Polipop'tan şeker tadında pop şarkıları
“Siz yeter ki şarkı söylemek isteyin” çağrısıyla Kadıköy’de kurulan çok sesli popüler müzik korosu ‘PoliPop’, pop şarkılarını koro ruhuyla söylemek isteyenlerin katılımına açık..
Gökçe UYGUN
Türkiye’nin ilk pop korosu olma iddiasındaki “PoliPop”, Kadıköy’de çalışmalarına başladı. Farklı yaş ve mesleklerden koristlerden oluşan koro, provalarını tamamlayınca konser de verecek. Biz de her perşembe akşamı Caddebostan Kültür Merkezi’nin alt katında yer alan Kadıköy Belediyesi Müzik Gönüllüleri biriminin odasında yapılan provalardan birine katılarak, koro şefi Tolga Gülen ile konuştuk.
● Tolga bey önce sizi biraz tanıyalım.
1991 Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü’ne girdim, 95’te ana dal keman olarak mezun oldum. Keman eğitimimin yanında ileri derecede armoni ve koro eğitimi ve yönetimiyle ilgilendim. 2004’te Cengiz Ünal ile Türkiye’nin ilk popüler acapella topluluğu ‘Vokaliz’i kurduk. Şubat 2015 itibariyle solo acapella projem olan ‘Solopella’ çalışmalarına başladım ve her hafta YouTube kanalından yayın yapıyorum. Halen müzik çalışmalarıma Vokaliz’de ve Bağımsız Prodüktör olarak devam ediyorum.
“POPUN DA İYİLERİ VAR”
● Sizce Türkiye’deki koro müziği nasıl bir konumda?
Kopuk bir yerde... Cumhuriyet öncesi başlatılan ve Cumhuriyetle yükselen o çok sesli müziğin seviyesi, halkın çok yukarısında kaldı. Halk ile bunlar arasında, halka en yakın olarak Türk Halk ve Türk Sanat Müziği koroları var. Daha büyük bir alanda da pop alanı var. Ne yazık ki pop müzik hep tukaka ediliyor, üvey evlat gibi görülüyor müzik dünyasında. Pop dinlemek-yapmak pek hoş görülmüyor. Oysaki bu müzik türünün de kendi içinde bir güzelliği, bir felsefesi var. Elbette saman alevi gibi geçici şarkılar var ama kalıcı olanlar da yok değil. Zaten hangi şarkının iyi olup olmadığını zaman belirliyor. Biz bugün hala bazı pop müzik şarkılarını dinlerken gülüyor ya da ağlıyorsak demek ki iyileri de var.
1991 Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümü’ne girdim, 95’te ana dal keman olarak mezun oldum. Keman eğitimimin yanında ileri derecede armoni ve koro eğitimi ve yönetimiyle ilgilendim. 2004’te Cengiz Ünal ile Türkiye’nin ilk popüler acapella topluluğu ‘Vokaliz’i kurduk. Şubat 2015 itibariyle solo acapella projem olan ‘Solopella’ çalışmalarına başladım ve her hafta YouTube kanalından yayın yapıyorum. Halen müzik çalışmalarıma Vokaliz’de ve Bağımsız Prodüktör olarak devam ediyorum.
“POPUN DA İYİLERİ VAR”
● Sizce Türkiye’deki koro müziği nasıl bir konumda?
Kopuk bir yerde... Cumhuriyet öncesi başlatılan ve Cumhuriyetle yükselen o çok sesli müziğin seviyesi, halkın çok yukarısında kaldı. Halk ile bunlar arasında, halka en yakın olarak Türk Halk ve Türk Sanat Müziği koroları var. Daha büyük bir alanda da pop alanı var. Ne yazık ki pop müzik hep tukaka ediliyor, üvey evlat gibi görülüyor müzik dünyasında. Pop dinlemek-yapmak pek hoş görülmüyor. Oysaki bu müzik türünün de kendi içinde bir güzelliği, bir felsefesi var. Elbette saman alevi gibi geçici şarkılar var ama kalıcı olanlar da yok değil. Zaten hangi şarkının iyi olup olmadığını zaman belirliyor. Biz bugün hala bazı pop müzik şarkılarını dinlerken gülüyor ya da ağlıyorsak demek ki iyileri de var.
