Müzik yazarı Murat Meriç, “100 Şarkıda Memleket Tarihi”ni yazdı, Türkiye’nin tarihini şarkılarla anlattı. Kitapta, geçmişin acı, komik, şaşırtıcı durum ve kişilerine dair şarkılar yer alıyor
Gökçe UYGUN
Kahkaha attıran, hüzünlendiren, şaşırtan, ağlatan, velhasıl tarihimizde iz bırakan şarkılara bir çırpıda bakış atmak isterseniz, derli toplu bir kaynak var artık elimizde; “100 Şarkıda Memleket Tarihi” kitabını öneriyoruz. Ağaçkakan Yayınları’nın Hazır Bilgi serisinin geçtiğimiz günlerde yayımlanan bu dördüncü kitabını kaleme alan ise müzik yazarı Murat Meriç. Müzik ve tarihi kesiştirdiği “Şarkılı Memleket Tarihi” seminerleri ve DJ setleriyle de birçok etkinlikte yer alan Meriç, bu söyleşilerini bu kapsamlı kitapta toplamış. Adından da anlaşılabileceği gibi kitapta, Meriç’in deyişiyle memlekette ve dünyada olan biten üzerine yazılmış şarkılar var. 1921-2015 arasını temel alan ve kronolojik bir sırada ilerleyen kitapta, ‘Yeni Rejim İnşa Edilirken’, ‘Memleket Ahvali’, ‘İki “Şarkılı” Darbe’, ‘Barış İçin Savaşan’, ‘İşçinin Emekçinin Bayramı’, ‘Bu Gaz Bir Harika Dostum’, ‘Dünya Ahvali’, ‘Küçük Amerika Olma Yolunda’, ‘Yeni Oyuncaklar’, ‘Futbolun Ayrı Bir Tarihi Var’ gibi bölümler mevcut.
“AĞITLAR HİÇ BİTMİYOR…”
100 Şarkıda Memleket Tarihi, ülkenin geçmişindeki acı olayların çokluğundan dolayı kimi zaman bir ‘ağıt kitabı’ olarak da okunabilir. Kitabı kimi zaman gözyaşları içinde yazdığını söyleyen Murat Meriç, “Herkesin arkasından ağıt yakıyoruz ve ülke tarihini ağıtlar üzerinden yazabiliyoruz maalesef” yorumunu yapıyor.
“MÜZİSYENLER ORTA YOLCU!”
Günümüz müzisyenlerinin çoğunun ‘orta yolcu’ olduğunu düşünen Meriç, bu fikrini şöyle açıklıyor; “Ne hükümete yanaşıyorlar ne de karşısında yer alıyorlar. Zira her an AKP’li bir belediyeden konser teklifi gelme ihtimali var. Ama hükümeti eleştirirsen ülkenin pek çok yerinde sahneye çıkamıyorsun!”
“Müzikte muhalefete karşı değilim bilakis iyi bir şeydir” yorumunu yapan Meriç, şöyle devam ediyor; “Muhalefet edene de kızmamak lazım, fikir özgürlüğü diye bir şey var. Gezi’de gördük, şarkılar çok işe yaradı. Ama 12 Eylül döneminde de gördük ki ‘Türkiyem’ şarkısı işkencelerde kullanıldı. Şarkı her şeye hizmet edebilir. İşkencede kullanılmasındansa muhalif olmasını tercih ederim.”
“ŞARKILARI DİKKATLİ DİNLEYİN!”
100 Şarkıda Memleket Tarihi, bir tarih kitabı da sayılabilir zira hakkında şarkı yapılan olay/durum veyahut kişi ile ilgili detaylı bilgiler de yer alıyor. Murat Meriç bunu bilerek yapmış; ‘Tarih bize okullarda öğretildiği gibi sıkıcı bir şey değil aslında. Tarihten çok şey öğrenebiliriz, tarihi de çok şeyden öğrenebiliriz. Mesela şarkılar, filmler, kitaplar… Üretilen bir şey mutlaka içinde bulduğu dönemden izler taşır ve tarihtir. En basit bir pop şarkısı bile bize tarihte ipuçları verebilir. Mesela Demet Akalın’ın ‘Bebek’ şarkısını 50 yıl sonra dinleyenler, bu dönem Bebek semtinin popüler olduğunu anlayacaklar. Aynen bizim şu an ‘Gel gidelim Göksu’ya’ şarkısına bakıp da geçmişte Göksu’nun nasıl revaçta olduğunu öğrenmemiz gibi. Şarkıları biraz da böyle dinlemek lazım. Şarkılarla ağlayalım, gülelim, dans edelim elbette ama içeriklerini de fark edelim...”
