Uğur Yücel'in şiirsel lezzetleri

Yiyeceklerin ve doğanın bu döngüsüne eşik eden gıda mecmuası Yemek ve Kültür de raflardaki yerini aldı bile!

12 Kasım 2015 - 14:25
Yaz bitti, kış kapıda… Metropollerde olmasa da kırsal bölgelerde balıkçı ağları onarıldı, turşular kuruldu, erişteler kesildi, tarhanalar kurutuldu, salçalar kavruldu, reçeller kaynatıldı. Yiyeceklerin ve doğanın bu döngüsüne eşik eden gıda mecmuası Yemek ve Kültür de raflardaki yerini aldı bile!
Kadıköy’ün efsane restoranı Çiya Sofrası’nın yayınladığı derginin giriş yazısında “Ülkemizi ve dünyayı saran şiddet sarmalının bitmesi, helvaların kavrulduğu değil keşkeklerin pişirildiği sofralarda buluşmak dileğiyle…” deniliyor.
Dergide, usta oyuncu Uğur Yücel’le yapılmış bir röportaj dikkat çekiyor. Çevirmen-yazar Kosta Sarıoğlu ve Yücel, Kalamış’tan bir yelkenli ile yola çıkıp Büyükada’ya varan dek yemek üzerine söyleşiyorlar. Damak tadını ve yemeklere olan ilgi ve bilgi ile de tanınan Uğur Yücel, çocukluğunun geçtiği Kuzguncuk’taki sofraları, o dönemin yemek kültürünü, balık ve balıkçıları, meşhur İsmet Baba Meyhanesi’ni, İlya’nın bostanını anlatıyor. Yücel, geçmişin lokantaları ile bugünü “En belirgin fark mutfaksızlık…
Mesela Boğaz’da bir balık lokantasına gidiyorsun. Meze alıyorsun. Ben bunu iki gün önce başka yerde de yedim diyorsun. Her şey birbirinin bu kadar aynısı mı olur?” sorusuyla kıyaslıyor.
160 sayfalık hacimli dergide, lezzet tutkunlarına yiyeceklerle ilgili bir bilmece mutfağı sunulurken, Çiya’nın sahibi Musa Usta da (Musa Dağdeviren) unutulmuş halk yemeklerinden 7 tarif veriyor. Dergide, “Rumelifeneri; bir balıkçı köyünde mutfak kültürü”, “Denizcilerin, seyyahların ve fakir adalıların yiyeceği peksimet”; “Mutfakta modernizmin savunması’’, “Gıda politikalarına modern bakış” gibi ilginç konularda detaylı inceleme/araştırma yazıları yer alıyor.
Yemek ve Kültür / 41. Sayı / 17.50 TL

ARŞİV