● Siz de buradan hareketle bir pop müzik korosu kurmaya mı karar verdiniz?
Evet, çünkü popüler müziği birlikte söyleme imkânı, böyle bir kavram yok ülkemizde. Bu bir eksiklik. Pop müziği herkes kendi başına söylüyor ama pop korosu yoktu şimdiye dek. O nedenle ben de çoksesli (polifonik) olarak sadece pop şarkıları söyleyen ‘PoliPop’u kurdum. Tatlı da bir isim koydum. Şeker tadında koro…
“OHAL’DE YEŞERMİŞ BİR KORO”
● Kimler var koroda?
PoliPop insanların biraraya gelerek, herkesin bildiği pop şarkılarını birlikte seslendirmesi için ortak bir platform. Katılanlar da koroda bunu öğreniyorlar. Hiçbiri müzik eğitimi almış ya da müzisyen olan insanlar değil. Farklı yaş ve meslek gruplarından kişiler var. Müziği sevdikleri, birlikte şarkı söylemek istedikleri için buradalar.
Evet, çünkü popüler müziği birlikte söyleme imkânı, böyle bir kavram yok ülkemizde. Bu bir eksiklik. Pop müziği herkes kendi başına söylüyor ama pop korosu yoktu şimdiye dek. O nedenle ben de çoksesli (polifonik) olarak sadece pop şarkıları söyleyen ‘PoliPop’u kurdum. Tatlı da bir isim koydum. Şeker tadında koro…
“OHAL’DE YEŞERMİŞ BİR KORO”
● Kimler var koroda?
PoliPop insanların biraraya gelerek, herkesin bildiği pop şarkılarını birlikte seslendirmesi için ortak bir platform. Katılanlar da koroda bunu öğreniyorlar. Hiçbiri müzik eğitimi almış ya da müzisyen olan insanlar değil. Farklı yaş ve meslek gruplarından kişiler var. Müziği sevdikleri, birlikte şarkı söylemek istedikleri için buradalar.
● Ne zaman başladınız koro provalarına?
Temeli 4 yıl öncesine dayanan bu fikrim, Kadıköy Belediyesi Gönüllü Eğitim ve Danışma Merkezi’nin himayesinde yaşama geçti. Haziran başından beri hazırlıklarımızı yapıyorduk. Ama elbette ki ülkede yaşanan malum olaylardan herkes gibi biz de etkilendik. Temmuz’da provalara başlayacaktık ki OHAL ilan edildi. OHAL 20 Temmuz’da geldi, bizim ilk prova tarihi için belirlediğimiz gün de 21’iydi. Önce bir ‘ne yapsam’ diye düşündüm. Ama sonra iptal etmedim. Çünkü milletçe rehabilitasyona ihtiyacımız var. Bunu da en iyi müzikle yaparız. Zaten benim amacım da insanların buraya gelip iki saat için müzik dışında başka bir şey düşünmemesi, sorunlarından bir nebze olsun uzaklaşması. Özetle o ilk provayı yaptık o gün. PoliPop için ‘OHAL’de yeşermiş bir koro’ diyorum.
ÇOCUK KOROSU DA GELİYOR
● Peki koroya seçmeler sürüyor mu?
Seçme değil de ‘seçilme’ aslında. Biz gelenleri seçmiyoruz, onlar bize katılıp katılmayacağına karar veriyor. Çünkü herkesin beklentisi farklı. Biz bir pop müzik korosuyuz ve asla başka bir türde şarkı söylemeyeceğiz, pop kulvarı dışına hiç çıkmayacağız. Korist adayları bir gün gelip de ‘Ya bir türkü de söylemedik hiç’ demesinler.
