Sakallı Lütfü ‘jübilesi’ni yaptı
“Sakallı Lütfü” olarak da bilinen Kadıköy’ün ünlü sahafı Lütfü Seymen, 1993 yılından beri çıkardığı Müteferrika Dergisi’nin 66. sayısıyla jübilesini yaparak koltuğunu devretti
Sahaf Lütfü Seymen’in 1993 yılından beri sorumlu olduğu Müteferrika Dergisi’nin jübilesinde meslektaşları ile sevenleri Kadıköy Belediyesi TESAK’ta bir araya geldi. 12 Nisan Cumartesi günü düzenlenen etkinlikte Sabri Koz’un moderatörlüğünde Erol Üyepazarcı, Mustafa Duman, Necdet İşli ve Kansu Şarman konuşmacı olarak yer aldı. Konuşmacıların çoğunlukla dergi için bir araya geldikleri “Cumartesi Yaranı” toplantılarından bahsettikleri söyleşide, Müteferrika Dergisi’nin 66. sayısında koltuğunu sahaf Necdet İşli’ye devreden Seymen ise dinleyiciler arasındaydı.
32 YILLIK BİR DERGİ
1980’li yıllarda Akmar Pasajı’nda Seymen’in sahaf dükkânını keşfetmesiyle dostluklarının başladığını söyleyen Erol Üyepazarcı, “Yıllarca Cumartesi Yaranı’nda buluştuk. Müteferrika Dergisi’nin ilk sayısını 1993 yılında çıkardık. Neredeyse 32 yıllık bir dergi; dergi tarihini inceleyenler bilirler ki Türkiye’de 30 senenin üzerinde çıkan dergi sayısı çok azdır. Hele ki kitabiyat dergisi olarak hiç yoktur. Biz bu dergide kitapla ilgili konularda elimizden gelen katkıyı gösterdik. Bu dergide Lütfü tüm emeklerini harcayarak, bütün maddi sorunlarını hallederek 30 yıl çalıştı.” dedi.
Seymen sayesinde Akmar Pasajı’nın sahaf mekanı olduğunu dile getiren Dr. Mustafa Duman, “Geçtiğimiz yıl Müteferrika’nın 66. sayısında, 16 bin 574 sayfa içerisinde toplam bin 11 makale yer aldı. Bu makalelerden 50 tanesi Erol Üyepazarcı’ya, 24’ü Murat Koraltürk’e ve 51’i bana aittir.” şeklinde konuştu.
BİR SAHAFIN GÜNCESİ
Müteferrika Dergisi’nin yeni sorumlusu Necdet İşli, “Lütfü’nün yazdığı yazılar ve yaptığı röportajlar bir araya getirilip, bir sahafın güncesi veya eserleri gibi bir isimle mutlaka bir araya getirilip kitap yapılmalı. 67.sayıdan sonra bunu tasarlamamız mümkün olur diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
“BENİM İÇİN RÜYA GİBİ BİR ŞEYDİ”
Cumartesi Yaranı’nın en genç üyesi Kansu Şarman, “Cumartesi Yaranı’na 2000’li yılların sonunda katıldım ve o zamanlar pek söz hakkım yoktu. Ama Lütfü ağabey ile tanışıklığım 1990’ın ilk yarısında oluyor aslında. Ben kendisini tanıyordum o beni tanımıyordu. Çünkü Kadıköylü olarak sahaftan alışveriş yapmışlığım vardı, 20’li yaşlarda genç bir kitapsever olarak sahafiye kitaplar topluyordum. O zamanlar Lütfi abi için sıradan bir müşteriydim demek daha doğru.” diye konuştu. Cumartesi Yaranı’na ilk başta ses çıkarmamak ve varlığını fark ettirmemek şartıyla katıldığını kaydeden Şarman, “Bu benim için rüya gibi bir şeydi çünkü sadece kitap konuşulmuyordu; yazarlar, çevirmenler, matbaacılar, yayıncılar, günlük siyaset, üzerine çalışılan makaleler senaryolar konuşuluyordu.” dedi.
Dinleyici koltuğuna oturan sahaflar da söz alarak sohbete dahil oldu ve Seymen’le olan anılarını anlattı.
“SEVDİĞİM İŞİ YAPTIM”
Müteferrika Dergisi’nin 66. sayısıyla jübilesini yapan Lütfü Seymen’le de konuşma fırsatını yakaladık. Seymen, “Artık yaşlandım birkaç sene içerisinde sahaflığı da bırakmayı düşünüyorum. Kaç sene aynı işi, sevdiğim işi yaptım. Bu açıdan çok şanslıyım, bu herkese nasip olmaz.” dedi. Kadıköy’de esnafla haşır neşir olmanın ve kitap üzerine konuşmanın kendisini zihnen beslediğini, canlı tuttuğunu vurgulayan Seymen, “Osmanlı Döneminden beri Kadıköy’de entelektüel sayısı başka yerlere göre fazladır.” diye konuştu. Jübilesinin TESAK’ta yapılmasına değinen Seymen, “Burada konferans verdim, sergi açtım. TESAK Kadıköy için bir nimet. Kütüphanesi iyi bir kütüphane oldu, güzel bağışlar topladılar.” şeklinde konuştu.