ŞARKILAR BİZE BİR ŞEY ANLATIYOR…
Kitapta neler yok ki; 79’daki petrol krizi için yazılan ve Ajda Pekkan'ın söylediği Pet’r Oil şarkısı, Kıbrıs Barış Harekatı, Hiroşima, maden kazaları, 1 Mayıs İşçi Bayramı gibi olaylar için yapılan marşlar, şarkılar, ağıtlar, Sezen Aksu’nun 17’sinde idam edilen Erdal Eren için yaptığı ‘Son Bakış’ şarkısı, Aylin Aslım’ın kadın cinayetine kurban giden Güldünya Tören için yazdığı şarkı, Gezi döneminde üretilen şarkılar, türküler…
Bazı ilginç şarkı örnekleri;
● 60’lı yıllardaki Almanya göçü şarkılarda dile gelmiş. Dursun Mercankaya Hollanda’yı “Hollanda’nın kızları/Sarı sarı saçları/Doğuştan zannetmiştim/Hep boyama saçları/Hollanda’da kadın kızı/Caddede kahvelerde/Utanmak ne bilmezler/Sevişirler her yerde” sözleriyle anlatmış.
● 1973’te Boğaziçi Köprüsü’nün açılışına dair Emel Sayın’ın söylediği şarkının sözleri şöyle; Semada nazlı bir heybetle durur/Sahili sahile bağlan budur/En büyük mutluluk, gurur/Cennet İstanbul’umun en güzel süsü/Başımda taç sanki Boğaz Köprüsü.
● 80’li yıllardaki vurgunlarla meşhur Banker Kastelli’ye isyan eden bir şarkıda “Kastelli Kastelli/Paralar gitti besbelli/Bir sazım var üç telli/Paraları yedi Kastelli” deniliyor.
● 1967’de dünyada ilk kalp naklinin yapılması üzerine, komik şarkılarıyla ünlü Öztürk Serengil yaşlı bir adama genç kız kalbi takılmasını ‘homofobik’ bir dille ele almış; (…)Yeni kalbim bir tek falso yapıyor/Doktor Barnard için biraz fazla çarpıyor/Aşk doldurdu içimi/Hislerimi gizlemekten patladım/ En sonunda ben Barnard’a la la la…/Doktoru zor elimden aldılar/Herkes beni hötöröf sandı/Doktor çaktı dümeni/Takıverdi eski kalbi yerine, oh/Rahatladım gerine gerine/Dedim doktor erkeklik bizde kalsın/Takma kalbi hötöröfler kullansın (hötöröf; bir dönem sıkça kullanılan ‘homoseksüel’ manasındaki argo kelime)
● 69’da ilk insanın Ay’a çıkması üzerine, Kırşehirli ozan Şemsi Yastıman şöyle bir şarkı yaptı; Uzaylılar hoşgeldiniz/Sizi gördük sevindik çok/Karnınız aç mı yoksa tok?/Atmosferde ne var ne yok?/ Ne durumda sizin devlet/Liderlerde var mı hiddet?/Ne yanda sizin istasyon?/Sizde de var mı enflasyon?/Ayda var mı boş arsa?/Rüşvetinen kara borsa?/Biz de gelek beleş varsa/Dostça öğüt görev bize/Hemen dönün ülkenize…
● Karslı aşık İsmail Azeri, 60’lı yıllarda sinemanın yaygınlaşmasıyla birlikte, değişen hayat tarzına şöyle isyan etmiş; Eski adetler nerede/arama beyaz perdede/Türkan Şoray bizim evde/Vay bizim evde oy bizim evde/Avrat desen erken kalmaz/Kızlar modayı bırakmaz/Köpeksiz sokağa çıkmaz/Gamlı gönlüm dertli keder.