Temeli 4 yıl öncesine dayanan bu fikrim, Kadıköy Belediyesi Gönüllü Eğitim ve Danışma Merkezi’nin himayesinde yaşama geçti. Haziran başından beri hazırlıklarımızı yapıyorduk. Ama elbette ki ülkede yaşanan malum olaylardan herkes gibi biz de etkilendik. Temmuz’da provalara başlayacaktık ki OHAL ilan edildi. OHAL 20 Temmuz’da geldi, bizim ilk prova tarihi için belirlediğimiz gün de 21’iydi. Önce bir ‘ne yapsam’ diye düşündüm. Ama sonra iptal etmedim. Çünkü milletçe rehabilitasyona ihtiyacımız var. Bunu da en iyi müzikle yaparız. Zaten benim amacım da insanların buraya gelip iki saat için müzik dışında başka bir şey düşünmemesi, sorunlarından bir nebze olsun uzaklaşması. Özetle o ilk provayı yaptık o gün. PoliPop için ‘OHAL’de yeşermiş bir koro’ diyorum.
ÇOCUK KOROSU DA GELİYOR
● Peki koroya seçmeler sürüyor mu?
Seçme değil de ‘seçilme’ aslında. Biz gelenleri seçmiyoruz, onlar bize katılıp katılmayacağına karar veriyor. Çünkü herkesin beklentisi farklı. Biz bir pop müzik korosuyuz ve asla başka bir türde şarkı söylemeyeceğiz, pop kulvarı dışına hiç çıkmayacağız. Korist adayları bir gün gelip de ‘Ya bir türkü de söylemedik hiç’ demesinler.
● Başvuranlarda nota bilgisi arıyor musunuz?
Müzik bilgisi olup olmaması önemli değil. İlk müzisyenler de nota bilmiyordu! Zaten profesyonellik aramıyoruz. Müzik yapmak, şarkı söylemek, bir koroda yer almak isteyen herkes bu topluluğun bir parçası olabilir.
Ayrıca çocuklar için eylülde başlayacak bir koromuz daha olacak. Onun için de 5-12 yaş arası tüm çocuklar başvurabilir.
Müzik bilgisi olup olmaması önemli değil. İlk müzisyenler de nota bilmiyordu! Zaten profesyonellik aramıyoruz. Müzik yapmak, şarkı söylemek, bir koroda yer almak isteyen herkes bu topluluğun bir parçası olabilir.
Ayrıca çocuklar için eylülde başlayacak bir koromuz daha olacak. Onun için de 5-12 yaş arası tüm çocuklar başvurabilir.
● “Herkes solist olabilir ama herkes korist olamaz” diye bir söz var. Katılıyor musunuz?
Solist olunca herkes size uyar. Ama herkes bir topluluğun parçası olmayı bilemez ki ülkemizde öyle bir geleneğimiz de pek yok. Topluluğu düşünerek adım atmak… Mesela en basitinden aracınızı bir yere park ederken, kafamıza göre koyup sonra da ‘Benden sora gelen de benimkine göre park etsin’ dememek lazım. Bencillikten sıyrılmak gerek ki demokrasiyi o zaman daha iyi anlayabilelim. Çok seslilik de bunun önemli bir yolu, tıpkı korolarda olduğu gibi. Toplum olarak biraz olsun rahatlamak için şarkı söylemeye, müzik yapmaya ihtiyacımız var… Günlük hayatta birbirimize karşı saldırgan olabiliyoruz ama bir konserde, bir koroda aynı şarkıları birlikte söylerken yüzlerimizde tebessümler beliriyor…
Solist olunca herkes size uyar. Ama herkes bir topluluğun parçası olmayı bilemez ki ülkemizde öyle bir geleneğimiz de pek yok. Topluluğu düşünerek adım atmak… Mesela en basitinden aracınızı bir yere park ederken, kafamıza göre koyup sonra da ‘Benden sora gelen de benimkine göre park etsin’ dememek lazım. Bencillikten sıyrılmak gerek ki demokrasiyi o zaman daha iyi anlayabilelim. Çok seslilik de bunun önemli bir yolu, tıpkı korolarda olduğu gibi. Toplum olarak biraz olsun rahatlamak için şarkı söylemeye, müzik yapmaya ihtiyacımız var… Günlük hayatta birbirimize karşı saldırgan olabiliyoruz ama bir konserde, bir koroda aynı şarkıları birlikte söylerken yüzlerimizde tebessümler beliriyor…
www.facebook.com/PoliPopKoro