Şarkılar bizi söyler

Bir ayağı İstanbul’da bir ayağı kâinatı gezen İstanbul Kâinat Radyosu’nun ilk albümü “Ay Açılsa” dinleyene karşılıklı oturup iç dökme duygusu yaşatıyor

09 Ocak 2020 - 15:55

Şarkılar onu seven müptelası olan her insanın duygularının, siteminin, neşesinin, acısının, derdinin sesidir. Şarkılarla konuşuruz. Bazı şarkılarla isyan eder, bazılarıyla mest oluruz. Bazı şarkılarla hüzün yaşar, bazılarıyla seviniriz. Bir de dertleştiğimiz şarkılar vardır. Yani öyle bağırıp çağırmadan, usul usul konuşup içine içine ağladığınız, derinlerden “ah” çektiğiniz ve gülümsediğiniz. Sanki diz dize oturmuş da konuşur gibi, sanki o sevgili omza başınızı yaslar gibi... Derin derin bakıp susar gibi…

İstanbul Kâinat Radyosu’nun ilk albümü “Ay Açılsa” tam da böyle bir albüm. Her şarkıda ayrı bir dertleşme imkânı buluyorsunuz.

İstanbul Kâinat Radyosu’nun ilk adımı, Kardeş Türküler ile uzun yıllar geçiren Feryal Öney ve bir Fikirtepe çocuğu olan Hakan Gürbüz’ün (Mabel Matiz’den, Melike Şahin’e, Doğan Canku’ya, Vedat Sakman’a pek çok isimle çalışmış) BGST’den Onur Kapıkıran aracılığıyla biraraya gelmesiyle atılmış. 

Kendini “Bir ayağı Anadolu’da, diğer ayağı ile kâinatı zevk eden bir ses kutusu ” olarak tarif eden projeden Hakan Gürbüz ve Feryal Öney ile Kadıköy’de buluşup İstanbul Kâinat Radyosu’nun ve albümün hikâyesini konuştuk.

Öney ve Gürbüz’ün yıllar boyu biriktirdikleri, “Belki bir gün söyleriz” diye sakladıkları yani Hakan Gürbüz’ün deyimiyle cepten değil gönülden seçilen şarkılardan oluşan sekiz parçalık “Ay Açılsa” iki senelik bir çalışmanın ürünü. İki sene bir albüm için elbette hiç de kısa bir süre değil ama her biri farklı projelerin içinde yer alan grup elemanları, hem şarkıların hikâyesini incelemiş, hem dinlemiş, hem de demlendirmiş.

“Şunu yapalım da patlasın” düşüncesiyle değil, “Dünya umuruna meylini verme/Sen de kurtulamazsın ecel elinden” aklıyla şarkılar seçildiği için her şarkının hem bir hikâyesi var hem de bir derdi. Yani cebi dolduran değil gönlü titreten şarkılar tercih edilmiş.

AY IŞIĞINDA SÖYLENMİŞ ŞARKILAR

Feryal Öney şarkıların seçimini, “Hikâyeler çok önemliydi. Onları anlamaya çalıştık. Şarkıların hikâyelerini nasıl anlatacağız, ona bakmaya çalıştık. Sonra tesadüfen ay ışığında söylenmiş şarkılar çıktı.” diye anlatıyor.

Uçsuz bucaksız bir âleme dalan şarkılardan, sözleri Feryal Öney, Vedat Yıldırım, bestesi Vedat Yıldırım’ın olan “Sevdayla Uslandı Gönlüm” de olduğu gibi hayata tevekkülle bakıyor.

“sitem etmem kimselere, geçtim kendimden

açar gönülde bir çiçek, duyulmaz sesi

büyür ha büyür yürekte sevda dikeni

yol ver, yol ver

bırak gönül, boş ver”

Koca koca laflar etmeyen, mütevazı bir çalışma olan “Ay açılsa” albümünü dinlerken İstanbul Kainat Radyosu ekibinin samimiyetini, titizliğini de hissedebiliyorsunuz. Yunus Emre’den Gomidas’a, Neşet Ertaş’tan Ali Ekber Çiçek’e, Kamar Katiba’ya uçsuz bucaksız zenginliğinin olduğu parçalar “İstanbul Kainat Radyosu” adına da ilham olmuş. Bir ayağı Anadolu’da bir ayağı kainatı dolaşan grup sınırları sevmeyen bakış açılarını yaptıkları müziğe yansıtmış.  Bu da örneğin yaylı tamburla, trompetin bir arada nasıl da güzel kullanılabileceğini göstermiş.

