Teorik Bakış’ta “kavramsal sanat”

Felsefe, sanat ve siyaseti konu edinen Teorik Bakış Dergisi bu sayısında  “kavramsal sanatı” ele alıyor

06 Eylül 2019 - 12:26

Dört ayda bir Minör Yayınevi tarafından yayımlanan ve her sayısında farklı konuları tartışmaya açan Teorik Bakış dergisi bu sayısında kavramsal sanatı tartışıyor. Ali Akay’ın önsözünü yazdığı bu sayıda dünyada ve Türkiye’de kavramsal sanatın ortaya çıkış serüvenine kapı aralanıyor.

İlke Mısra Uzun ve Nusret Polat’ın editörlüğünü üstlendiği Teorik Bakış’ın 13. sayısında; Dilek Winchester’ın, “Sonu: Tarağa Doğru Onca Çabadan Sonra, Ne Yazık” başlıklı yazısı,  1960’lı ve 70’li yıllardaki modernizm karşıtı hareketlerle kavramsal sanat ilişkilendiriliyor.

Ayşe H. Köksal’ın “Hapishaneden Kaçma Sanatı ya da Müze ve Kavramsal Sanatın Çekişmeli İlişkisi” başlıklı yazısı ise, kavramsal sanatın kurumsallaştırmaya karşı verdiği mücadeleyi, müze ve sanatçı arasındaki çekişmeli ilişki üzerinden yorumluyor.

Elif Dastarlı’nın “Türkiye’de Kavramsal Sanat” başlıklı yazısında ise kavramsal sanatın Türkiye’de nasıl geliştiği ve Avrupa ile Amerika’daki sanatsal pratiklerle girdiği etkileşimi ele alıyor.

Derginin tanıtım metninde kavramsal sanat şöyle özetleniyor:

“Kavramsal sanat tabiri, 1960'lı yıllarda ortaya çıkmış olsa da, sanatın estetik olduğu kadar kavramsal bir uğraş olduğu fikri 19. yüzyıla kadar rahatlıkla götürülebilir. 1960'lı yıllarda önce kavram sanatı, sonra da kavramsal sanat tabiri dolaşıma girdi. Bu noktadan sonra sanat, belki de Hegelci bir tarzda felsefeye dönüştü. Sanat yapmak demek artık, belli bir düşüncenin görselleştirme yoluyla ifade edilmesi anlamına gelmekteydi. Söz konusu olan, bir yapıtın estetik açıdan güzel ya da çirkin olduğu değil, felsefi açıdan ne anlama geldiği veya neyi ifade etmek istediğiydi. Bu dosya farklı açılardan bu çerçevenin içini doldurmaya çalışmaktadır.”


ARŞİV