turunç Baturalp ile biraraya geldik ve 25 yıl önce kaleme alınan oyunun hikâyesini dinledik.
“HANGİSİ GERÇEK HANGİSİ İHTİYAÇ”
“Mitolojiyi çok seviyorum. Üniversite tezim bile Antik Yunan üzerine. Kızıma okuduğum ilk hikâyelerden biri de Oscar Wilde’in ‘Mutlu Prens’iydi. Kızıma çok hikâye anlatıyordum. Kafamda bir şeyler birleşti ve oyunlaştı.” diyen Çimen Turunç Baturalp, konuşmasına şöyle devam etdiyor: “Yaşadığımız dünyada birçok ihtiyacımız var. Bu ihtiyaçlarımızın hangisi gerçek hangisi psikolojik. Midas’ın altına dokunduğu zaman her şeyin altın olmasını istemesi psikolojik bir ihtiyaç. Çocuğumun gerçekten nelere ihtiyacı var. Ona nasıl bir değerler sistemi vermeliyim. Bunları sorguladığım dönemde bu hikayeler karşıma çıktı. Midas uç bir örnek. Ona bakarak kendimizi sorgulamamız gerekir. ”
“Yani bu kral köpük köpük bir denizden, gülen yüzden, tatlı sözden, güllerden, kelebeklerden daha mı çok seviyormuş altını?” ile “Lütfen, lütfen iyi yürekli kuşlar, sökün şu altınları üstümden insan çıksın içimden” repliklerinin oyunun ana fikrini çok iyi bir şekilde verdiğini dile getiren Baturalp, “Kralın kalbini ve vicdanını keşfettiği an oyunun en güzel anlarından bir tanesi. Çocukların dünyada kuşları, kelebekleri, tavşanları… unutmamasını istedim. O yüzden yeniden sahnelemek istedim. 25 yıl önceye dönüp baktığımda bu gün de aynı şeyler geçerli. Seyrettiğim zaman yine aynı duyguları hissediyorum.” diyor.
“KIZIM ŞU AN BENİM ROLÜMÜ OYNUYOR”
Oyunu ilk sahneye koydukları zaman 4 yaşında olan kızının şu an oyunda anlatıcı rolünü oynadığını belirten Çimen Turunç Baturalp, kızının tiyatro sahnesine ilk adım atışını yüzünde gülümsemeyle şöyle anlatıyor: “Oyunu oynadık ve perde kapandı. Biz perdenin arkasında ilk oyunu oynamanın verdiği mutluluğu ve heyecanı yaşarken salondan kahkaha sesleri yükseldi. Perdeyi aralayıp baktığımda 4 yaşındaki kızımın sahneye çıktığını gördüm. Kızım Ilım Baturalp şu an bu sahnede 25 yıl sonra benim oynadığım anlatıcı rolünü oynuyor. Bu benim için tarifi imkânsız bir mutluluk.”
Oyunun konusu çok güncel olduğu için yeni bir ekip olan Tiyatro Mima ile yeniden yola çıktıklarını ifade eden Çimen Turunç Baturalp, “Dekor, kostüm ve müzik için çok büyük bir emek verildi. Renklerin çocuklara hitap etmesi için renk uyumuna önem verildi. Oyunun müziğini besteleyen Burçak Özlü, 2019 Afife Yılın En Başarılı Sahne Müziği Ödülü’nün sahibi. Koreograf arkadaşımız Ayşegül Uçanoğlu ayrıca çocuk gelişimi mezunu. Onun fikirleri bize çok yol gösterdi. Omuzlarımızda büyük bir sorumluluk var. Çünkü pırıl pırıl zihinlere giriyorsunuz o yüzden doğru ve iyi şeyler yapmak gerekiyor. Oyuncu arkadaşlarımızın hepsi çok yetenekli ve başarılı.” şeklinde konuştu. Tiyatroyu müziğin, dansın, resmin ve edebiyatın birarada olduğu estetik bir bütünlük olarak tanımlayan Baturalp, “O yüzden tiyatro çocuk için bir zenginlik. Hayal dünyasını zenginleştirecek ve yetişkinlikte farklı ve alternatif yollar sunacak. Bu düşünceden hareketle büyük küçük herkesi oyunu izlemeye bekliyoruz” diyor.