Solistliğini Feryal Öney’in yaptığı İstanbul Kainat Radyosu’nda Hasan Kiriş yaylı tanbur ve bağlama çalıp vokalistlik yapıyor. Onurcan Çağatay trompet, Onur Nevşehir piyano ve klavye, Velican Sagun perküsyon çalıyor. Hakan Gürbüz de projede hem bas gitar çalıyor hem de vokalistlik ve düzenlemeleri yapıyor.

“SEYREDEREK GİTMEK KEYİF VERİYOR”

Telaşsız, bağırmayan, ferah bakan, belki biraz sitemkâr türkü ve deyişlerin dünya müziği düzenlemesi ile ilgili Feryal Öney “Dünya ile olan derdimizi sakin sakin anlatıyoruz” derken, Hakan Gürbüz de bu telaşsızlığı “Yaş kemale eriyor. Oturup sükûnetle, kafayı kaldırıp seyretmek istiyorsun. Arabada da hız yapmıyorsun. Doksanı geçmiyorsun. Seyrede seyrede gitmek keyif veriyor. Otobandan değil de şehrin içinden eski yoldan gitmek istiyorsun.” diye anlatıyor.

Repertuara dair dinleyici yorumları da farklı farklı olmuş. Eh albüm telaşsız bir dertleşme albümü olunca her dinleyenin ayrı bir derdi ve sohbeti oluyor. En çok sevilen şarkılar arasında ilk üç sıra Ay Açılsa, Ay Işığında, Dertli Yoldaş’a ait.

İstanbul Kâinat Radyosu albümdeki dertleşmeyi, söyleşmeyi konserlere de taşıyor. Küçük mekânları tercih ederek verdikleri konserlerdeki havayı Feryal Öney “Bizim müziğimizde hem kendini bırak beraber düşünelim duygusu var hem de oturduğu yerde oynatıyor.” sözleriyle anlatıyor.

Arka arkaya değil ara ara yapılan konserler için Hakan Gürbüz de, “Yunus Emre ‘Bilmem ne deyim/ Kan da gideyim/ Aşkın elinden’ sözlerini yazarken dizlerini dövüp yazmadı. Bu şarkılar karalar bağlayıp da yazılan şarkılar değil, bir yaşantının ürünü. Biz de bunlardan şen şakrak, muhabbetle bahsederek bir sahne deneyimi geçiriyoruz. Bu yönü de insanlara çarpıcı geliyor.” diyor.

 24 OCAK’TA KONSER

İstanbul Kâinat Radyosu’nun ocak ayında biri İzmit’te olmak üzere iki konseri var. Konserlerden biri 24 Ocak’ta Akasya Kültür Sanat’ta gerçekleşecek. Cuma akşamı biraz dinleyeyim, dinleneyim, hüzünlenirken gülümseyeyim diyorsanız konseri kaçırmayın!

İstanbul Kâinat Radyosu bir sonraki albümde adı gibi kâinatı gezmeye niyetli. Hem deniz aşırı şarkılar söylemeyi hem de sözünü, müziğini kendilerinin yazdığı şarkılarla hikâyelerini anlatmayı düşünüyorlar.

“KADIKÖY BİR FERAHLIK MESELESİ”

Feryal Öney ve Hakan Gürbüz için Kadıköy’ün de derin anlamları var. Gürbüz, “Mekân sevdiğin varsa bir yaşantın varsa bir şey ifade eder. Zaman zaman çok güzel yerlere de gidiyoruz. Norveç’inden Fas’ına, İtalya’ya. Her yer çok güzel diyorsun. Her yer güzel, ama Kadıköy’ü özlüyorsun. Çünkü sevdiğin burada. Buralar çocukluğumuzdan beri vakit geçirdiğimiz yerler. Kadıköy bizde bir ferahlık meselesi.” sözleriyle anlatıyor.

Feryal Öney için de Kadıköy çocukluk demek. Teyzesi Moda’da anneannesi Suadiye’de oturan Öney “Çocukken Kadıköy’e koşarak gelirdim. Moda çay bahçesinde çay içerken bebeklik fotoğraflarım var. Yeşilçam filmlerinde Moda koyu vardır ya benim için öyleydi. Pırıl pırıl bir yerdi” diyor.

Etiketler; Feryal Öney

ARŞİV