Tarihi Gar’da inovasyon rüzgârı

Üretmeyi seven yaratıcı mucitlerin bir araya geldiği Maker Faire etkinliği renkli anlara sahne olurken, ilgi çeken projeleri sizler için derledik

03 Kasım 2017 - 09:55

Tüketimin kaçınılmaz olduğu bu çağa, geri/ileri dönüşüm, inovasyon, açık kaynak gibi birçok yeni kavramla cevap veren yeni bir neslin üretime geçmesi için yola çıkan Maker Hareketi’nin gerçekleştirdiği Maker Faire, Kendin Yap (Do It Yourself - DIY) kültürünü benimseyen birçok kişiyi bir araya getirdi. Üretmeyi seven yaratıcı mucitler, mühendisler, ustalar, sanatçılar, bilim kulüpleri, amatörler, öğrenciler, sanayiciler ve start-up'ları buluşturan etkinlik, bu yıl 27-29 Kasım tarihleri arasında tarihi Haydarpaşa Garı’nda gerçekleşti. “Pro Maker”, “Mekatronik”, “Sanat”, “Eğitim”, “Outdoor” kategorilerinde sergilenen onlarca ürünün olduğu etkinliğe 2 günde 15 bin kişi katıldı. Biz de Maker Hareketinin kurucusu Halil Aksu ve etkinlikte yarattıkları ürünleri sergileyen mucitlerle konuştuk.

“HAYAL ETTİK VE GERÇEKLEŞTİRDİK”

Aksu, “Maker Hareketi insanın yeryüzüne ayak bastığı günden beri, bu medeniyetin inşasını kast ediyor. Eli iş tutan aklı fikir üreten herkes aslında insanın doğasında olan içgüdüdür bu. Merak etmek, yaratıcı düşünceler üretmek ve onları hayata geçirmek… Elinizde tuttuğunuz telefon, boynunuza asılan fotoğraf makinesi, tren garı, uçak… Hepsini hayal ettik ve gerçekleştirdik. Şu anda bu özgüveni tekrar Türk toplumuna aşılamak istiyoruz. Biraz özgüven eksikliğimiz var. Bunlar yurt dışında yapılıyor sanki yabancıların genetiğinde daha yaratıcılık varmış biz de yokmuş gibi düşünüyoruz. Biz de Türkiye’de bu işlerin ne kadar mümkün olduğunu ve ne kadar da çok bu işlerle uğraşan insanların olduğunu su yüzüne çıkarttık ve böyle yılda bir defa festival kapsamında bir araya getiriyoruz. Burada bu kültürü kutluyoruz ve tanıtmaya çalışıyoruz. Haydarpaşa Garı’nda ilk defa gerçekleşiyor bu etkinlik. Her yıl katlanarak büyüyoruz bu yıl burada 400’e yakın maker projesi var.” Dedi.

TOPRAKSIZ TARIM YAPIYORLAR

Etkinlikte en ilgi çeken ürünlerden biri “Ek-Biç-Ye-İç” ekibinin hazırladığı Hidroponik Sistem projesiydi.  Beyoğlu’nda “Ek-Biç-Ye-İç” adıyla faaliyet gösteren bir kafeye de sahip olan ekibin kafelerindeki yiyecek bütün ürünler dükkânın arka bahçesinde yetiştiriliyor. Yeterli alan ve toprak bulamadıkları için geliştirdikleri bu sistemle topraksız bitki yetiştirebiliyorlar. Ekipten Aycan Tüylü projeyi şöyle anlatıyor: “Bize kentsel tarım yöntemleriyle şehirde tarım yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi burada gördüğünüz hidropolik sistem. Kaliteli toprağın olmadığı, suyun olamadığı, güneşin tarıma uygun olmadığı yerlerde suyla toprak kullanmadan tarım yapabiliyoruz. Bizim kullandığımız iç mekan ünitesinde LED ışıklar kullanıyoruz ki bu LED ışık frekansı veriyor ve üretime büyük katkı sağlıyor. Bir diğer yöntemimizde bu suya balıklar koyuyoruz. Bir balık besinin ihtiyacı olacak kadar gübre üretebiliyor.”

“KADIKÖY’ÜN SESLERİ”

Etkinlikteki projelerden biri de Tasarım Atölyesi Kadıköy ekibinin gerçekleştirdiği “Kadıköy’ün sesleri” projesi. Proje kapsamında Kadıköy haritasının karikatürize edildiği bir zemin üzerinde düğmeler bulunuyor. Bu düğmeler haritadaki bölgelere göre o bölgelerle özdeşleşmiş sesleri çıkartıyor. Örneğin Fikirtepe Bölgesi’nde bulunan düğmeyi çevirince inşaat, Moda’dakini çevirince tramvay, Feenrbahçe Stadı’nın üstündeki düğmeyi çevirince de tribün sesi duyuluyor.

“AKILLI EV”

Etkinlikte sergilenen ürünlerden biri lise öğrencisi Mustafa Türkoğlu’nun gerçekleştirdiği “Akıllı Ev” mobil uygulamasıydı. Türkoğlu’nun bazı elektronik eşyalara yerleştirdiği sensör ve yazdığı uygulama sayesinde internetin olduğu her yerden ışıklardan üçlü prizlere kadar kapatıp açabiliyorsunuz. Ayrıca uygulama sayesinde zaman ayarı yapabiliyor, ürünün hangi saatte açılıp hangi saatte kapanacağını da seçebilirsiniz.

“NABZA GÖRE İÇECEK”

Ahmet Faruk Kara ve ekibi daha önceleri girişimci olarak birkaç atılımda bulunmuşlar fakat yeterince yatırım alamayınca kurumsal çalışma hayatlarına geri dönmüşler. Hala hobi amaçlı makerlık yaptığını söyleyen ekibin projelerinden biri “Nabza göre şerbet” deyiminden ilham alan “Nabza göre içecek otomatı”. Tasarlanan otomat nabzınızı ölçüyor ve nabzınız ne kadar yüksekse o kadar fazla içecek veriyor.


ARŞİV