Sergi, insanın küresel çapta belirleyici gücü olduğu, biyolojik, kimyasal ve jeolojik bir aktör haline geldiği Antroposen çağında, insanı merkezden çıkaran biyomerkezci bir anlayışla alternatif bir doğa tarihi önermesi sunuyor. Sergi tanıtımında şu açıklamaya yer veriliyor;
“İnsan ve insan olmayanın arasındaki sınırların belirsizliğini araştırmak Ekin Kano’nun pratiğinin temelini oluşturuyor. Bu doğrultuda evrim, doğa tarihi ve medikal illüstrasyonlardan ilham alan sanatçı, canlıların alabileceği biçimlerin sonsuz ihtimalini inceleyen, insan olmayan bedensel formlara sahip organizmalar üretiyor. Resim yapma sürecini bir simyacı gibi ele alan Kano, endüstriyel malzemeler yerine eski tarifleri kullanarak kendi yüzeylerini üretiyor. “Kendini Yaşayan Beden” isimli cam heykel, maya ve asetik asit bakterilerinin simbiyotik ilişkisi neticesinden meydana gelen ve sergi süresince çoğalmaya ve evrilmeye devam edecek bir mantar ve kombuça kolonisini içinde barındırıyor. “Atalara Tapınma” isimli seri ise sanatçının kendi yetiştirdiği ve kuruttuğu kombuça anaları ile ürettiği kolajlardan oluşuyor.Caporal Evin birinci katındaki sergi mekânının pencereleri lisenin bahçesindeki tarihi ağaç ve bitkilere açılıyor. Bahçedeki çitlembik (Celtis australis) ağacının bir dönüşümü olarak ortaya çıkan “Tek Yumurta İkizi” isimli resim ve pencere camlarına yapıştırılarak sergilenen “Atalara Tapınma” kolaj serisi okulun bahçesiyle sergiyi ilişkilendiriyor.”
Yıldız Teknik Üniversitesi Fotoğraf ve Video Bölümü mezunu olan, yüksek lisansını Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı Bölümü’nde tamamlayan Ekin Kano’nun insanmerkezcilik, evrim ve doğa tarihi ile ilişki kurarak ürettiği işler İstanbul, Los Angeles, Zürih, Paris, Belgrad ve Wintherthur’da çeşitli karma sergilerde gösterildi.
Sergi, 9 Kasım’a dek, Moda'da bulunan lisenin girişindeki Caporal Evin birinci katında görülebilir.